ITTF'den tartışılan karar

Uluslararası Masa Tenisi Federasyonu, Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu masa tenisi branşında mücadele eden ve Dünya sıralamasında 1. olan mental engelli sporcu Zabit Kürşat Çağlayan'a "Masa Tenisi Mental Engelliler sınıflandırması altında yarışması uygun değildir" raporu vererek, milli sporcuyu uluslararası maç takviminden çıkardı.

cumhuriyet.com.tr

Uluslararası Masa Tenisi Federasyonu (ITTF), Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu (TÖSSFED) masa tenisi branşında mücadele eden ve Dünya sıralamasında 1'inci olan mental engelli sporcu Zabit Kürşat Çağlayan'a "Masa Tenisi Mental Engelliler sınıflandırması altında yarışması uygun değildir" raporu vererek, milli sporcuyu uluslararası maç takviminden çıkardı. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Spor Genel Müdürlüğü ve Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu, yapılan itiraz kabul edilmediği takdirde Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi (CAS) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) gitme kararı aldı.

Paralimpik oyunları masa tenisinde madalya kazanmasına kesin gözüyle bakılan Dünya 1'inci mental engelli Türk sporcu Zabit Kürşat Çağlayan hakkında Macaristan'ın Eger kentinde yapılan Masa Tenisi Turnuvası'nda Uluslararası Masa Tenisi Federasyonu (ITTF) sınıflandırma uzmanları tarafından ''Masa Tenisi Mental Engelliler sınıflandırması altında yarışması uygun değildir'' raporu verilmesi, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Spor Genel Müdürlüğü ve Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu'nu harekete geçirdi. Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu, engelli bir sporcuya yapılan bu davranışın kasıtlı olduğu gerekçesiyle itiraz etti. İtiraz kabul edilmezse önce Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi'ne (CAS), sonra da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) gidilecek.

"ZİHİNSEL ENGELLİ BİR SPORCUNUN YAPABİLECEKLERİNİN ÇOK ÜSTÜNDENİR"

Macaristan'da 12-17 Mart tarihlerinde milli sporcu Zabit Kürşat Çağlayan'ı teste tabi tutan ITTF ve PTT Sınıflandırma Uzmanları Nico Verspeelt (Belçika), Juraj Stefak (Slovakya), Gorazd Vecko (İngiltere), Sheng Kuang Wu (Tayvan) ve Erik Kullingsjö (İsveç) tarafından verilen kararda şu ifade kullanıldı:
"Evet sporcunuz engelli, ancak el becerileri çok gelişmiş, rakibini iyi anlıyor, maç içerisinde strateji uygulayabiliyor ve değiştirebiliyor. Zihinsel engelli bir sporcunun yapabileceklerinin çok üstündenir."
Bu kararın ardından Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu harekete geçti ve itirazda bulundu. Federasyon, kararın sporcu lehine sonuçlanmaması halinde ise konuyu Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi'ne taşıyacak. Sonuç alınmaması halinde de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gidilecek.

BAŞKAN BİROL AYDIN: ''BU DAVRANIŞ TÜRK HALKINA HAKARETTİR"

Türkiye Özel Sporcular Spor Federasyonu Başkanı Birol Aydın, DHA'ya yaptığı özel açıklamada, kararın ciddiyetten uzak olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"Bu yaklaşım ne kadar ciddiyetten uzak ise, verdikleri karar da o kadar ciddiyetten uzaktır.

Federasyonumuz, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni temsilen Uluslararası Engelliler Spor Faaliyetlerini düzenlemekte ve dış devletlerde düzenlenen bu tür faaliyetlere sporcularımızın katılımını sağlamaktadır. Uluslararası engelliler spor faaliyetleri, iki otorite kurum aracılığıyla yürütülmektedir. Bunlardan biri, Uluslararası Zihinsel Engelliler Spor Federasyonu'dur (INAS). Federasyonumuz, uluslararası faaliyetlerini INAS bünyesinde yürütmektedir.

