Kılıçdaroğlu'ndan taziye ziyaretleri

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Gaziantep'teki patlama sırasında ölen 3 yaşındaki çocuğun ailesini ziyaret etti.

cumhuriyet.com.tr

Kılıçdaroğlu, beraberinde CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Genel Sekreter Bihlun Tamaylıgil, CHP Gaziantep Millletvekilleri Mehmet Şeker ve Ali Serindağ ile Yığınlı köyüne geldi.

Patlama sırasında ölen 3 yaşındaki Süleyman Alkan'ın yanı sıra 5 yaşındaki oğlu Mehmet, eşi Dilber ve kendisi de yaralanan baba İbrahim Alkan, Kemal Kılıçdaroğlu'nu evinin kapısında karşıladı.

Kılıçdaroğlu, İbrahim Alkan ve ailesinin sağlık durumunu sordu, başsağlığı ve geçmiş olsun dileklerini iletti. Ziyaret sırasında Umut Oran, patlamada yardalanan 5 yaşındaki Mehmet Alkanı kucağına alarak sevdi.

Patlamanın olduğu gün ailesiyle birlikte markete gittiğini belirten baba Mehmet Alkan, olay anını saniye saniye gördüğünü, otobüsün patladığını ve ortalığın alev topuna döndüğünü belirterek, ''Oğlum Mehmet yanımdaydı arkama döndüm, eşim ve diğer çocuğum yerde yatıyordu. Hemen yerde yatan oğlumu kucağıma aldım, ara sokağa girdim, orada bayılmışım'' dedi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, ailenin acılarını paylaştığını belirterek, ''3 yaşında zaten, mekanı cenet. Allah rahmet eylesin. Size sabır... Anne çok fazla üzülecek'' dedi.
Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Allah başka acılar vermesin. Ben Karadeniz'deydim, haberi duyar duymaz herkes üzüldü. Onlar da bütün acılarınızı paylaştılar. Karadeniz'dekilerin selamlarını getireceğim diye onlara söz verdim. Onların size selamı var, bütün Türkiye üzüldü. Allah başka acılar vermesin.''

CHP heyeti, ziyaret sırasında okunan dualara iştirak etti.

 

"Bize düşen görev var"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, beraberinde CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Genel Sekreter Bihlun Tamaylıgil, CHP Gaziantep milletvekilleri Mehmet Şeker ve Ali Serindağ, İl Başkanı Mehmet Gökdağ ile Hakkari'deki mayın patlamasında şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Mehmet Can'ın baba evini ziyaret etti.

Kılıçdaroğlu, Kıbrıs gazisi olan şehidin babası Zeki ve kardeşi Tuncay Can'a başsağlığı diledi.

Taziye çadırındaki bir vatandaşın ''Terörün sonu ne zaman gelecek'' demesi üzerine Kılıçdaroğlu, bütün siyasilerin bu işi bitirmek için masaya oturmaları durumunda soruna çözüm üreteceklerini ifade ederek, kendilerinin çağrıyı yaptıklarını, bir araya gelmek istediklerini söylediklerini hatırlattı.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

''Bir şehit cenazesine katılın; arkasında yürüyen anneye, babaya, yakınlarına akrabalarına bakın... O tablo kolay unutulacak bir tablo değil. O zaman bize düşen bir görev var; biz bu sorunu çözmek zorundayız. 'şöyle yapacağız, böyle yapacağız' demekle olmuyor bu iş, çözülmüyor. 30-35 senedir bunu söyledik. Yine iyi niyetle söylüyoruz. Siyaset kurumu üstüne düşen görevi yapmalı. Bir araya gelmeli. Bu sorunu masaya yatırmalı, bu sorunu çözmek için çaba harcamalı. Eğer biz bunu yapabilirsek görevimizi de yapmış oluruz. Biz adımımızı attık. Açık çekimizi verdik. Gelin oturalım, konuşalım, bu beladan bu memleketi kurtaralım. Bunu iyi niyetle söyledik. Varsa bir sorumluluk biz o sorumluluğu da almaya hazırız, onu da söyledik. Niye yapmayalım? Bize vatandaş niye oy veriyor? Bu memleketin sorununu çözün diye oy veriyor. Memleketin sorunundan siyasetçi nemalanmaz. Nemalanmamalı, sorunu çözmeli. Biz sorumlu siyaset yapıyoruz.''

Aynı vatandaşın ''Amerika 30 bin kilometreden Irak'a, Afganistan'a giriyor da bizim sınır bitişiğimizdeki Kuzey Irak'a neden girmeyelim. Orası bitmeden terör bitmez'' sözleri üzerine Kılıçdaroğlu, ''Sizin dile getirdiğiniz gibi sorun, sizin sorununuz değil bu memleketin sorunu. Memleketin sorunu önemli bir sorundur'' ifadelerini kullandı.

