'Koronavirüs geçirenlere hareketli olmalarını öneriyoruz'
Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Bahadır Şarlı, "Koronavirüsü atlatmış kişilere özellikle hareketli olmalarını, sabit kalmamalarını öneriyoruz" dedi.
(DHA)Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Şarlı, koronavirüs salgınının kalbe etkisine ilişkin açıklamalarda bulundu. Belirgin hastalıkları olanların hastaneye başvurması gerektiğini belirten Doç. Dr. Şarlı, "Koronavirüse bağlı kalp tutulumu farklı şekilde ortaya çıkabilir. Bunlardan bir tanesi olan kalp kasının direkt tutulumu bunun en bariz örneğidir. Göğsün ortasında baskı, ağrı ve yanma şeklinde şikayeti olan ve yakın zamanda koronavirüs enfeksiyonuna yakalanmış bireylerin dikkatli olması gerekiyor. Kalp krizi, teşhisi ve tespiti çok kolay hastalıktır. Belirgin şekilde hastalık belirtileri olan kişilerin acil olarak hastaneye başvurmaları gerekir. Koronavirüs nedeniyle 'miyokardit' denilen kalp kası iltihabı olabilir. Bu durumda kalp kasında zayıflık ve yetersizlik ortaya çıkıyor. Bu tür durumlarda hastada nefes darlığı ve kalp ritim bozukluğu şikayeti olur. Olası böyle bir durumda kalp ultrasonuna bakmak gerekir. Destek tedavisi başlanırsa genelde hastalık geçicidir" diye konuştu.
'SABİT KALINMAMALI'
Koronavirüsün pıhtılaşma riskini artırdığına vurgu yapan Doç. Dr. Şarlı, "Bacak toplardamarlarda pıhtı gelişimi ve daha sonra bu pıhtının kalp yolu ile akciğer damarına ilerlemesi sonucu ölümcül akciğer embolisi vakaları ile daha sık karşılaşmaya başladık. Ancak teşhis konulduğu zaman tedavisi çok zor olmayan bir hastalıktır. Covid tedavisi nedeniyle yatan hastalara tedavi protokolü içinde kan sulandırıcı ilaçlar iğne şeklinde veriliyor. Koronavirüsü atlatmış kişilere de özellikle hareketli olmalarını, sabit kalmamalarını ve kan sulandırıcı aspirinleri birkaç ay kullanmalarını öneriyoruz" dedi.
'KALP HASTALIKLARI GENÇLERDE DE GÖRÜLEBİLİR'
Doç. Dr. Şarlı, kronik rahatsızlıkları olanları da uyararak, "İnsanlar koronavirüs nedeniyle hastaneye gelmekten korkuyorlar ve bu nedenle kimi zaman tedavilerini erteliyorlar. Şeker hastalığı, tansiyon yüksekliği ve sigara kullanımı risk faktörüdür. Bu risk faktörüne sahip bireylerin 40 yaş üzerindeler ise senelik mutlaka kalp kontrollerini yaptırmaları gerekir. 40 yaş altında da kalp krizi vakaları görüyoruz. 20'li yaşlarda anjiyo yaptığımız hastalarımız var. Sigara kullanım yaşanın aşağılara inmesi, beslenme şekli, kalp krizi riskinin yaş oranını aşağı çekiyor. 'Yaşım genç' diye hiç kimse kendisini kalp hastalığından uzak tutmamalıdır. Kalp hastalıkları daha genç insanlarda da görülebilir. Biz kendi hastalarımıza sıcak havalarda 11.00 ile 15.00 saatleri arasında sokakta dolaşmamalarını tavsiye ederiz" diye konuştu.