Paralimpik Oyunları ve Olimpiyatları'nda özel sporcular 3 spor branşı altında temsil edilmektedir. Bu Paralimpik branşlar, atletizm, yüzme ve masa tenisidir. Atletizm ve yüzme branşları ile ilgili işlemler, IPC bünyesinde kurulu atletizm ve yüzme departmanları aracılığıyla yürütülürken, masa tenisi branşı yine IPC'ye bağlı olarak çalışan Uluslararası Masa Tenisi Federasyonu (ITTF) ve bünyesindeki Engelliler Masa Tenisi Departmanı (PTT) aracılığıyla yürütülmektedir.

Paralimpik spor branşı olan masa tenisinde ülkemizi uluslararası alanda temsil eden ve Mart 2014 tarihine kadar sıralamada Dünya 1'incisi konumunda bulunan mental engellilerde milli gururumuz Zabit Kürşat Çağlayan, 12-17 Mart 2014 tarihleri arasında Macaristan'ın Eger kentinde yapılan Masa Tenisi Turnuvası'nda mesnetsiz ve ciddiyetten uzak bir anlayışla ITTF-PTT tarafından, ''Masa Tenisi Mental Engelliler Sınıflandırması altında yarışması uygun değildir'' olarak tespit edilmiştir. Bu karar Dünya 1'incisi olan sporcumuzun uluslararası alanda ITTF-PTT ve IPC tarafından organize edilen tüm turnuva, şampiyona, oyun ve en önemlisi Paralimpik Olimpiyatları'na katılamaması anlamına gelmektedir. Bu karar sporcumuzun ve Türkiye Cumhuriyeti'nin Mental-Zihinsel Engelliler Masa Tenisi alanında Dünya 1'incisi olmasını hazmedemeyenlerin en nazik yaklaşımla, çirkin bir oyunundur.

ITTF-PTT Sınıflandırma Uzmanları tarafımıza verdikleri ön rapor niteliğindeki pusulada sporcumuzu, mental-zihinsel engelli olarak değerlendirmekte, ancak diğer zihinsel engelli sporculara göre daha üstün oyun kurma, strateji değiştirme ve el becerisine sahip olduğunu belirterek sınıflandırmadan ihraç etmişlerdir. Bu kararı veren kişiler herhalde Dünya 1'incisi olmayı şans eseri ulaşılacak bir mevki zannetmektedirler. Eğer verdikleri kararda bir ciddiyet ve dayanak var ise herhalde bu da ancak şöyle bir açıklamayla olur; ''Çocukların eline bir top verelim, masanın üzerine atmalarını sağlayalım, şans eseri sayı alan kazansın, alamayan kaybetsin.' Bu yaklaşım ne kadar ciddiyetten uzak ise, verdikleri karar da o kadar ciddiyetten uzaktır.  Ancak gerçekte bu kararı verenlerin niyeti kanaatimizce bu kadar masum değildir. Sporcumuz Zabit Kürşat Çağlayan'ın uluslararası alanda turnuvalara katılmasını engelleyerek aynı zamanda olimpiyatlara da katılmasını imkansız hale getirmiş oluyorlar. Bu sayede sporcumuzdan boşalan yere kendi sporcularını ve özellikle Peter Palos isimli Macar sporcuyu geçirmişlerdir." (DHA)

"Başarının anahtarı çok çalışmaktır" diyen Başkan Aydın, sözlerini şöyle tamamladı:

"Sporcumuz Zabit Kürşat Çağlayan değerli antrenörlerinin de eşsiz sabrı ve azmi ile her gün ortalama 5'er saatlik antrenmanlar yaparak, yılmadan ve usanmadan alnının teriyle hak ederek Dünya Şampiyonu olmuştur. Bu karar, sporcumuza, ailesine, ona emek veren antrenörlerine, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin imkanlarını sporcumuza ulaştıran federasyonumuza, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ve nazarında aziz Türk halkına yapılmış büyük bir haksızlık ve hakarettir.''