Hava kirliliği hastalıkları tetikliyor
İzmir Sağlık Müdürü Türkyılmaz: "Hava kirliliği, kronik astım, solunum yolu hastalıkları, kalp ve tansiyon rahatsızlıklarını tetikliyor" "Burun fizyolojik görevini hava kirliliği durumunda tam olarak yerine getiremeyebilir. Onun için ağzı burnu, atkı, eşarf, maske gibi şeylerle kapatmak lazım"
AA
Türkyılmaz, yaptığı açıklamada, İzmir'de son günlerde ciddi hava kirliliğinin yaşandığını, özellikle akşamları görüş mesafesinin düştüğünü, insanların nefes almakta zorluk çektiğini belirtti.
Bunun en önemli nedenlerinin başında kaçak, niteliksiz yakıt kullanımının geldiğine dikkati çeken Türkyılmaz, insanların kömür alırken kaçak olup olmadığına özen göstermesi gerektiğini ifade etti.
Daha ucuza alınan kaçak kömürlerin yandığı zaman ortama oldukça zararlı maddeler saldığını, bunun da insan sağlığını tehdit ettiğini dile getiren Türkyılmaz, şöyle konuştu:
"Hava kirliliği, kronik astım, alerjik hastalıklar, solunum yolu hastalıkları, kalp ve tansiyon rahatsızlıklarını tetikliyor. Kirli havada karbonu da kükürtü de azotu da normal sınırların üzerinde var. Bunu direkt soluyorsun. Bir de ağızdan soluyorsan direk ciğerlere iniyor. Bebekler, yaşlılar, bağışıklık sistemi baskılanmış ve kronik hastalığı olanlar mutlaka tedbir almalı. Mümkünse bu tür havalarda dışarıya çıkmamalı. Çıkıyorlarsa da ağzı, burnu atkı, eşarp, maske gibi şeylerle kapatmak lazım. Kanser tedavisi gören hastalar da daha dirençsiz. Çok çabuk hastalanırlar. Böyle kötü havalarda her tür hastalığa kapılarını açmış durumdadırlar. Dikkatli olmak lazım."
"Burun bile fizyolojik görevini yapamıyor"
Kirli havalarda ağızdan değil burundan nefes almanın büyük önem taşıdığını vurgulayan Türkyılmaz, insanların mümkünse özellikle akşam saatlerinde dışarı çıkmamasını tavsiye etti.
Burunda yer alan ve havayı süzen mekanizmaların ağızda bulunmadığını bu nedenle nefes alınan organın büyük önem taşıdığına işaret eden Türkyılmaz, "Ağzımızdan alınan her nefes direkt akciğerlere gider ve bize zarar vermeye başlar" dedi.
Kirli havada, kükürt, azot, karbon gibi elementlerin normal sınırların üstünde olduğuna değinen Türkyılmaz, "Burun, fizyolojik görevini hava kirliliği durumunda tam olarak yerine getiremeyebilir. Onun için ağız, burun kapatılmalı" diye konuştu.
Soba yakma tekniği de kirliliği etkiliyor
Sobanın üstten yakılmasının zehirlenme riskini ve dışarıya verilen pis havayı azalttığını ifade eden Bediha Türkyılmaz, şu önerilerde bulundu:
"Hava kirliliğini önlemek için hem kaliteli yakıt kullanacağız hem de sobayı doğru yakacağız. Doğru yakıtı kullanmamak da havayı kirletmeye sebeptir. Sobayı üstten yakmak hem zehirlenme riskini en aza indirgiyor hem de dışarıya verilen pis havayı azaltıyor. Bacalara filtre takmak, borularının temizliğini sık sık yapmak çok önemli. Borular dolduğu zaman karbonmonoksit gazından zehirlenme vakaları sıkça görülüyor. Aynı zamanda da dışarıya ziftin içinden geçen hava daha kirli çıkıyor. Normalde çok kirlenmemiş hava ziftin içinden kirlenerek çıkıyor. Alınabilecek her tedbir bu aşamada çok önemli. Ayrıca doğalgaz kullanımı da hava kirliliğini önlemenin yollarından biridir. Vatandaşlar kömür alırken mutlaka kaçak ve uygun değerlerde olup olmadığını kontrol etmeli."