Gül, Halonen buluşması

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Irak'ın kuzeyinden Türkiye'ye yönelik terör tehdidi ve saldırılarını bertaraf etmeye yönelik hükümete verilen sürenin uzatılmasını öngören Başbakanlık Tezkeresi ile ilgili, ''Parlamentodan yetki verilir ve kullanılırsa bu, sadece terör örgütünün nokta hedeflerine karşı kullanılacak bir yetkidir'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Finlandiya'ya gerçekleştirdiği resmi ziyaret kapsamında Finlandiya Cumhurbaşkanı Paula Halonen ile ortak basın toplantısı düzenledi.

Finlandiyalı bir gazetecinin, Başbakanlık Tezkeresi'nin süre uzatımının bugün TBMM'de görüşüleceğini hatırlatarak, ''Türkiye için Kürt meselesi mi, Avrupa Birliği mi önemli?'' sorusuna Gül, ''Parlamentodan böyle bir karar çıkarsa Kürtler'i bombalamak için değil'' yanıtını verdi.

Gül, Kürtler'in Türkiye'nin bir parçası olduğunu ifade ederek, Kuzey Irak'taki Kürtler'in de kimyasal saldırıya uğradıklarında Türkiye'nin kucak açtığını söyledi. Kuzey Irak'a en çok Türkiye'nin yardım ettiğini anlatan Gül, günde 4 bine yakın TIR'ın bölge halkının ihtiyacını ulaştırdığını kaydetti. Cumhurbaşkanı Gül, şöyle devam etti:
''Ancak Kuzey Irak'ın kontrol edemediği bazı dağlık bölgelerde PKK terör örgütünün yuvaları var. PKK hem NATO hem de AB listesinde terör örgütü olarak ilan edilmiştir. Dolayısıyla Kürt halkı ile PKK terör örgütünü ayırmamız gerekir. Son günlerde bu dağlık bölgelerden sızarak Türkiye içinde bazı terör faaliyetleri yapmaya başladılar. Bunlardan bazılarını büyükşehirlerde halka karşı yaptılar. Bu yetki verilir ve kullanılırsa, bu sadece terör örgütünün nokta hedeflerine karşı kullanılacak bir yetkidir.''

Avrupa Birliği üyeliği ve terörle mücadelenin birbirini tamamladığına işaret eden Gül, AB üyeliğinin Türkiye'nin devlet stratejisi olduğunu ve bütün önceliğin üyelik müzakere sürecini tamamlamak olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı Gül, ''AB'ye üyelik terörle mücadeleye engel değil. Tam tersine, terörle mücadelede AB içinde dayanışma vardır ve daha da güçlü olması gerekir'' dedi.

Gül, Halonen ile 1990'lı yılların başlangıcından beri tanıştıklarını ve dışişleri bakanlığı döneminde Finlandiya'ya geldiğini ifade etti.
''Tanışmanın verdiği kolaylıkla yararlı ve samimi görüşmeler yaptık'' diyen Gül, ikili ilişkilerin yanı sıra Kafkasya ve Afganistan başta olmak üzere bölgesel konuları ele aldıklarını belirtti. Finlandiya'nın barış ve güvenliğe önem veren bir ülke olduğunu, AGİT dönem başkanı olarak önemli bir görev üstlendiğini söyleyen Gül, Finlandiya'nın barış ve güvenlik konularındaki katkılarını takdirle karşıladıklarını dile getirdi.

Finlandiya'nın Türkiye'nin AB üyeliğine verdiği desteğe teşekkür eden Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Helsinki'nin Türkiye için önemli bir yeri var. AB adaylığımız 1999'da burada ilan edildi. Türkiye şimdi üyelik sürecinde müzakereleri güçlü şekilde devam ettirme arzusundadır. Bu süreç köklü reformların yapıldığı bir süreçtir ve böyle devam edecektir. Bu süreç, Türkiye'nin dönüşüm sürecidir. Bu süreci sahiplenerek götürüyoruz.''


