'İşini iyi yapan işsiz kalmaz'

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 21. Ahilik Haftası kutlama törenlerine katıldı. Ahi Evran Türbesi'ni ziyaret eden Gül, mehteran takımının gösterisini izledi.

Cumhurbaşkanı Gül, törende yaptığı konuşmaya başlarken, Kırşehirlilere ''Değerli hemşehrilerim'' diye seslendi. Ahilik Haftası törenleri nedeniyle Kırşehir'de bulunmaktan duyduğu mutluluğu ifade eden Gül, her gelişinde kenti daha güzelleşmiş ve gelişmiş bulduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı seçildikten sonra TESK Başkanı Bendevi Palandöken tarafından geçen yılki Ahilik Haftası törenlerine davet edildiğini anımsatan Gül, bu yılki törenlere katılma sözünü tutmaktan memnuniyet duyduğunu dile getirdi.

Kendisine, Ahi Evran'ın türbesinin bulunduğu meydanda bir kültür ve eğitim merkezi yapılmasına yönelik proje hakkında bilgi verildiğini anlatan Gül, projenin buraya yakışacağını ve buna destek vereceğini belirtti.

Yüzyıllar önce Anadolu topraklarında yaşayan Alperenler ve alimlerin bu toprakları vatan yaptığını söyleyen Gül, Hacı Bektaş Veli, Yunus Emre ve Ahi Evran'ı örnek göstererek, bu alimlerin büyük çoğunluğunun bu coğrafyada yaşadığını anımsattı.

''Burayı Anadolu'nun bir çanağı gibi düşünürseniz, bizim değerlerimizi, kimliğimizi oluşturan aydınlanma dönemi yaşatan bu büyük liderler buradan yayıldılar'' diyen Gül, ''aydınlanma dönemi'' ve ''bizim değerlerimiz'' diye adlandırılan değerleri, ''dostluk, kardeşlik, kusurları yeri geldiğinde affetmek, çalışkanlık, hak, helal, haram kavramlarını bilmek, kul hakkını gözetmek, mert olmak, vatanını, toprağını, ülkesini, insanlarını sonuna kadar korumak'' olarak sıraladı.

Ahilik Haftası kutlanırken bu değerlerin yeniden gündeme geldiğini belirten Gül, ''Çağlar değişiyor, dünya değişiyor, Türkiye değişiyor ve bugün bunlardan ders çıkartıp o güzel değerleri bugünün gerçekleri çerçevesinde uyarlamamız gerekiyor'' diye konuştu.

''İyi ve kaliteli iş"

TBMM'nin açılışında yaptığı konuşmada, Ahilik değerlerine vurgu yaptığını anımsatan Gül, bu değerler gerçekleştirildiğinde şikayetlerin azalacağını, yolsuzlukların, hırsızlıkların olmayacağını, kul hakkının yenmeyeceğini, böylece daha güçlü ve büyük olunacağını söyledi.
Gül, şöyle devam etti:
''Herkes yaptığı işi en iyi, en kaliteli şekilde yaparsa, o zaman Türkiye topyekun güçlü olacak. Türk ekonomisi topyekun daha büyük olacak. Hepimizin işi gücü çok daha iyi olacak. Hepimiz çok daha zengin olacağız, çok daha büyük refah söz konusu olacak. Bu güzel sözleri sadece burada tekrarlamak değil, bunları hayata geçirmemiz gerekir. Buradan hepinize seslenmek istiyorum: Ahilik teşkilatı önce öğretmekle başladı ama ondan sonra sadece öğreten, sadece konuşan insanlar olmadılar; iş yapan insanlar oldular. Ahi Evran'ın kendisi de bir sanatkardı. Kendisi o günün şartlarında bir işletme başlattı. Yani iş yapmaya, insanlığa yardımcı olmaya başladı. İnsanlara faydalı olmaya başladı. Sonra onu gören birçok insan iş yapmaya başladı. O günün şartları neyse o günün işleri yapılmaya başlandı.''

