İşveren priminde yeni düzenleme
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, şu ana kadar işveren priminde uygulanan yüzde 5'lik indirimi artık teşvik olarak görmeyeceklerini ve bu indirimi alanların aynı zamanda yeni eleman çalıştırıyor olmanın teşviklerinden de yararlanabileceklerini belirterek, ilgili yasal düzenlemenin bitmek üzere olduğunu, yakında TBMM'ye sevk edileceğini bildirdi.
cumhuriyet.com.trBabacan, Uluslararası Menkul Kıymetler Komisyonları Örgütü'nün (IOSCO) Gelişmekte Olan Ülkeler Komitesi toplantısı sırasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Konuşmasında, dünyada bankacılık sektöründe rekabetin azalacağı ve büyük kurumların egemen olacağına ilişkin öngörüsü hatırlatılarak, bu konuda önlem oluşturmak üzere bir çalışmaları bulunup bulunmadığının sorulması üzerine Babacan, bu konuda Merkez Bankası ve BDDK'dan çalışma başlatmalarını istediklerini kaydetti.
Babacan, ''Biz yine belki dünyadan daha erken kararlar da verebiliriz ama şu anda erken, fazla acelemiz yok. Bütün bu hazırlıklar çok uzun vadeli, ileride olabilecek sıkıntılara karşı şimdiden tedbir almak anlamında'' diye konuştu. Türk bankacılık sisteminde oligopolik yapı riskine ilişkin değerlendirmelerinin sorulması üzerine Babacan, halihazırda Türkiye'de belli bankaların ciddi ağırlığa sahip olduğunu ve bu anlamda oligopolik bir yapı bulunduğunu belirterek, ''Ancak diğer ülkelerde son krizde küçük bankaların batmasına izin verilirken büyüklerin kurtarılması, o ülkelerin kendi bankacılık sektörleri için son derece sakıncalı, hastalıklı bir tablo ortaya çıkardı. Bunun mutlaka bir bedeli olmalı. Eğer zor dönemlerde büyükler kurtarılıyorsa, büyüklerin de bunun bedelini ödemesi lazım. Gelişmiş ülkelerde çalışmalar da biraz o yöne doğru gidiyor'' şeklinde konuştu.
İşsizlik rakamlarına ilişkin olarak, birçok ülkede işsizlik yükselmeye devam ederken, Türkiye'de geçen yıla göre düşüş yaşanmasının çok istisnai bir durum olduğuna işaret eden Babacan, bu durumda ekonomik büyümenin yanı sıra geçen yıl açıklanan aktif işgücü politikalarının da etkili olduğunu söyledi.
Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Şu ana kadar işveren priminde yüzde 5'lik bir indirim uyguluyorduk. Onu da bir teşvik olarak uyguluyorduk. Şimdi onu biraz değiştireceğiz. Bu yüzde 5'lik indirimi teşvik olarak görmeyeceğiz. O yüzde 5'lik indirimi alanlar aynı zamanda yeni eleman çalıştırıyor olmanın teşviklerinden de ayrıca yararlanabilecekler. Yasal düzenlemesini bitirdik sayılır, yakın zamanda meclise sevk edeceğiz. Aslında mini bir istihdam paketi üzerinde Ekonomi Koordinasyon Kurulunda çalıştık. Bunu en kısa zamanda Meclis'e sunmayı düşünüyoruz. Yani yüzde 5'i teşvik değil, bir genel uygulama anlayışı haline çevireceğiz. Diğer istihdam teşvikleriyle bu yüzde 5 bir arada uygulanabilecek.''
''İleriye yönelik bütün adımlar OVP'nin içinde"
Bunların hepsinin orta vadeli programın içinde yer aldığını ve ilave yük anlamına gelmediğini ifade eden Babacan, ileriye yönelik öngörülen bütün adımların mali etkilerinin de orta vadeli programın ve 2011 bütçesinin içinde yer aldığını söyledi. ''Orta vadeli programda, örtülü mali kural uyguladığınız söyleniyor'' yorumu üzerine Babacan, pek çok kişinin mali kural perspektifinden hesap yapmaya çalıştığını ancak o hesapların önemli bir bölümünün yanlış olduğunu belirtti. Babacan, ''Biz geçen seneki orta vadeli programımızın devamı niteliğinde yeni bir orta vadeli program ortaya koyduk. Zaten mali kural ilk 3 yıla yeni birşey getirmiyor. Önemli olan geçen sene orta vadeli programla ortaya koyduğumuz 2011 ve 2012 perspektifinin korunmasıydı ve onu da korumuş olduk'' dedi.
Vergi ve sigorta primlerinde yeniden yapılandırma
Vergi ve sigorta primleriyle ilgili yeniden yapılandırma konusunda İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) düzenli ödeyenlerin mağdur edilmemesi gereğine ilişkin yorumlarının anımsatılması üzerine Babacan, zamanında ödeyenle diğerleri arasındaki adaletin kurulmasının büyük önem taşıdığını belirtti. Babacan, ''Kimsenin borcunu silmeyeceğiz. Anaparadan vazgeçmiyoruz ama faiz düşürülüyor. O faizler herkes gününde tam ödesin diye caydırıcı, yüksek faizler. Geçtiğimiz 2008-2009 zor yıllardı, çok istediği, iyi niyetli olduğu halde ödeyemeyen vatandaşlarımıza çok yüksek faizlerle 'Hadi bugün öde' dememiz de ayrı bir adaletsizlik olur. Anaparayı enflasyonla bugüne getirip bir taksitlendirmeye gideceğiz'' diye konuştu.