"Kime, neyi hazmettiriyorsun?"
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Erdoğan'ın ''Kürt Açılımı'' konusunda ABD'deki konuşmasında ''hazmettire hazmettire yapacağız'' sözlerine tepki gösterdi.
cumhuriyet.com.trCHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Denizli'nin Çivril ilçesindeki Uluslararası 15. Elma Tarım ve Kültür Festivali'nin açılışına katıldı.
Baykal açılıştaki konuşmasında Çivril'in tarımın göz bebeği durumunda bulunduğunu belirtirken, Türkiye'de çiftçinin durumunun iyi olmadığını, işlerin yolunda gitmediğini, borçların ödenmediğini, toprak zenginliğinin üzerinde ekonomik sıkıntı yaşandığını anlattı.
Geçmişte 'büyüyen'' bugünse ''daralan'' Türkiye'nin konuşulduğunu söyleyen Baykal, şöyle devam etti:
''Türkiye'de 4 fabrikadan 1'i kapandı. Türkiye işsizlikte dünya liderleri arasında yer aldı. Kaynaklarımız var, insanımız var, çalışacak gençlerimiz var ama işsizlik var. Türkiye ileriye değil, geriye doğru gidiyor. Bugün geldiğimiz nokta 2004 yılıdır. 2009 yılındayız ekonomimiz 2011'i yakalayacak derken, 2004'e geldi. Milli gelir artmıyor, azalıyor, adam başına gelir artmıyor, azalıyor. İşsizlik artıyor, borç artıyor. Son 7 yılda borç 2 katına çıktı. Devletin büyük ekonomik güçlü tesisleri satıldı. Bunun iyi gelişme olduğunu, Türkiye'nin kalkındığını söylemek mümkün mü? Hazır yemeyi bırakalım, üretime yönelelim, kalkınmanın köylüden başlayacağını bilelim, tarımı güçlü olmayan ülkenin kalkınmış olmayacağını bilelim. Bunları anlatacağız, yıllardır söylüyoruz. Artık onlar anlayabilir olmaktan çıktıysa, milletimiz onlara 'çekil kenara' diyecek ve istediği iktidarı ilk seçimde getirecek.''
Baykal, Türkiye'de ekonomik sıkıntının yanı sıra yolsuzluğun da olduğunu, yolsuzlukla mücadele edilmediğini, suçluların yakasına yapışılmadığını savunarak, ''Almanya 'Asıl ele başları sende, listesi bu, bas iş yerlerini, gereğini yap' dedi. Yapılıyor mu gereği? Deniz Feneri'ni konuşmak bile yasak, niye yasak, kime dokunuyor?'' dedi.
"Kürt açılımı"
Çiftçiyi kalkındırmanın asıl mesele olması gerektiğini söyleyen Deniz Baykal, asıl sorunlar yerine ''Açılım'' konusunun konuşulduğun kaydederek şöyle konuştu:
''2 aydır açılım deniyor, anlatıyor da anlatıyor Başbakan. Anlattıklarından bir şey çıkarabiliyor musunuz Allah aşkına? Boş konuşmayı bırak, sen iktidarsın ne yapacaksan yap, dindir anaların gözyaşlarını. Masalı bırak, dilinin altındaki baklayı çıkar da anlayalım. 'Anlat' diyoruz lafın etrafında dolaşıyor. Söyle kardeşim aklımıza yatarsa biz sana destek oluruz. Kardeşim ben bu konuya en çok kafa yormuş partiyim. Her türlü incelemeyi yaptık, kapalı kapılar ardında yapmadık.
İmralı'dan mektup geldi, açıklayabiliyor mu mektubu? Ne oldu mektup? Samimiyet yok, dürüstlük yok, açıklık yok. Niye Meclis'te konuşuyorsun? Meclis'te konuşuyorsan niye kapalı oturumda konuşuyorsun? Kim duymasın? İmralı'ya mı gitmeyecek bu konuşma? Ama millet bilmeyecek. Ne konuşulacaksa gel Çivrilliyi ikna et bakalım.''
Konuşma yaptığı alanda Anayasa'nın 3. maddesinin yazılı olduğu bir pankartı okuyan Baykal, ''Niye gelmiş bu pankart buraya? Bundan 15 yıl önce de festival vardı. Söyleyeceğimizi Anayasa'nın 3. maddesiyle söyleyelim diyorsunuz. Bunu Başbakana söylüyorsunuz. Anayasayı değiştirecekmiş bunu mu değiştireceksin?'' dedi.
Baykal, rotası, hedefi belli olmayan gemiye binmeyeceğini kaydederek, ''Bu geminin hedefi ne? Rotasını, pusulasını kim verdi? Bana mektup yazacakmış, daha gelmedi, gelince cevabını vereceğiz, izlersiniz'' diye konuştu.
"Kime, neyi hazmettiriyorsun?"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD'ye gittiğini ve önemli şeyler söylediğini ifade eden Baykal, şöyle devam etti:
''Orada 'Biz bu işlere devam edeceğiz' dedi. ABD'de 'hazmede hazmede, hazmettire hazmettire' yapacağız diyor. Bu ne demek? Kafasında bir proje var anlaşılıyor. Türkiye'de projeyi bileni görmedim. Bu projeyi diyor, 'hepsini birlikte yüklenerek yaptıramam, hazmettire hazmettire yaptıracağız', milleti mutlu etmeyecek bir proje olmadığını da kabul ediyor, alıştıra alıştıra, uyuştura uyuştura sürükleyelim diye düşünüyor. Kendisi de projenin milletin hayrına bir proje olmadığını biliyor, o rahatsızlığı ortadan kaldırmak için küçük dozlarda alışkanlık yaptırarak götürmeye çalışıyor. Kime neyi hazmettirmeyi düşünüyorsun? Millete hazmettirmeyi düşünüyorsan haddini bil. Seni oraya millet getirdi, kabul etmeyeceklerini hazmettirmen için değil. İlaç mı, zehir mi, şifa mı bir anlayalım. Şifa ise saklamana gerek yoktur. Ne içireceksin kardeşim? Böyle gizli kapalı kapılar arkasında? Meclis'i kapalı yapacağız. Bu iş milletin hayrına sonuca ulaşır mı? 'Kürt Açılımı' diye yola çıktı. Şimdi işi sulandırıyor. Gürcü açılımı, Çerkez açılımı, Alevi açılımı, işsizlik açılımı var, hepsini yapacağız diyor. İşi sulandırmayı bırak. Bu milleti etnik kimliklerine göre ayırmak yerine birleştireceksin milleti.''
Baykal, ''İşin tavsadığını'', konuyu canlandırmak için ''Hollywood'dan destek arandığını'' savunarak şunları kaydetti:
''Bula bula Hollywood'dan destek bulmuşlar. Hollywood'dan artist 'ben bu açılımı destekliyorum'' diyor. Sen açılımı nereden biliyorsun? Bu kadar dünya meselesi içinde bu açılıma destek olma kararını nasıl aldın? Türkiye'deki bu açılıma destek olma konusunda seni kim ikna etti? Hangi memleket sevgisiyle bunları söyleme noktasına geldin? Bizim meselemiz o değil de ondan destek almaya, güç almaya çalışan onun desteğiyle bizim milletimizi ikna edeceklerini düşünen şaşkınlardır. Şu mantığa bakın. Bu yakışıyor mu Türkiye'ye, Başbakan söylemeye cesaret edemiyor. Hollywood artistleri söylüyor. Sormadan sorgulamadan bu iyidir deyip ketenpereye getirecekler bizi. Biz de peki deyip peşine takılacağız.''