İşsiz gençler ülkesiyiz!

Son 20 yılda kadınların işgücüne katılım oranında büyük düşüş var. Erkekler ve kadınlar için işgücüne katılımda en yüksek oranlar üniversite mezunlarına ait.

cumhuriyet.com.tr

Türkiye’de 15-24 yaş grubundaki işsizlik oranı yüzde 22. Genç işsizliğinin en yoğun yaşandığı yerler kentler. Özellikle kentli genç kadınların durumu daha da kaygı verici. 15-24 yaş grubunun işgücüne katılma oranı yüzde 38 ve bu oran AB ve OECD ortalamasının altında. Genç işsizlerin önemli bir bölümü (yüzde 40) ilk kez iş arıyor. Eğitim sistemi ile işgücü piyasası arasındaki bağın etkin bir şekilde kurulamaması, genç işsizliğin en önemli nedenlerinden biri.

Meslek Lisesi Memleket Meselesi Projesi’ni yürüten Koç Holding ile Eğitim Reformu Girişimi’nin ortaklaşa yürüttüğü “Meslek Eğitiminde Kalite İçin İşbirliği Projesi” çerçevesinde hazırlanan “Mesleki ve Teknik Eğitimde Güncellenmiş Durum Analizi” raporu, Türkiye’de, özellikle ortaöğretim düzeyinde mesleki ve teknik eğitimin durumunu incelemeyi ve kalitesinin iyileştirilmesi için ortaya konulan politika ve programları gözden geçirmeyi hedefliyor.

Nihan Köseleci tarafından yazılan rapora göre ortaöğretim mezunlarının becerilerinin düşük düzeyde olması, eğitim sisteminde yıllar içinde gerçekleşen değişikliklere ve gelişmelere rağmen önemli bir sorun olarak sürüyor.

Ortaöğretimde okulu terk ya da okulla ilişiğin kesilmesi, önemli bir sorun olmaya devam ediyor. Ortaöğretimde öğrencilerin yaklaşık yarısının okulla kurduğu ilişki düzensiz ve eğitim sisteminden edinebilecekleri yararlar sınırlı hale geliyor. Ortaöğretimde okullulaşmayı arttıran ve yetişkin nüfusta ortaöğretim mezunlarının oranını yükseltmeyi başaran ülkeler daha hızlı kalkınma süreçleri geçiriyor. Türkiye’nin ortaöğretime erişimi yaygınlaştırmak için hızlı bir hamleye gereksinimi bulunuyor.


Mesleki eğitim yeniden yapılandırılmalı

Mesleki ve teknik ortaöğretimde fiziksel altyapı, artan talebi karşılama konusunda yetersiz. 2010-2011 öğretim yılı itibarıyla mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarında öğretmen başına 18, derslik başına ise 38 öğrenci düşüyor. Önümüzdeki üç yıl içinde genel liselerin bir kısmının Anadolu lisesine, geri kalanının imam hatip liseleri dahil olmak üzere mesleki ve teknik liselere dönüştürülecek olması, üniversiteye girişte katsayı uygulamasındaki değişiklikler ve dolayısıyla mesleki ve teknik ortaöğretime artan talep, derslik başına düşen öğrenci sayısını daha da yukarıya çekecek. Raporun “sonsöz”ünde, mesleki ve teknik eğitimin gençlerin potansiyellerini kullanmalarına katkıda bulunacak, işletmelerin gereksinimini karşılayacak ve uluslararası rekabette genç nüfusu ile ön plana çıkmak isteyen Türkiye’ye avantaj yaratacak biçimde yeniden yapılandırılması gerektiği vurgulanıyor.