Kış ishaline yol açan virüse dikkat
Kış aylarında temasla çok kolay bulaşabilen ve şiddetli ishale yol açan norovirüsten, hijyen kurallarına dikkat ederek korunulabileceği bildirildi.
cumhuriyet.com.trKaradeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İftihar Köksal, norovirusün, kış aylarında yaşayabilen ve çok kolay bulaşan bir virüs olduğunu söyledi.
Norovirüsün temasla bulaştığını belirten Köksal, ''Norovirüs, virüsü taşıyan kişinin temas ettiği yerlere temasla çok kolay bulaşabiliyor. Hasta kişinin tuvalet kullanımı sonrasında gerekli dezenfeksiyon yapılmadığı zaman virüs yayılmakta ve özellikle toplu yaşanılan yerlerde büyük salgınlara sebep olabilmektedir'' dedi.
Köksal, norovirüs bulaşan kişilerde çok şiddetli bulantı, kusma ve ağızda tat bozukluğu görüldüğünü ifade ederek, ''Bu belirtilere ishal eklendiğini de görüyoruz. Bu belirtilerle bir kaç gün devam eden ancak insanın yaşam kalitesini çok olumsuz etkileyen, bitkin düşüren bir virüs. Hastalığın temel belirtileri kaybolsa bile maalesef 1 hafta, 10 güne kadar şiddetli halsizlik, yorgunluk, kas ağrısı ve iştahsızlık gibi şikayetler devam edebilmekte'' diye konuştu.
Norovirüsün en çok erişkinlerde görüldüğünü vurgulayan Köksal, şöyle devam etti:
''Virüsün özellikle 15 yaş üzerindekilerde daha yaygın olduğunu görüyoruz. Enteresandır, kadınlarda daha fazla görülüyor ve daha ağır seyrediyor. Bu şekilde bir klinikle seyreden hastalık. Geçen yıl Rize'de büyük bir salgın yaşadık, bu sene Trabzon'da bir kıpırdanma var. Geçen hafta içinde de polikliniğimize gelen vakalar oldu. Bu tür belirtileri olan kişilerin mutlaka sağlık kuruluşuna başvurması lazım. Norovirüs genellikle ev içindeki bireyleri etkiliyor, yurtlarda ve okullarda büyük sayıda vakalara sebep olabiliyor. Okullarda yarıyıl tatili olması sebebiyle şimdilik büyük bir salgın yaşamadık ama aile içinde bireylerde vaka görüyoruz.''
''Norovirüs tedavisinde antibiyotik kullanılmamalı''
Prof Dr. İftihar Köksal, norovirüs tedavisi konusunda hem meslektaşlarını hem de hastaları uyarmak istediğini belirterek, ''Hastalar, tedavide kesinlikle ve kesinlikle antibiyotik almayacak. Bu çok önemli. Antibiyotiğin tedavide hiçbir etkisi yok, hatta işleri daha da karıştırıyor. Antibiyotik almayacaklar, çünkü kendi kendine geçen bir klinik tablo. Eğer aşırı bulantı, kusma varsa bunu kesecek ilaçlar alabilirler'' dedi.
Hastalara bu süreçte hafif gıdalar tüketmelerini öneren Köksal, ''Aşırı iştahsızlık yaşayan hastalar yoğurt, patates ve et haşlaması gibi hafif yiyecekleri tüketebilirler. Zaten vücut fazlasını kabul etmiyor. En önemli nokta sıvı alımı. Hastaların kaybettikleri sıvıyı bir an önce yerine koymaları lazım. Eğer bulantı, kusma çok fazlaysa ve hasta sıvı alamayacak durumdaysa yatırıyoruz, serum tedavisi yapıyoruz. Hastayı, kaybettiği sıvı elektrolit dengesini yerine koyduktan sonra bir, iki gün içinde taburcu ediyoruz'' diye konuştu. Prof. Dr. İftihar Köksal, hastalıktan, tuvaletlerin çamaşır suyu ile dezenfekte edilmesi ve ellerin sabunla yıkanmasıyla korunulabileceğini vurguladı.