''Kimsesiz çocuk''ları nasıl bir gelecek bekliyor?

Dışlanma işsizlik ve güvensizlik!

cumhuriyet.com.tr

Korunmaya muhtaç, sokakta veya yetiştirme yurdunda yetişmiş çocukların ileride karşılaşabileceği en büyük zorluklar, “toplum tarafından dışlanma”, “iş hayatı ile ilgili sıkıntılar” ve “güven sorunu” .

Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı “korunmaya muhtaç çocuk” kavramı üzerine dikkat çekmek, korunmaya muhtaç çocukların en iyi şekilde topluma kazandırılmaları, sosyal ve psikolojik açıdan irdelenerek rehabilitasyonları, ruh sağlıkları ve fiziki koşullarının iyileştirilmesi için çözümler önerilmesi ve farklı çalışma yöntemlerinin geliştirilmesini sağlamak üzere, Işık Üniversitesi Maslak Kampüsü Güzel Sanatlar Fakültesi Konferans Salonu’nda Türkiye’de Korunmaya Muhtaç Çocuk Sorunu Forumu’nu düzenledi.

Forumda, GfK Türkiye tarafından gerçekleştirilen “Korunmaya Muhtaç Çocuk Bilinirlik ve Algı Araştırması”nın sonuçları tartışıldı.

15 ilde, 15-65 yaş aralığında, 1.240 tüketiciyle yüz yüze görüşülerek gerçekleştirilen araştırma sonuçlarına göre korunmaya muhtaç çocuk denildiğinde akla ilk gelen “kimsesiz çocuk” olurken, sonraki ifadeler ''bakıma muhtaç çocuk” ve “evsiz çocuk” şeklinde.

Korunmaya muhtaç çocuğu en iyi tanımlayan üç ifadeyi belirtmeleri istenen katılımcılar sırasıyla “annesi/babası veya ailesi olmayan”, “fiziksel istismara uğrayan/şiddet gören” ve “aile sevgisinden uzak” ifadelerini belirttiler.

-Hayatta nelerle karşılacaklar?

Korunmaya muhtaç, sokakta veya yetiştirme yurdunda yetişmiş çocukların ileride karşılaşabileceği en büyük zorlukların “toplum tarafından dışlanma”, “iş hayatı ile ilgili sıkıntılar” ve “güven sorunu” olarak belirtildiği araştırmada, sosyal hayatta karşılaşabilecekleri en önemli sorunların başında “toplum tarafından dışlanma”, “aile kültürünün eksikliğinden dolayı evlilik/aile hayatına uyum sağlayamayacağının düşünülmesi”, “suça eğilimi olduğunun düşünülmesi” belirtilmiş. İş dünyasında karşılaşılabilecek en önemli sorunlar arasında ise “şiddete eğilimli olarak algılanması”, “işveren tarafında güven sorunu oluşturması”, “iş için yeterli görülmemesi” bulunuyor.

-Öncelikli görev devletin

Korunmaya muhtaç çocukların korunmasında öncelikli olarak görevin devlete ve devlete bağlı kurumlara düştüğü belirtiliyor. Gönüllüler, STK’lar, eğitimciler ikincil sorumluluk sahibi olarak değerlendiriliyor. Araştırma sonucuna göre her 10 kişiden 7’si korunmaya muhtaç çocukların korunması konusunda devlete, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na görev düştüğünü ifade ediyor. İkinci sırada Çocuk Esirgeme Kurumu, Yetiştirme Yurtları yer alırken üçüncü sırada ise bireyler ve gönüllüler bulunuyor. Korunmaya muhtaç çocukların korunmasında görev düşenler konusunda doğaçlama cevaplarda cinsiyette farklılaşma görülmezken, devletin Doğu Anadolu ve Marmara’da belirtilme oranı daha yüksek. Ege’de ise “Çocuk Esirgeme Kurumu” cevabı ön plana çıkıyor.