Kızıl çamurun Türkiye'deki etkisi araştırılıyor

Macaristan'daki çevre faciasının Türkiye'deki etkilerini tespit etmek için yola çıkan araştırma gemisi Kırklareli'nin Demirköy ilçesine bağlı İğneada beldesine ulaştı.

cumhuriyet.com.tr

Macaristan'da faaliyet gösteren bir alüminyum fabrikasında 4 Ekim'de meydana gelen çevre felaketinin ardından Tuna Nehri'ne karışan kızıl çamurun Karadeniz'e ulaşmasının ardından İstanbul Üniversitesi'ndeki bilim adamları harekete geçti.

Kızıl çamurun Türkiye kıyılarına vereceği olası etkileri saptamak üzere İstanbul Üniversitesi'ne ait ''R/V ARAR'' Araştırma Gemisi, 1 Kasım'da Balta Limanı'ndan denize açıldı.

Çevre ve Orman Bakanlığı'nın desteğiyle ''Karadenizde Kirlilik İzleme Projesi'' çerçevesinde görev yapacak olan gemi, 70'e yakın istasyon ve yaklaşık 40 parametrenin ölçüm ve analizlerini gerçekleştirecek.

İstanbul Üniversitesi Fiziksel Oşinografi ve Deniz Biyolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Halil İbrahim Sur, kızıl çamurun Tuna Nehri'ni ve Karadeniz'i etkilemediğini bildirdi.

Alınan önlemler sayesinde kirlilik tehdidinin ortadan kalktığını bildiren Prof. Dr. Sur, kirlilik parametrelerinin deniz suyunda, tabanında ve canlılarında ölçüldüğünü, ayrıca ötrofikasyon ve biyoçeşitliliğe yönelik izleme çalışmalarının da programda önemli yer tuttuğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

''Alkaliniteyi düşürmek için Marcal Nehri'ne alçı ve organik asetik asit dökülmüş. Ayrıca su altı bentleri yapılarak suyun akışını yavaşlatıp, çamurun depolanarak yayılması önlenmeye çalışılmıştır. Nehrin PH seviyesi 10'a düşürülmesine rağmen, sudaki canlılar kurtarılamamıştır. 7 Ekim'de kirlilik Raba Nehri'ne ulaştığında PH seviyesi 10'dur ve aynı gün kırmızı çamurun Tuna'nın Moson koluna ulaştığı yerde PH değeri 9.3'tür.

Marcal Nehri'ne alçı dökülmesine ihtiyaç olduğunu fakat asit eklemeye gerek kalmadığını ve henüz kirliliğin Tuna'ya ulaşmadığını ortaya koymuştur. Buharlaşma nedeniyle, hava kalitesine ilişkin yapılan ölçümler, hiçbir yerde riskli bir durum göstermemiştir. Ayrıca bölgedeki kuyularda ve içme suyunda yapılan ölçümler normal sonuçlar vermiştir.''

Sur, ''R/V ARAR'' Araştırma Gemisinde yaklaşık 15 kişilik ekiple çalışmaları hızla sürdürdüklerini sözlerine ekledi.