Halonen'in konuşması

Finlandiya Cumhurbaşkanı Halonen de Cumhurbaşkanı Gül'ü ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. İki ülke arasındaki ilişkilerin mükemmel düzeyde seyrettiğini ifade eden Halonen, karşılıklı ticaretin arttığını ve her alanda ilerleme yaşandığını söyledi.
Halonen, Türkiye'nin AB üyeliğine desteğini ifade ederken, ''Türkiye'de demokrasi ve iyi yönetim adına yapılan reformları memnuniyetle karşılıyoruz ve devam edeceğini umuyoruz'' dedi.

Türkiye'nin gerçekleştirdiği reformların AB üyelik sürecini kolaylaştıracağını belirten Halonen, ''Finlandiya, Türkiye'nin AB yolundaki sorunları ortadan kaldırıp bir an önce üye olmasını arzulamaktadır'' diye konuştu.

Finlandiya'nın AGİT dönem başkanlığını yürüttüğünü anımsatan Halonen, bu çerçevede bölgesel sorunlar hakkında görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi. Halonen, bir Türk gazetecinin, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda Finlandiya'nın yakın geçmişte girişimlerde bulunduğunu anımsatması ve çözümden umutlu olup olmadığını sorması üzerine, şunları söyledi:
''Kıbrıs süreci Birleşmiş Milletler sürecidir, AB de katkıda bulunmaktadır. İşi çözecek olan taraflar. Ancak burada komşuların tutumu da önemli. Türkiye, Yunanistan ve AB ülkelerinin katkısıyla BM'de çözüme ulaşılacağını inanıyorum. Kıbrıs sorunun çözülmesi için çaba göstermeliyiz ama Kıbrıs, BM'nin konusudur.''

 

''Kızı alırsanız..."

Türkiye-AB ilişkileri hakkında ise Türkiye'nin üyelik kriterlerini yerine getirmesi gerektiğini belirten ve AB üyeliğini, bir düğüne benzeten Halonen, ''Helsinki'de nişan olmuştu. Düğün için çalışmalara kararlılıkla devam edilmeli. Kızı alırsanız amcalarını ve erkek kardeşlerini de kabul etmelisiniz'' diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Gül daha sonra, Helsinki'de Türkiye-Finlandiya İş Konseyi Toplantısı'na katılarak, her iki ülkenin iş adamlarına hitap etti.

Gül, Türkiye'de AB kriterlerine uygun yatırım ve iş imkanları bulunduğunu belirterek, Finlandiyalı iş adamlarını Türkiye'ye yatırım yapmaya çağırdı. Devlet başkanlarının ziyaretlerinde sadece siyasetin konu olmadığını, ekonomik ilişkileri geliştirmenin de başlıca hedefler arasında yer aldığını anlatan Gül, iş adamları arasında yapılacak işbirliğinin karşılıklı olarak halkların yararına olacağını söyledi.

Gül, Türkiye'nin önemli bir bölge ülkesi olduğunu, genç ve eğitimli nüfusa, dinamik bir yapıya sahip olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'de yatırım ve iş yapılması halinde Ortadoğu ve Kafkasları da kapsayan geniş bir coğrafyaya ulaşılacağına işaret etti.
Finlandiyalı iş adamlarını Türkiye'de yatırım yapmaya çağıran Gül, ''Türkiye'de yatırım ve iş imkanları AB kriterleri çerçevesinde mevcut. Türkiye'de yerli ve yabancı yatırımcı ayrımı söz konusu değil'' diye konuştu.

Türkiye'nin, ekonomi alanındaki hukuki altyapısını tamamladığını anlatan Gül, Ar-Ge ve teknolojiye son birkaç yıldır büyük önem verildiğini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Gül, dünyanın küresel finans krizi yaşadığını anımsatarak, Türkiye'nin geçmiş yıllardaki krizlerden ders çıkararak ve güçlü yapısal reformlara imza atarak günümüzdeki krizden en az etkilenen ülkelerin başında geldiğini kaydetti.

Türkiye-Finlandiya İş Konseyi Başkanı Halil Kulluk da konuşmasında, her iki ülke halklarının birbiriyle olan yakınlığını dile getirerek, işbirliği imkanlarının her alanda gelişebileceğini belirtti.
TOBB Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Çağlar ise Finlandiya ile ticari ilişkilere büyük önem verdiklerini ifade ederek, özellikle telekom, demir-çelik ve otomotiv sektörlerinde ilişkileri daha da ileri götürecek imkanlar bulunduğunu söyledi.