Karar kesinleşti: Murat Dağı'nda altın aranamayacak
Ege Bölgesi’nin en önemli su kaynaklarından olan Murat Dağı'na yapılması planlanan altın ve gümüş madeni işletmesinin, ÇED raporunda sunulan bölgede yapılamayacağına dair yerel mahkeme kararını Danıştay 6. Dairesi onadı.
cumhuriyet.com.trMurat Dağı’nda altın çıkarmak isteyen şirketin “ÇED olumlu” raporu, Kütahya İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi. Danıştay Altıncı Dairesi, Kütahya İdare Mahkemesi’nin verdiği iptal kararını doğru buldu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın itirazını reddetti. Böylece Murat Dağı'nda altın aranamayacak.
Ege Bölgesi’nin en önemli su kaynaklarından olan ve Kütahya-Uşak sınırlarını kapsayan Murat Dağı, ilk olarak altın-gümüş madeni çalışmaları ile gündeme gelmişti. Murat Dağı’nda Anadolu Export ve Madencilik şirketine verilen “Çevresel Etki ve Değerlendirmesi (ÇED) olumlu” raporu, Kütahya İdare Mahkemesi tarafından iptal edilmişti. Danıştay, şirketin bu kararın bozulması yönünde yaptığı itirazı reddederek mahkemenin verdiği kararı dün onayladı. Bu kararla Murat Dağı’nda altın aramanın önü kapanmış oldu.
ÇED RAPORU ŞİRKET LEHİNE OLUMLU ÇIKMIŞTI
Duvar'dan Osman Çaklı'nın haberine göre, Uşaklı ve Kütahyalı yurttaşlar, maden faaliyetine karşı çıkarak, Murat Dağı Yok Olmasın Platformu’nu kurmuş, madenin bölgede ekolojik dengeyi bozacağı ve canlı yaşamına zarar vereceğini savunmuştu. Daha sonra Uşak ve Kütahya Belediyeleri başta olmak üzere, Kütahya Barosu ile Uşak Barosu, Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası gibi kurumlar ile 60’a yakın yaşam savunucusu, Murat Dağı’nda altın-gümüş çıkarmak isteyen Anadolu Export isimli şirkete dava açarak, “ÇED olumlu” raporunun iptal edilmesini istedi.
ÇED RAPORU YANLIŞ BİLGİLER YÜZÜNDEN İPTAL EDİLDİ
Davanın görüldüğü Kütahya İdare Mahkemesi, Murat Dağı’nda inceleme yapması için bilirkişi heyeti görevlendirdi. Bilirkişi heyeti, Kütahya’nın Gediz ilçesine bağlı Karaağaç köyü çevresinde 19 Ağustos 2019’da inceleme yaptı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın “ÇED olumlu” kararı vererek ‘maden çıkarılabilir’ dediği bölge için bilirkişi heyeti; “Biyoloji ve Kimya Bilimi, Çevre, Harita, Hidrojeoloji, Jeoloji, Maden, Orman ve Ziraat Mühendislikleri açısından bölgenin maden faaliyetine uygun olmadığı kanaatine varılmıştır” denilen raporu mahkemeye sundu.
Kütahya İdare Mahkemesi’nde 11 Aralık 2019’da görülen duruşmada, davacı kurumlar ÇED raporunda eksik ve yanlış bilgilerin olduğunu ileri sürerek, şirketin hazırladığı ÇED raporunda ağır metallerin bertarafı için hangi önlemlerin alınacağının açıklanmadığını vurguladı. Şirketin, siyanür açık havuz sistemi kullanarak değerli madeni ayrıştıracağının hazırlanan raporda yazıldığı, ancak atık barajlarında açıkta depolanacak olan cıva, nikel, kurşun, arsenik, antimuan, krom ağır metalleri ile alüminyumdan kaynaklanan su ve toprak kirlenmesinin olası sonuçlarına hiç değinilmediği tespit edildi. Duruşma bittikten yaklaşık 10 gün sonra, Kütahya İdare Mahkemesi tarafından açıklanan kararda; “ÇED olumlu” kararı ‘hukuka uygun değil’ denilerek iptal edilip maden arama ve sondaj çalışması durdurulmuştu.
‘ÇED OLUMLU’ RAPORUNUN İPTAL EDİLMESİ HUKUKA UYGUN
Kütahya İdare Mahkemesi’nin kararından sonra temyiz yolunu deneyen Anadolu Export ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kütahya İdare Mahkemesi’nin kararının düzeltilmesini talep etmişti. Danıştay Altıncı Dairesi’nde görüşülen davanın kararı dün açıklandı. Danıştay, Kütahya İdare Mahkemesi tarafından iptal edilen “ÇED olumlu” raporu ve durdurulan madencilik çalışmasının, hukuka ve usule uygun olduğunu belirterek, kararın bozulmasını gerektirecek bir sebep olmadığına ve 2577 sayılı idari yargılama usulü kanunu uyarınca, karar düzeltme yolunun kapalı olduğunun duyurulmasına oybirliği ile karar verdi.
‘TALANCILARA GEÇİT VERMEYECEĞİZ’
Murat Dağı’nda altın-gümüş madenine karşı çıkmak için kurulan ve içinde Uşak Barosu, Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası ve beş çevre derneğinin yürütmesini oluşturduğu Murat Dağı Yok Olmasın Platformu sözcüsü Funda Öz Akcura, Danıştay Altıncı Dairesi’nin açıkladığı kararı Gazete Duvar’a değerlendirdi. Danıştay’ın bugün açıkladığı kararın önemli olduğunu vurgulayan Funda Öz Akçura, “1980’den beri maden faaliyetlerinin yaygınlaşmaya başlamıştı ve çoğunlukla 2000’li yıllardan itibaren madene karşı mücadele veren insanlar, yenilgi duygusunu benimsemişti” dedi. “Madenciler yine yapacaklarını yaparlar, bunların arkası güçlü, arkalarında devlet var duygusunu Murat Dağı’nda yıktık” diyen Öz Akçura “Biz dağımıza, doğamıza sahip çıkarız. ‘Birlikte mücadele edersek kazanırız’ duygusunu yarattık. İnsanlar yaşam alanlarına sahip çıkabileceklerini gördüler. Yarın öbür gün şirket yeni bir ÇED dosyası hazırlayıp tekrar gelebilir ama yine karşı duracağız” diye konuştu.
Funda Öz Akçura Danıştay kararının Murat Dağı, Banaz’da gündeme gelen Jeotermal Elektrik Santrallerin (JES) ve Simav Örencik Köyü’nde yapılmak istenen altın madenine karşı, başlayan mücadeleye de moral olduğunu belirtti.