"İlçe milli eğitim müdürlerinin yandaş sendikacı önünde el pençe divan durmasının altındaki hiyarerşi nedir?"
Erzurum'da, Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı'nın ilçe milli eğitim müdürlerini karşısına dizip 'toplantı' yaptığına ilişkin fotoğraflar üzerine Eğitim-İş'ten tepki geldi.
cumhuriyet.com.trAKP'ye yakınlığıyla bilinen Memur-Sen'in bir il yöneticisinin sosyal medya paylaşımı tartışmalara neden oldu.
Memur-Sen Erzurum İl Temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Mustafa Karataş, facebook hesabından ilçe eğitim müdürleriyle gerçekleştirdiği toplantının fotoğraflarını paylaştı.
Ancak fotoğraflarda, bir ilçe eğitim müdürünün makam odasında gerçekleşen toplantı sırasında Karataş'ın makam koltuğunda oturduğu görüldü.
Konu ile ilgili Eğitim-İş Merkez Yönetim Kurulu'ndan açıklama geldi. "Hükümet eksenindeki çizgisiyle bilinen, yandaşlığın ödülünü okul yöneticilerinin yüzde 80'ine yakınının üyelerinin arasından seçilmesiyle alan Eğitim Bir-Sen, yine bir yöneticisinin skandalıyla gündeme gelmiştir. Daha önemlisi bu skandal, liyakatın artık adının bile geçmediği Milli Eğitim Müdürlükleri ile yandaş sendika arasında bir tuhaf amir-memur ilişkisi oluştuğunu ortaya koymuştur." denilen açıklamada, "Erzurum Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Mustafa Karataş'ın sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım, kendisinin dört ilçe milli eğitim müdürünü Hınıs İlçe Milli Eğitim Müdürü'nün makam odasında topladığını, bu "toplantıda" makam koltuğunda kendisinin oturarak müdürleri karşısında dizdiğini açık etmiştir." ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada şunlar dile getirildi:
BU TABLO EĞİTİM EMEKÇİLERİNE İHANET
"Tam bu noktada iki büyük soru baş göstermektedir:
1- Görevleri kendi hizmet alanlarındaki eğitim aksaklıklarını çözmek ve devleti temsil ettikleri için tüm eğitim çevrelerine aynı hizada durmak olan ilçe milli eğitim müdürlerinin, Erzurum Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı önünde adeta el pençe divan durmasının altında yatan hiyerarşi nedir? Bilindiği üzere devlette olmazsa olmaz iki ilkeden biri 'hesap verilebilirlik', diğeri 'şeffaflık'tır. Karataş'ın yaptığı paylaşım göstermiştir ki sadece Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki amirlerine hesap verme yükümlülüğü olan ilçe milli eğitim müdürleri, adeta yandaş sendikanın yöneticilerine hesap verir olmuştur. 'Şeffaflık' ise yandaş sendikacının Facebook hesabında paylaştığı kadardır!
2- Sendikalar, emekçilerin alın terini korumak, o emeğin hakkını sömürü çarklarına ve açgözlülüğe ezdirmemek için kurulmuş demokratik örgütleri midir yoksa birilerinin daha rahat bürokratçılık oynayabilmesi için bir paravan mıdır? Amacına uygun kurulmuş ve öyle işleyen bir sendikada söz konusu dahi olamayacak bu tablo, emeğini savunsun diye sendikasına aidat ödeyen eğitim emekçisine ihanettir."
BAKANLIĞA SORULAR
Açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı'na yönelik şu sorular yöneltildi:
- Bu toplantılar neye dayanarak düzenlenmiştir ve daha önemlisi Bakanlığınızın önceden haberi var mıdır?
- Tüm eğitim çevrelerine eşit durma yükümlülüğünüz nerededir?
- Kamuoyunun içeriğini bilmeye hakkı olduğu bu toplantılarda ne konuşulmuştur?
ve son olarak bir sendikacıdan çok il milli eğitim müdürü gibi davranan, sizin atadığınız müdürlerin (nedense) koltuklarını ikram ettiği Eğitim Bir-Sen yöneticisini işe almayı düşünür müsünüz?
İşte Eğitim Bir-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Mustafa Karataş'ın o paylaşımı: