Kılıçdaroğlu'ndan GDO'da rüşvet iddiası

CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, düzenlediği basın toplantısında, ABD'de Sermaye Piyasası Kurulunun denetimine tabi olan Delta&Pine şirketinin Türkiye'de yüzde 100 sermayesi kendine ait olan ''Türk Deltapine Limited Şirketi''ni kurduğunu, bu şirketin GDO'lu pamuk tohumu ve pazarlaması işiyle uğraştığını belirtti. ABD'de yapılan denetimlerde, 2001-2006 yılları arasında Türkiye'deki şirketin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı memurlarına 43 bin dolar rüşvet dağıttığının saptandığını söyleyen Kıçıdaroğlu, ABD Sermaye Piyasası Kurulu'nun para cezası verilmesi istemiyle durumu Kolombiya Bölge Mahkemesi'ne aksettirdiğini kaydetti. Kılıçdaroğlu, gerek ana şirket gerekse Türkiye'deki şirketin suçlamalara itiraz etmeksizin Mahkemenin verdiği 300 bin dolar cezayı ödemeye razı olduklarını ifade etti.

Olayın Türkiye'de bir gazeteye yansıması üzerine bir sivil toplum kuruluşu olan ''Sağlık ve Gıda Güvenlisi Hareketi Derneği''nin suç duyurusunda bulunduğunu anlatan Kıçıldaroğlu, konuyu soruşturan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ''kovuşturmaya yer olmadığı'' kararı verdiğini bildirdi.
 

''AKP'nin bankaları ve bürokratları...''

Soruşturma başlatılıp başlatılmadığı, savcılığın bilgi isteme gereği duyup duymadığını Tarım ve Köyişleri Bakanlığından sorduğunu belirten Kılıçdaroğlu, aldığı yanıtta, ''Konu ile ilgili yapılan arşiv araştırmamızda, Türk Deltapine unvanlı şirket hakkında yapılmış veya yapılmakta olan bir inceleme ve soruşturmaya rastlanılmamıştır'' denildiğini ifade etti.

Konuyu Dışişleri Bakanlığına da sorduğunu, ''Yargılama süreci hakkında Bakanlığımıza ve ABD'deki temsilciliklerimize herhangi bir bilgi ulaşmadığı tespit edilmiştir'' yanıtı verildiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

''Savcılığın kararına gerekli itiraz yapılmıştır. Gelinen aşama gerçekten de gerek Savcılık gerek Bakanlık açısından ve dolayısıyla Türkiye açısından son derece dramatiktir. Türkiye'de rüşvet dağıtacaksınız, rüşvet dağıttığınız Amerika'da saptanacak. Rüşvet dağıtanlar, Türkiye'de rüşvet dağıttıklarını kabul edip tüm cezaları itirazsız ödeyecekler, ancak Türkiye'de rüşvet dağıtıcılar ile rüşvet alanlar aklanacak... Bir üçüncü dünya ülkesinde bile bu tablo yaşanmaz... Bu dramatik tabloyu bize yaşatanın AKP ve onun Bakanları ile 'leb demeden leblebiyi anlayan' bürokratları olduğunu unutmamamız gerekiyor.''
 

''Özel çaba mı harcanıyor?''

Kemal Kılıçdaroğlu, gazetelerde yer alan haberlere göre, HSYK toplantısında bir üyenin Ankara adliyesine savcı ataması ile ilgili önerisi üzerine Bakanlık Müsteşarının toplantıyı terk ederek, karar alınmasını engellediğini söyledi.

Hükümetin yeni atama yapmasını istemediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Mahkeme kararıyla rüşvet yediği kesinleşen bürokratların aklanmasını sağlamak için mi acaba bu mekanizmalar yapılıyor? Düzgün, yolsuzlukların üzerine giden bir yargının oluşmaması için mi özel çaba harcanıyor? Türkiye'de rüşvet dağıtacaksınız, ABD'de ortaya çıkacak, orada yargılanacaksınız, mahkum olacaksınız, Türkiye'deki savcılık diyecek ki 'bu bir gazete haberidir, kovuşturmaya yer yoktur.' Acaba bu savcımız, Tarım Bakanlığına sordu mu, ABD'den bu bilgileri istedi mi, ortaya çıkan yargı kararını gördü mü?'' sorularını yöneltti.

Rüşvet alanların sorgulanması ve mahkum olmasını, rüşvetin kader olarak algılanmamasını istediklerini belirten Kılıçdaroğlu, ''Niçin AKP yargıyı kuşatmak istiyor? Temelinde bu tür olayları sürekli kılmak, sıradan kılmak yatıyor'' görüşünü dile getirdi.
Büyükelçiliğin konuyu takip etmemesini de eleştiren Kılıçdaoğlu, ''Dışişleri Bakanlığı kendi kabuğuna çekilip oturacak mı?'' diye sordu.

Kılıçdağroğlu, rüşvetin ortaklarının ABD'de de mutlaka yargılanmasını, doğrunun ortaya çıkmasını istediklerini belirtti.

CHP'li Kılıçdaroğlu, ABD Sermaye Piyasası Kurulu ile Ankara Cumhuriyet Savcılığı'nın karar örneklerini basın mensuplarına dağıttı.