Kurultay yılan hikayesi

Yargıtay: Karar bu ay içinde... Genel Merkez: Karar olmadan kurultay olmaz... Muhalefet: Çağrı heyeti değerlendirir... Kulisler: 22 Mayıs’taki AKP kurultayı bekleniyor...

SELDA GÜNEYSU

Kongrenin toplanmasını isteyen Meral Akşener, Sinan Oğan ve Koray Aydın’ın avukatları Yargıtay’a başvurup dosyanın öne alınmasını istemişti. MHP’de parti içi muhalefetin tüzük değişikliği talebiyle 15 Mayıs’ta toplamayı planladığı olağanüstü kurultay süreci, Yargıtay’ın “Karar mayıs ayı içinde verilecektir” açıklaması sonrasında “yılan hikayesine” döndü. Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin belirlediği çağrı heyetinin “Yargıtay’ın kararını 15 Mayıs’tan sonra açıklama ihtimali” karşısında yeni bir kurultay tarihi belirleyerek, delegelere ilan etmesi beklenirken, genel merkez kanadı “Yargıtay’ın kararını vermeden kesinlikle kurultayın toplanamayacağını” belirtiyor. Siyasi kulislerde ise Yargıtay’ın kararını “22 Mayıs’ta gerçekleştirilecek AKP kurultayı sonrasında verebileceği çünkü bu süreçte AKP’nin MHP’nin siyasi hamlesini görmek istediği” iddiası dillendiriliyor.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, “Yargıtay’ın bu açıklamasının kaosu çözme amaçlı olmadığını” ifade ederek, “Oluşturulan kirli bilgilerden rahatsız oldukları için böyle bir açıklama yaptılar. Problem çözmeye yönelik değil” dedi.

Genel başkan adaylarından Koray Aydın ise Yargıtay’ın açıklamasında “ön incelemenin yapıldığını” söylediğini belirterek, bunun konunun tetkik hakim tarafından incelendiği anlamına geldiğini kaydetti. “Bu açıklamaya göre, bu hafta, bugün, yarın toplanıp karar vermeye hazır olduğu bir dosya bulunduğu ortadadır. 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin atadığı çağrı heyeti salonu tutarak, kongre girişimini başlatmıştır” diyen Aydın, genel merkezin Gemerek Mahkemesi’nin kararına karşılık kurultayın yapılamacağını iddia ettiğini söyledi. Aydın, şunları kaydetti:

“Bu durumun ortadan kaldırılması için Yargıtay’ın 15 Mayıs’tan önce vereceği karar sorunu çözecek ve kökünden halledecek. Ön inceleme de yapıldığına göre, heyetin toplanıp karar vermesi zorunluluk haline geldi. Aksi durum olursa Türkiye’de var olan ‘hukuka güvenilmez’ tartışmalarına yeni bir tartışma eklenecek manasına gelir. Yargıtay gibi yüce kurulda görev yapanların böyle bir duruma müsaade etmeyeceğini düşünüyoruz. Bu yargıya müdahale anlamına gelir. Dosya bir tetkik hakimi tarafından incelenmişse, toplanıp kısa bir müzakere ile karar açıklanabilecekken, 15 Mayıs’tan sonraya bırakılırsa, o zaman yargı üzerinde şüpheye ağır bir darbe daha indirilmiş olur. Dosya 15 Mayıs’tan önce mutlaka görüşülerek karara bağlanmalı ve kaos ortadan kaldırılmalı.”