'Hırsızlık yapanların yakasına yapışacağız'
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ''Bir alışveriş yaptığınız zaman o fiyatın içinde KDV var. Fakat bunu belgelendirmeyerek kendi cebine atan, 75 milyondan hırsızlık yapanların yakasına yapışacağız'' dedi.
cumhuriyet.com.trSwiss Otel'de Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından düzenlenen bir toplantıya katılan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, çıkışta basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, ''Serbest meslek erbabına yönelik vergi denetimleri başlayacağını söylemiştiniz, bu denetimler hangi meslek gruplarını kapsayacak?'' şeklindeki sorusu üzerine Şimşek, herkesten kazandığı oranda vergi toplamanın asli fonksiyonları olduğunu, dolayısıyla herhangi bir kesimi ön plana çıkarmak istemediklerini söyledi.
Vergi kaçıran, kayıtdışı çalışan kim olursa olsun zaten gerekli takibi yapmaları gerektiğini ifade eden Şimşek, şöyle devam etti: ''Nasıl ki geçen sene yaptığımız güzel çalışmalarla 370 binin üzerinde yeni vergi mükellefi kazandıysak, bu sene de gelecek sene de bu çabalarımız devam edecek. Geçen bir restorana gittik, alınan fişe bakıldı, gün boyunca 5 tane fiş numarası var. Olacak iş değil. Çünkü biz oradayken bile oradaki müşteri sayısı onun birkaç katıydı. Demek ki gün boyunca kapalı olmaları lazım. Yavaş yavaş bu konulara tabii ki eğileceğiz. Bütün Maliye Bakanlığı çalışanlarının, artık sahada bu tür denetimleri artıracağımızı söylüyorum. Özellikle esnafımız halkımızdan KDV'yi alıyor, kimin için alıyor 75 milyon için alıyor ama onu cebine atıyor. Bu, 75 milyon kişiden hırsızlıktır, bunların cezaları ağırdır. Bunların yapıldığını biliyoruz, bunların takipçisi olacağız.''
Bakan Şimşek, çalışmaları tek bir alanda sınırlamayacaklarını vurgulayarak, ''Yani şimdi bir restorana gittiğiniz zaman, bir alışveriş yaptığınız zaman zaten o fiyatın içinde KDV var. Fakat bunu belgelendirmeyerek kendi cebine atan, 75 milyondan hırsılık yapanların yakasına yapışacağız. Açık ve net olarak bunun altını çizmek istiyorum'' diye konuştu.
KDV oranları değişecek mi?
Bir basın mensubunun, ''KDV'deki oranların yüzde 19'a çıkarılacağına yönelik duyumlar var, böyle bir çalışma söz konusu mu?'' şeklindeki soru üzerine Şimşek, genel gelir vergisi oranlarında, genel kurumlar vergisi oranlarında ve genel KDV oranlarında bir çalışmalarının olmadığını vurguladı. Moody's'den bir not artırımı bekleyip beklemediklerinin sorulması üzerine de Şimşek, Türkiye'nin zaten uzun yıllardır piyasalar tarafından yatırım yapılabilir kategoride fiyatlandığını, nihayetinde bir uluslararası kredi derecelendirme kuruluşunun bunu tescil ettiğini söyledi. Şimşek, ''Tabii ki devamı gelirse memnun oluruz ama bizim için önemli olan reformlara devam etmemiz, ülkemizin altyapısını, makroekonomik temellerini güçlendirmemizdir. Tescil meselesi sonra gelir'' diye konuştu. Bakan Şimşek, mevduat stopajı kararnamesi için de çalışmalara devam ettiklerini ifade etti.
Çalışanların yüzde 47'si asgari ücretten gösteriliyor
Konuyla ilgili bir soru üzerine Türkiye'de çalışanların yüzde 47'sinin asgari ücretten gösterildiğine işaret eden Şimşek, bu konuda hem kurumlar hem de mükellefler nezdinde çalışmaları olacağını bildirdi. Şimşek, ''Ama sadece bu değil, serbest meslek erbaplarının ortalama asgari ücretten daha az bir beyannamede bulunduklarını da görüyoruz. Bunları da uyarıyorum, yani sonradan ağır sonuçlarla karşılaşmamaları için bir an önce dürüst bir şekilde 75 milyonun hakkını iade etsinler'' dedi.
'Vergiyi öderken mükellefin hayatını kolaylaştırılması bizim için çok önemli'
Bakan Şimşek, Avrupa Birliği ve Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından ortaklaşa düzenlenen, ''Gelir İdaresinde Kalite Yönetimine Giriş İçin Teknik Destek Projesi Kapanış Konferansı'na katılarak bir konuşma yaptı. Projenin amacının Gelir İdaresi'nin sunduğu hizmetlerin kalitesini artırmak olduğunu kaydeden Şimşek, hükümet olarak iktidara geldikleri günden bu yana hep ''devleti milletin hizmetkarı yapmak'' felsefesiyle hareket ettiklerini, bunun için de sunulan hizmetin kalitesinin büyük önem kazandığını söyledi.