Cumhurbaşkanı Gül, Osmanlı İmparatorluğu döneminde locaların kurulmasıyla bu sistemin devam ettiğini anlatarak, yapılan işin iyi yapıldığının verilen beratlarla ispatlandığını ifade etti.

''İşini iyi yapana çok iş var"

Bugün eğitim dendiğinde sadece lise ve üniversiteden mezun olup diploma alanların anlaşıldığına dikkati çeken Gül, eğitimden yalnızca bunun anlaşılmaması gerektiğini söyledi.
Bir işi yapmayı öğrenmek ve öğretmenin de bir eğitim olduğunu anlatan Gül, şöyle konuştu:
''Herkes kendi kendine bir sorsun. Ben en iyi hangi işi yapıyorum deseniz, eminim ki çoğumuz cevap veremeyeceğiz. Bir taraftan her işi yaparız diye ortaya çıkarız, öbür taraftan da her işi yaparız güzel ama hangi işi en iyi yaparız dediğimizde buna cevap bulmakta da hepimiz zorlanıyoruz. TBMM'de söyledim, buradan bütün Türkiye'ye ve herkese bir kez daha sesleniyorum: Aramızda meslek erbabı azaldı, herkes adeta mesleksiz. Nüfusumuz büyüyor. Herkes 'her işten anlarım' diyor ama bir işten çok iyi anlayan insanlarımızın sayısı da azaldı. Bir taraftan herkes iş arıyor ama öbür taraftan büyük şirketler, iş adamları işçi arıyorlar, iş bilen insan arıyorlar. Çok iyi duvarcı, demirci arıyorlar. İşin iyisi kötüsü olmaz. Bir işi kim iyi yapıyorsa, onun başı daima diktir. O daima aranan insandır. Herkesin meslek sahibi olması ve bir işi iyi yapması için ciddi kurslar açmak lazım, ciddi eğitimler vermek lazım. Bununla ilgili çok güzel adımlar atılıyor. Bu işi o kadar önemli görüyorum ki altını çize çize bir kez daha hatırlatıyorum: Herkesi iş güç sahibi yapmak istiyorsak, önce bir işi iyi yapmasını öğretmemiz gerekir. Bir insan bir işi iyi yapmayı öğrenince Türkiye gibi büyük bir ülkede ona çok iş var.''

''Zengin ülkeler ne büyük sıkıntı içinde"

Türkiye'de daha yapılacak çok iş olduğunu belirten Gül, bunların el birliğiyle yapılacağına olan inancını dile getirdi. Bugünlerde dayanışmaya, sevgiye çok daha fazla ihtiyaç duyulduğuna işaret eden Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Televizyonlardan, gazetelerden hepiniz takip ediyorsunuz. Dünyanın en zengin ülkelerinde ne büyük panikler, ne büyük sıkıntılar söz konusu. Çok şükür biz de bunları görmüyoruz ama bugünkü dünya birbirine iyilikleri de kötülükleri de çok çabuk iletiyor. Onun için hepimizin tabii ki dikkatli olması, hazırlıklarımızı en iyi şekilde yapmamız gerekiyor. Eminim ki bununla ilgili bütün tedbirler en iyi şekilde alınıyordur.''

Vatanı ve ülkeyi topyekun zenginleştirmek, yüceltmek, herkesin başını çok daha dik hale getirmek için gece gündüz herkesin çok çalışması gerektiğini vurgulayan Gül, dünyada ve Türkiye'de büyük rekabet yaşandığını, kim çok çalışırsa onun daha çok kazanacağını söyledi.

Gül, ''Bizler çok çalışalım ki çocuklarımız çok daha mutlu olsun'' dedi. Cumhurbaşkanı Gül, konuşmaların ardından, eğitilip yetiştirilen çırakların ustalığa geçişini anlatan ''Şed Kuşatma'' törenini izledi.