'Köstebek' iddialarına yanıt

Emekli Tümamiral İlker Güven, eşi Sunahanım Güven'in hakkında ileri sürdüğü iddialara sert yanıt verdi.

cumhuriyet.com.tr

Konuşmasına özgeçmişi okuyarak başlayan emekli Tümamiral İlker Güven, "Sunahanım'a soyadımı verdiğim için kamuoyundan özür diliyorum" dedi. Emekli Oramiral Metin Ataç'ın oğlu için burs aldırdığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını ifade eden Güven, "Metin Ataç'ın oğlu için hiç kimseden burs verme maksadı ile para almadım ve bu nedenle Metin Ataç'a da herhangi bir ödeme yapmadım. Olay tamamen uydurmadır, iftira" olduğun savundu.

Konuşmasında, eşi Sunahanım Güven'in "mücevherlerimi çaldılar" şeklindeki iddialarına da yer veren Tümamiral Güven, "Sevil Örnek ile ilgili iddialar tamamen gerçek dışıdır. Bilgim dahilinde Sunahanım tarafından, Sevil Örnek'e ödünç verilmiş, bağışlanmış pırlantalardan oluşan mücevherler hiçbir zaman söz konusu olmamıştır" ifadesini kullandı.


"Köstebek değil casusluk"

"Bavul dolusu çok gizli dokümanları sattığı" iddialarını sert bir dille yalanlayan Güven, şöyle konuştu:
"Belgeleri satarak, kendime ve başkalarına maddi çıkar sağladığım konusu ile ilgili olarak söyleyeceğim ilk söz şudur; tamamen yalan ve suç uydurmaya yönelik bir iftiradır.

Bizler askerlik hayatımızda kurmay subaylıktan amiralliğe gelinceye kadar, pek çok sayıda gizli doküman hazırlarız ve inceleriz. Bunlardan evde bahis dahi etmediğimiz gibi, özel talimatlarla korunan bu dokümanlardan fotokopi de almayız. Bu dokümanları bulundurmak ve kopyalamak suçtur. Hele hele böyle bir 'çok gizli' dokümanın satılması ise 'köstebek' kelimesi ile değil 'casusluk' tanımı ile ifade edilmesi gerekir. Yasalarımız 'casuslar' için hangi cezayı öngörürse görsün benim kitabımda, böyle birinin yaşamaya hakkı yoktur.

Hanımefendi elinde bulunduğunu iddia ettiği 'çok gizli' belgenin fotokopisini derhal ilgili makamlara teslim etsin. Zaten ceza davalarına konu olan fiilleri nedeniyle alacağı cezalar kendisine ömür boyu yeter, bunlara yeni bir suçu eklemesin. Bu 'çok gizli' belge iddiası dolayısıyla belki de bazı ülkelerin istihbarat elemanları şimdiden faaliyete geçmiş olabilirler."

Rüyamda bile görmedim

Konuşmasında, cemaat mensubu olduğu yönündeki iddiaları da anımsatan Güven, "Cemaat mensubu olduğu ifade edilen kişilere, askeri bilgi ve belgeleri sattığım ve bunun karşılığında da maddi kazanç sağladığım iddia ediliyor. Sağladığım bu maddi kazanç sonucu evde valizler içinde 5 milyon doların bulunduğu ifade edilmiştir. Akıllara hayret bu miktar parayı rüyamda dahi görmedim. Ben hiçbir tarikatın üyesi de değilim. Kendisini yargı önünde bu iddialarını ispat etmeye davet ediyorum. Ayrıca, emekli olduğum güne kadar ve daha sonraki dönemde, şu anda yönetim kurulu başkanı bulunduğum kooperatif dışında, kamu ya da özel; gerçek ya da tüzel kişinin, ortağı olmadım, kurullarında görev almadım, danışmanlığını yapmadım. Hiçbir çıkar ya da sermaye grubunun ücretli ya da fahri danışmanlığım üstlenmedim" diye konuştu.


"Cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin bir öneri gelmedi"

Cumhurbaşkanlığına adaylık konusunda kendisine bir öneri geldiği yönündeki iddialara da yanıtlayan Güven, Cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin kendisine bir öneri gelmediğini söyledi. Güven tüm iddiaları "habis bir aklın ürünü olarak" değerlendirdiğini de belirtti.

Güven, eşinin Harp Akademilerine başvurarak kendisi ve ailesine akıllı askeri kimlik çıkardığını ileri sürerek, "Kendisine boşanma davası açtıktan sonraki bir tarihte yalan bir beyanla benim kanser olduğumu ve ABD'de tedavi gördüğümü söyleyerek 1. Ordu Komutanına şahsen başvuruyla, akıllı askeri kimlik kartı çıkardığını öğrendim. Grekli müracaatları yaparak çıkardığı kimlik kartının çipini iptal ettirdim" dedi.

Güven, eşinin eski Turizm Bakanlarından Orhan Birgit ile birlikte "Suna Birgit" adını kullanarak bakan eşi statüsünden yararlandığını da öne sürdü.

Güven, ayrıca, yine eşi tarafından gündeme getirilen Emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt'a gönderdiği mektubu da basın mensuplarına dağıttı.