"İktidar, 12 Eylül'de darbe ortağıydı"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, ''Merak ediyorum, şu anda iktidarda olan Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanlar dahil olmak üzere 12 Eylül döneminde hangisinin mağduriyeti var? Var mı aklınıza gelen biri. Yok. Çünkü bunların hepsi suç ortağıydı, darbe ortağıydı. Eğer onların iddia ettiği gibi bu ülkede bir derin devlet olsaydı, bunlar bu ülkeyi yönetemezlerdi'' dedi.
cumhuriyet.com.trGürsel Tekin, CHP Etimesgut İlçe Başkanlığı Elvankent Temsilciliğinin açılışında yaptığı konuşmada, artık sadece ilçe başkanlıklarının kendilerine yetmediğini ve ihtiyaç duyulduğu için temsilciliklerin açılmaya başlandığını belirtti.
Eskiden iktidar ile muhalefet arasındaki diyalogda muhalefetin Türkiye'nin gündemiyle ilgili soruları sorduğunu, iktidarın ise bunlara cevap verdiğini anlatan Tekin, şimdi ise AKP'nin yeni bir alışkanlık getirdiğini söyledi. Tekin, ''Gündemi saptırma merkezi' diye bir merkezleri var, o merkez olabildiğince Türkiye'nin gündeminin dışında, toplumu ilgilendirmeyen, dar alanları ilgilendiren meseleleri getirmek istiyor'' diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın dün CHP'nin tüzük kurultayını eleştirdiğini hatırlatan Tekin, ''Sayın Arınç, biz haftada bir tüzük kurultayı yaparız, 3 yılda bir yaparız, 5 yılda yaparız, o tamamen bizim sorunumuz'' dedi.
Türkiye'yi 10 yıldır yöneten AKP iktidarının sığınacağı tek limanın derin devlet olduğunu savunan Tekin, ''30 yıldır bu derin devlet konuşulur, ama benim bildiğim Türkiye'de derin devlet değil, derin ve kirli siyaset vardır'' diye konuştu.
''Aklımızda sadece gariban patatesçiyle soğancı kaldı''
Toplumun anlayabileceği birkaç soruyu Bülent Arınç'a sormak istediğini ifade eden Tekin, ''Sayın Arınç Türkiye'nin 26 gün gündemini kozmik odayla meşgul ettiniz. Siz merak etmeyebilirsiniz, ama en azından biz merak ediyoruz. Bu kadar günler geçti, bu kozmik oda ne oldu ve size kimler suikast yapmak istedi? Bunları kamuoyuyla paylaşın. Bizim aklımızda sadece gariban patatesçiyle soğancı kaldı. Onun dışında bir şey öğrenemedik'' dedi.
Uludere'de 35 vatandaşın hayatını kaybettiğini, bu sayının bazı gazetelerde 34 olarak yazıldığını hatırlatan Tekin, henüz ölen vatandaşın sayısının bile tespit edilemediğini söyledi. Bu konuda açılan soruşturmada Genelkurmay ve Milli İstihbarat Teşkilatı'nın muhatap kurumlar olduğunu anlatan Tekin, şu görüşleri dile getirdi:
''Genelkurmay 'bana verilen istihbarata göre' dedi. MİT ise 'ben böyle bir istihbarat vermedim' dedi. Bu ülkeyi yönetenlere soruyoruz, kim size bu istihbaratı verdi? Bunu açıklamak çok mu zor? Bunun cevabını istiyoruz. Siz bırakın bizim tüzük kurultayımızı, Türkiye'yi kimlere havale ettiniz onun cevabını verin.
Türkiye'de gerçekten hiçbir şeyin karanlıkta kalmasını istemiyorlarsa yapmaları gereken bizim sorulara cevap vermektir. O zaman inanın derin devlet değil, kirli ve derin siyasetin hangi boyutta olduğunu göreceksiniz.
Türkiye'yi yönetenlerin hepsi 'darbeyle hesaplaşırız' derler. Şöyle bir geriye dönüp bakın. Bugünkü kadroların önemli bir kısmı darbe dönemlerinde görev yapmıştır. Şimdi darbenin hesabını da CHP'ye soruyorlar. Türkiye'de darbenin mağduru sadece CHP ve solcular olmuştur.
Merak ediyorum, şu anda iktidarda olan Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanlar dahil olmak üzere 12 Eylül döneminde hangisinin mağduriyeti var? Var mı aklınıza gelen biri. Yok. Çünkü bunların hepsi suç ortağıydı, darbe ortağıydı. Eğer onların iddia ettiği gibi bu ülkede bir derin devlet olsaydı, bunlar bu ülkeyi yönetemezlerdi. Kirli ilişkilerle bu noktaya gelindi. Şimdi burada darbe ile hesaplaşacaklarmış. Siz darbeyle hesaplaşamazsınız. Bu ülkede darbeyle hesaplaşabilecek mağduriyeti olan CHP'dir.''
''Kocaoğlu'na sonuna kadar kefiliz''
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'yla ilgili 397 yıllık hapis cezası istemini hatırlatan Gürsel Tekin, Kocaoğlu'na sonuna kadar kefil olduklarını ve dürüstlüğün bedelini ödemeye her zaman hazır olduklarını dile getirdi.
''Sadece İstanbul'da imar rantlarından dolayı 40 milyar dolar kimlerin kasasına girdi'' diye soran Gürsel Tekin, ''Bakanlara sesleniyorum. Hodri meydan, gelin tartışalım'' dedi.
Gürsel Tekin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eleştirilerine, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Salı günü cevap vereceğinin altını çizdi.
Tekin, konuşmasının ardından, bir gazetecinin, ''Dışişleri Bakanlığının gazetelere yansıyan 'Birleşmiş Milletler kontrolünde Suriye'ye müdahale olursa destekleriz' açıklamasını değerlendirir misiniz'' sorusu üzerine, ''Biliyorsunuz Sayın Başbakanımız kime kardeşim dediyse ocağı söndü. Önce Libya'ya gittiler, orada Kaddafi'yi götürdüler. Sayın Dışişleri Bakanına sormak istiyorum, bu politika eğer Türkiye'nin dış politikasıysa buna hiç itiraz yok. Eğer bu politika bir sipariş politika ise buna da cevap vermesi gerekiyor. Bütün komşularımızla ne yazık ki sorunlu hale geldik. Madem bizim bu ülkelerle sorunumuz olacaktı, siz hangi gerekçeyle Sayın Başbakanı buralara götürdünüz. Ortak Bakanlar Kurulu toplantısı yaptınız. Ticari anlaşmalar imzaladınız. Bunun gerekçesini Türkiye kamuoyuna anlatmak zorundasınız'' değerlendirmesinde bulundu.