İzmir’de ‘Yıldırım’ iddia

Liman yolsuzluğunu ortaya çıkaran polislere yönelik soruşturmada 29 kişi gözaltına alındı.

Emre Döker/Cumhuriyet

İzmir’de liman yolsuzluğu ve rüşvet operasyonuyla sözde Askeri Casusluk davalarında görev aldığı belirtilen emniyet personeline dün sabaha karşı baskın yapıldı. İzmir Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından, yeni kurulan sulh ceza hâkimliğinden alınan karar doğrultusunda, hakkında yakalama kararı çıkartılan 32 polisten 25’i gözaltına alındı. Baskını yine önceden Twitter hesabından haber veren“Fuatavni”, operasyonun başbakanlık için adı geçen eski bakan Binali Yıldırım’ın önünü kesmeyi amaçladığını, “zamanlamasının manidar” olduğunu savundu.

İzmir merkezli 12 ilde başlatılan operasyonda, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetmek ve üye olmak suçlamasıyla 32 polis hakkında gözaltı kararı verildi. Yasadışı dinleme iddiaları ile ilgili olarak İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma kapsamında, dinlemelerle ilgisinin bulunduğu öne sürülen emniyet personeline yönelik dün sabah saatlerinde belirlenen adreslere operasyon düzenlendi.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, geçen haftalarda “paralel yapı” olarak tanımlalanan Gülen cemaatine bağlı polisler tarafından dinlendiği öne sürülen 62 kişinin şikâyeti üzerine soruşturma başlatıldığını bildirdi. Bu kapsamda 19’u İzmir’de, diğerleri İstanbul ve Yalova’nın da aralarında bulunduğu 12 ilde toplam 32 kişi hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Sabaha karşı söz konusu adreslere eşzamanlı operasyon düzenleyen ekipler, 25 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar arasında, 1. sınıf emniyet amiri bir şüpheli de bulunuyor.

Gözaltına alınan komiserlerden E.Ç. ile R.B.’nin avukatı İsmail Hakkı Küçük, E.Ç.’nin Aydın, R.B.’nin ise Erzurum’da gözaltına alındığını belirtti. Küçük, “E.Ç. gözaltına alınırken ben de oradaydım. Müvekkillerimin yaptıkları önleme dinlemesidir. Daha çok uyuşturucu ve terör operasyonlarında görev aldılar. Bu suçlama ve gözaltılar hukuksuz yapılan işlemler. Bunun örneğini İstanbul’da da yaşadık. Çok sayıda insanı gözaltına almak moda oldu” dedi. Küçük, müvekkillerinin liman yolsuzluğu ve rüşvet operasyonunda görev alıp almadığı sorusunu “Onlar aslında istihbaratta görevliydiler ancak bu tür operasyonlara destek veriyorlardı” diye yanıtladı.

Sözde Askeri Casusluk davasında çok sayıda sanığın avukatlığını üstlenen Murat Ergün ise, “Yaptıkları yanlarına kâr kalır sandılar, onlar da bir sabah polisi karşılarında buldular” yorumunu yaptı.

‘Binali’yi sıfırlamak’

Twitter’da dikkat çeken kullanıcılardan “Fuatavni” de, operasyonu yine bir gün önce haber verdi. Twitter’deki “fuatavnifuat” adresinden önceki gün paylaşılan mesajda, Başbakanlığa, İzmir Sulh Ceza Hâkimi Dilek Çeliktaş’ın operasyon izni verdiğine ilişkin bilgi ulaştığı vurgulandı. Önceki gece ya da dün sabaha karşı operasyonun başlayacağı belirtildi. Hesaptan ayrıca dün de, “Binali, ‘Bacanak’ olayını unutturmak için her şeyi yaparken Atalay-Davutoğlu-Efkan kliği bunu gündeme taşıyarak Binali’yi sıfırlıyor” iddiası paylaşıldı. AKP’deki genel başkanlık ve Başbakanlık mücadelesinde asıl hedefin, bu operasyonla Binali Yıldırım olduğu tartışması başladı.

İzmir Valiliği’nden yapılan yazılı açıklamada ise “Fuatavni”nin iddiaları yalanlanarak, “Bu operasyonun kamuoyuna yansıyan operasyonlarla bir alakasının olmadığı ve bu tür haberlerin kamuoyunu kasıtlı olarak yanıltmak amacıyla yapıldığı değerlendirilmektedir” denildi.

‘Bacanak’ serbest kalmıştı

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Bürosu Savcısı Ali Çelik’in İzmir Liman İşletmesi’ndeki yolsuzluk soruşturması kapsamında geçen ocak ayında operasyon kararı verilmişti. İzmir Emniyeti Mali Şuçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, İzmir merkezli 5 ilde TCDD Liman İşletme Müdürlüğü’ne yönelik operasyon düzenlemiş, aralarında dönemin Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Başkanı Binali Yıldırım’ın bacanağı Cemalettin Haberdar’ın da bulunduğu 24 kişi hakkında yakalama kararı verilmişti. Haberdar, gözaltı kararını duymasının ardından 3 gün ortadan kaybolmuştu. Daha sonra avukatıyla polise giderek teslim olmuştu. Haberdar, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye getirilmiş, buradaki işlemleri gecikince diğer şüpheliler gibi 7. Sulh Ceza Mahkemesi’ne değil nöbetçi mahkemeye çıkartılmıştı. “Rüşvete aracılık etmekle” suçlanan Haberdar, nöbetçi mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.