Karamollaoğlu: Bu sistem bir an önce revize edilmeli

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, barolarla ilgili kanun teklifine ilişkin, "Çoklu baro demek adaletin içerisine tamamen partizanlığın sokulması demektir. Temennimiz Sayın Cumhurbaşkanının bu kanunu imzalamaması" dedi.

cumhuriyet.com.tr

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, yeniden TBMM Başkanı seçilmesinden dolayı tebrik ettiği Mustafa Şentop için hayırlı hizmetler yapması temennisinde bulundu.

Karamollaoğlu, Şentop'a Meclis'teki bütün siyasi partilere eşit mesafede durmaya özen göstermesi tavsiyesinde bulundu.

Sakarya'nın Hendek ilçesindeki havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamayla ilgili soruşturmanın titizlikle gerçekleştirilmesini de isteyen Karamollaoğlu, "Bu patlama kaza mı, ihmal mi? 11 yılda 5 kere patlayan bir fabrika için neden güvenlik tedbirleri artırılmaz. Bu tamamen gafletin, tedbirsizliğin bir işareti." değerlendirmesinde bulundu.

Karamollaoğlu, patlamada hayatını kaybedenlere rahmet, yaralananlara da acil şifa diledi.

"MİLLET NEREYE GİDECEK, DERDİNE NASIL ÇÖZÜM ARAYACAK?"

Barolarla ilgili kanun teklifine değinen Karamollaoğlu, şöyle devam etti:

"Çoklu baro, bu iktidarın gerçekleştirmeye çalıştığı en tehlikeli neticeleri doğuracak, kutuplaşmayı adalet mekanizmasına taşıyacak bir adımdır. Adalet kutuplaşmaya dayanamaz. Kutuplaşma ile adalet sağlanmaz. Kutuplaşma öç alma yeridir. Adalet böyle bir şeyi kaldıramaz. Çünkü bundan sonra iktidar yanlısı barolarla, iktidar karşıtı barolar varmış gibi bir hava doğacak. Çoklu baro demek adaletin içerisine tamamen partizanlığın sokulması demektir. Millet nereye gidecek, derdine nasıl çözüm arayacak? Artık iktidar yanlısı barolara gün doğacak."

Teklifin komisyondan geçtiğini anımsatan Karamollaoğlu, "Temennimiz Sayın Cumhurbaşkanının bu kanunu imzalamaması ve kutuplaşmayı önleyecek bir yapıya kavuşturulmasıdır. Yanlış adımlar yarın o adımı atanları da mahkum hale getirir, bunu kimse unutmasın. Baro başkanı seçilecekse başka usulle seçilebilir veya farklı seslerin baro içinde temsil edilmesi için düzenleme yapılabilir." diye konuştu.

Sosyal medyaya yönelik yapılması düşünülen düzenlemeye de değinen Karamollaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Göreve geldiğimiz ilk günden beri gerek şahsım, gerekse muhalefetin diğer isimleri sürekli hakaret ve iftira yağmuruna tutuldu. Demediklerini bırakmadılar. Mahremiyetimize kadar dil uzattılar. Bunları bir kere bile görmemiş olan bu arkadaşların derdi etik, ahlak değil. Asıl mesele her şeye hükmetme duygusu ile hareket eden Sayın Cumhurbaşkanının sosyal medyayı da hükmü altına almak istemesidir."

Toplumlar ve özelinde insanın sürekli değişime ve dönüşüme açık olduğunu belirten Karamollaoğlu, sosyal medya üzerinde kurulmaya çalışılan tahakkümün nafile olduğunu ve her şeyi kontrol etme isteğinin sonunda boşa çıkacağını söyledi.

"BU SİSTEMİN BİR AN ÖNCE REVİZE EDİLMESİ GEREK"

Türkiye'nin hayatın ve siyasetin her sahasında tıkandığını belirterek, bunun en büyük sebebinin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi olduğunu söyleyen Karamollaoğlu, "Bu sistemin bir an önce revize edilmesi, TBMM'nin güçlendirilmesi, güçler ayrılığının sağlanması ve sistemin denetime açık hale getirilmesi gerek" diye konuştu.

Haziran ayı enflasyon rakamlarını da değerlendiren Karamollaoğlu, şunları kaydetti:

"Türkiye bu zihniyetle giderse ekonomide sondan ilk ona girerek Afrika ülkeleri ile aynı potada yer alacak. Enflasyon haziranda yüzde 1,13 artarken, yıllık bazda yüzde 12,62 oldu. Bu resmi rakam bir de bunun gerçeği var ki ona baktığımız zaman tablo çok daha can yakıcı."