'Dokunulmazlıklar kaldırılsın'

Kılıçdaroğlu, aynı vatandaşın dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla ilgili sorusu üzerine ''En baştan beri 'dokunulmazlıkları kaldıralım' dedik. Dokunulmazlıkların arkasına bir milletvekili niye sığınsın?'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Dokunulmazlıkların kaldırılmasını isteriz. Bir şartla... Onu da söyleyeyim; kürsü dokunulmazlığını korunmak şartıyla. Kürsü dokunulmazlığını korunmak şartıyla biz dokunulmazlıkların kaldırılmasını isteriz. Milletvekili düşüncesini özgürce TBMM'de dile getirsin, kürsüde dile getirsin, bunu korumak kaydıyla biz dokunulmazlıkların kaldırılmasını isteriz. Teröre destek veren, terörün yanında duran, yolsuzluk yapan, vatandaşı soyan insanın milletvekili olmaya da hakkı olmamalı, parlamentoda görev yapmamalı. Öteden beri söylediğimiz bir şey var; siyasette ahlak çok önemlidir, siyasette dürüstlük çok önemlidir. Siyasetçi ahlaklı olacak ki, vatandaşa güven verebilsin. Biz bunu yapmak zorundayız.''

Şehidin babasının Kıbrıs gazisi olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu, ''Alın teriyle evlatlar yetiştirmiş... Ama yaşadığı tablo hepimizi üzen bir tablo. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Bizim görevimiz onun acısını biraz hafifletmek, acısını paylaşmaktır'' dedi.

Kılıçdaroğlu, ülkede huzur olmasını istediklerini dile getirirken, ''Bu coğrafya Mevlanaların, Hacı Bektaşların, Karacaoğlanların, Yunus Emrelerin coğrafyasıdır. Bu coğrafyada bereket vardır, bu coğrafyada acı vardır ama bu coğrafyada hümanizma vardır, insanlık vardır. Biz bunu yaşatmak, bunu büyütmek, bunu dünyaya yaymak zorundayız. Barışı onun için her yerde her zaman bizim seslendirmemiz lazım'' şeklinde konuştu.

Taziye çadırından ayrılırken şehidin annesi Hatice Can'a da baş sağlığı dileyerek, ''Millet sizi seviyor, acılarınızı paylaşıyor'' diyen Kemal Kılıçdaroğlu'na, şehidin kız kardeşleri de sarılarak üzüntülerini paylaştı.

''Benim kızım şehit oldu''

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu daha sonra Gaziantep'teki patlamada ölen 12 yaşındaki Sena Büyükkonuk'un ailesini ziyaret ederek, babası Sait Büyükkonuk'a baş sağlığı diledi.
Bu sırada anne Tülay Büyükkonuk'un, ''Benim kızım şehit oldu. Bu da şehit babası. Benin kızım ölmedi, şerefsizlerin gücü yetmedi. Benim kızım ölmedi. Vatan sağ olsun'' diyerek ağlaması, duygulu anların yaşanmasına neden oldu. Kılıçdaroğlu, Türk bayrağına sarılarak ağlayan, ölen küçük kızın ablası Büşra'yı da teselli etti.

Bu arada, patlamada ölen Sena Büyükkonuk'un yakınları, küçük kızın Kadir gecesinde yaptığı duada ''subay olmak, şehit olmak'' istediğini belirtti.

Vatandaşların ''terör biter mi?'' sözleri üzerine Kılıçdaroğlu, terörün Türkiye'nin sorunu olduğunu, doğu, batı, kuzey, güney ayırmadığını ve masum vatandaşları hedef aldığını ifade ederek, terörü bitirmek zorunda olunduğunu söyledi.

Bir vatandaşın, Suriye'deki olaylar yüzünden Türkiye'ye sığınan Suriyeliler'e ilişkin sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, ''Bizim Suriye'de ne işimiz var Allah aşkına yani...'' diye tepki gösterdi.
''Meclis'teki bazı milletvekillerinin PKK ile görüştüğünü, kucaklaşmalarının vatandaşı çok rencide ettiğini'' belirten bir vatandaş, bunlar hakkında soruşturma yapılıp yapılmadığını sordu.

Kılıçdaroğlu, ''Biz Meclis'in açılmasını istedik. Ama açılmadı. Demokrasidir, onlar gelmediler, ne yapalım... Meclis açıldığı zaman aynı talebimizi yine söyleyeceğiz'' dedi.
Milletvekili dokunulmazlığını eleştiren Kılıçdaroğlu, ''Ne gerek var dokunulmazlığa? Vatandaşa bir şey yaptığı zaman alıp götürüyorsun da milletvekilinin ne özgürlüğü var, olmaması lazım. Milletvekilinin sadece kürsü dokunulmazlığı olması lazım. Çağdaş demokrasilerde olay budur. Birisi gider terörü desteklerse, bunun dokunulmazlığı olmaz'' diye konuştu.