Dünyanın çok hızlı bir şekilde değiştiğini, dolayısıyla toplumun ihtiyaçlarının da değiştiğini belirten Maliye Bakanı, bunun da kamunun kendisini yenilemesi ve geliştirmesi anlamına geldiğini ifade etti. Maliye Bakanlığı'nın eskiden çok farklı bir bakanlık olduğunu, hantal ve korkulan bir bakanlık olduğunu anlatan Şimşek, iktidarları döneminde bu algıyı çok hızlı bir şekilde değiştirdiklerini bildirdi.
Bakan Şimşek, mükellef memnuniyetine çok önem verdiklerini vurgulayarak, ''Mükellef alın teriyle, büyük çabalarla bir gelir elde ediyor ve bu gelirin bir kısımını hem toplumun bir parçası olmanın gereği hem de kanuni bir zorunluluk olarak vergi olarak ödüyor. Vergiyi öderken mükellefin hayatının kolaylaştırılması bizim için çok önemli'' diye konuştu.
Bunun için de Gelir İdaresi'nin kendisini sürekli yenilemesi, mükellef odaklı olarak kendisini geliştirmesinin önemine işaret eden Şimşek, şöyle devam etti: ''Çok değil 10 yıl öncesine şöyle bir gidin. Vatandaş vergisini, beyannamesini vermek için çok büyük bir zaman kaybına uğruyordu. Belki de kendisine eziyet ve büyük bir zahmet olarak görüyordu bu işi. Çünkü bu konuda eleman istihdam edilecek, vergi dairelerinde kuyruklara girilecek, elde doldurulan beyannameler verilecek. Ben o günleri çok iyi hatırlıyorum. Çok şükür o günler geride kaldı.''
''Eğer devleti milletin hizmetkarı yapacaksak, bütün çalışanlarımızın, özellikle de Maliye Bakanlığı'nda çalışan arkadaşlarımın bu bilince sahip olması lazım'' diyen Şimşek, çünkü çalışanların maaşlarını mükelleflerinin ödediğini, dolayısıyla mükellefin hayatını kolaylaştırmak gerektiğini söyledi. Şimşek, ''Mükellefin hayatını kolaylaştırmak boynumuzun borcudur. Çünkü mükellefimiz olmazsa birileri ekonomik faaliyet içerisine girmez, oradan katma değer üretmezse o zaman vergiye konu süreçler de yaşanmaz'' diye konuştu.
Mükelleflere daha kaliteli hizmet sunabilmek için birçok proje geliştirildiğini vurgulayan Şimşek, bugün beyannamelerin neredeyse yüzde 100'ünün elektronik ortamda verildiğini, elektronik posta, borç öğrenme servisi, vergi iletişim, elektronik fatura ve defter projelerinin bunlardan bazıları olduğunu söyledi.
Kayıtdışılık konusu
Kayıtdışı ekonomi ile mücadele konusunda önemli adımlar atıldığını ve önemli başarılar elde edildiğini ifade eden Maliye Bakanı, çalışmalar sonucunda bugün genel ekonomideki kayıtdışılık oranının yüzde 33'lerden yüzde 27'lere kadar düştüğüne dikkati çekti. Şimşek, kayıtdışılık oranlarını orta vadede AB ortalaması olan yüzde 19'lara kadar düşürme imkanı bulacaklarını vurguladı.
Bakan Şimşek, kayıtdışı ekonominin azalması için Gelir İdaresi ve Vergi Denetim Kurumu'nun insan kaynağını güçlendirdiklerini, bir yandan da yasal altyapıyı ve teknolojiyi iyileştirdiklerini dile getirdi. Türkiye'nin AB'ye üyelik konusuna da değinen Şimşek, AB üyeliğinde sonucu değil, süreci daha çok anlamlı gördüklerini belirterek, ''AB'deki iyi uygulamalardan ilham almamız ve o uygulamaları Türkiye'ye taşımamız gerekiyor. Tekerleği yeniden keşfetmemize gerek yok. Dünyanın hangi ülkesinde başarılı uygulamalar yapılıyorsa bizim onları bir şekilde Türkiye'ye taşımamız gerekiyor'' dedi.
AB Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yücel
Toplantıda konuşan AB Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ahmet Yücel de AB'ye üye bazı ülkelerin ortaya çıkarttığı bir takım siyasi engeller nedeniyle Türkiye'nin AB üyelik müzakerelerinin istedikleri hızla ilerleyemediğini dile getirdi. Müzakere sürecinde 8 faslın Kıbrıs sorunu nedeniyle açılamadığını, 17 faslın da farklı ülkeler nedeniyle açılmadığını kaydeden Yücel, 3 faslın müzakerelere açılabilir durumda bulunduğunu, fakat bunların da getireceği maddi yük nedeniyle Türkiye tarafından açılmadığını söyledi.
AB'nin bir barış projesi olduğunu ve şu anda bunun bölgesel bir barış projesi olamayacağını, dünya barış projesi olması gerektiğini ifade eden Ahmet Yücel, ''Bunun yolu da Türkiye'nin üyeliğinden geçiyor. İnanıyoruz ki sağduyulu ülkelerin yanı sıra dar vizyonu olan ülkeler de bu gerçeği görecekler ve Türkiye'nin üyeliğine destek vereceklerdir'' dedi.