'Generallere ikinci kumpas'

‘Paralel paşalar’ iddiasına devletin zirvesinden açıklama üstüne açıklama geldi.

Cumhuriyet/Ankara Bürosu

Hükümete yakın basın organlarında, TSK içinde Fethullah Gülen hareketi mensubu generaller olduğu yönünde çıkan haberler, devletin zirvesinden art arda birbirini hedef alan resmi açıklamalar gelmesine neden olurken, ordu içinden de “YAŞ öncesi hükümetin istemediği generallere 2. kumpas kuruluyor” iddiaları yükseldi.

Önceki gün hükümete yakın bir gazetede çıkan “Karargâhta 40 paşa deşifre oldu” şeklindeki haberde, aralarında bir kuvvet komutanı, 20 tuğgeneral, 5 bölge komutanı ve 7 tuğamiralin de bulunduğu 40 üst düzey askeri yetkilinin “paralel yapı” olarak ifade edilen Gülen cematine çalıştığı ileri sürüldü. Haberde Başbakan Erdoğan’ın talimatıyla bir özel ekip oluşturulduğu ve bu ekibin TSK içindeki yapıyı deşifre etmek için 3 aydır çalıştığı öne sürüldü. Haberde ağustos ayında yapılacak YAŞ toplantısı beklenmeden bu isimlerin pasif görevlere çekilmesinin gündemde olduğu iler sürüldü.

 

İlk tepki Gül’den

Habere ilk tepki, önceki akşam Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den geldi. Haberi “Büyük bir sorumsuzluk örneği” olarak değerlendiren Gül, “Bölgemizde olağanüstü gelişmelerin yaşandığı dönemde, milli menfaatlerimizin teminatı olan TSK ile ilgili yayınlarda her zamankinden daha fazla titizlik gösterilmesi gerekir” dedi.

 

Genelkurmay: İmaj yaratılıyor

Genelkurmay Başkanlığı da dün sabah yaptığı 7 maddelik açıklamada, Gül’ün tepkisiyle örtüşen bir tepki gösterdi. Genelkurmay açıklamasında şu unsurlar yer aldı:

- TSK içinde hiyerarşi ve disiplin dışı oluşumların teşkilatlanabildiği imajı yaratılmak isteniyor.

- TSK’nin kurumsal kimliği ile mensupları hakkında olumsuz algı yaratma çabasını içeren iddia ve yorumların, hiçbir hukuki, insani ve vicdani dayanağı bulunmamaktadır.

 

‘Devletten hiçbir bilgi ve belge ulaşmadı’

- İleri sürülen iddiaları araştırmak ve gerekli idari ve adli işlemleri yapabilmek için bugüne kadar resmi istihbarat makamlarından somut hukuki hiçbir bilgi ve belge TSK’ya ulaşmadı.

- TSK sadece yasalarla ve hükümet direktifleriyle görev yapan anayasal bir kurumdur.

 

‘Maksatlı dedikodu’

- Her türlü yıkıcı, bölücü ve yasadışı kişi ve oluşumlardan TSK’nin temizlenmesi yasal bir görev ve sorumluluktur. Ancak somut bilgi ve belgeye dayanmayan “dedikodu mahiyetindeki maksatlı haber ve yorumlar” ile TSK’nin yıpratılmaması ve ayrışmalara neden olunmaması için ülkesini ve milletini seven, ülkemizin birlik ve beraberliğine sözde değil özde önem veren her vatandaşımız tarafından azami hassasiyet gösterilmesi gerekliliğine inanılmaktadır.

 

Sızdırana dava

Açıklamada, “somut bilgi ve belgeye dayanmayan kişileri karalamaya matuf haber ve yorum yapan ve bunu kasıtlı olarak medyaya sızdıran kişiler hakkında” hukuki yollara başvurulduğu bildirildi.

 

Başbakanlık: Sızma girişimleri var

Genelkurmay’dan sabah yapılan bu açıklamadan birkaç saat sonra Başbakanlık’tan şaşırtan bir açıklama daha geldi. Açıklamada, önceki günkü haberin içeriği yalanlanmazken, sadece Erdoğan’ın talimatıyla bir ekip kurulduğu iddiası yalanlandı. Açıklamada, “TSK’ye sızma girişimleriyle alakalı olarak bir günlük gazetede yayımlanan haber çerçevesinde söz konusu girişimi araştırmak üzere Başbakan’ın talimatıyla özel bir ekip oluşturulduğu biçimindeki iddia gerçeği yansıtmamaktadır” dendi.

 

‘Neler yapacağınız belli’

Açıklamanın devamında da şu ifadeler yer verildi: “Demokratik bir hukuk devleti olan ülkemizde TSK da dahil olmak üzere resmi kurumlara yönelik her türlü gizli yapılanma girişimleri karşısında neler yapılacağı yasalarla belirlenmiş durumdadır. Devlet kurumlarını bu tür girişimlere karşı hukuk sınırları çerçevesinde gerekli hassasiyeti göstermekte olduğunun dikkate alınması, herhangi bir kuruma ilişkin yanlış algıya yol açılmaması hususunda medya organlarının da daha titiz davranmalarında yarar görülmektedir.”

 

Karargâhta ‘ikinci kumpas’ tepkisi

Genelkurmay Başkanlığı’nın, haberin üzerinden bir gün sonra resmi açıklama yapmasının ardında, TSK komuta kademesinde bu haberlerin yaklaşmakta olan Yüksek Askeri Şûra toplantısını etkilemek maksadıyla yapıldığı kanaatinin etkili olduğu öğrenildi. Balyoz, Ergenekon ve Askeri Casusluk davalarında TSK mensuplarına yöneltilen iddiaların daha sonra hukuksuz olduğunun tespit edildiğini anımsatan askeri kaynaklar, “O davalar için bizzat hükümet üyeleri ‘kumpas’ dediler. Nitekim davalar teker teker düştü. Şimdi de TSK içinde vatanını seven ve hiçbir illegal yapıyla bağlantısı olmayan kişiler bu şekilde damgalanarak tasfiye edilmek isteniyor” değerlendirmelerini yaptılar.

Her yıl olduğu gibi bu yılki YAŞ toplantısında da TSK’den emekliliklerin karara bağlanacağını anımsatan kaynaklar, “Şûra öncesinde çıkan bu tür haberler, zaten emekli olacak bu personeli kamuoyu gözünde çok büyük bir şaibe altında bırakacaktır” değerlendirmesini yaptı.

TSK’nin kendi içine yönelik sızmalar konusunda hassas olduğunu vurgulayan yetkililer, “Bize ulaştırılan bilgi ve belge olursa bunu en titiz şekilde araştırıyoruz. Eğer doğıruysa bünyemizden uzaklaştırıyoruz. Ama bu tür iddialar büyük çoğunlukla temelsiz çıkıyor” dediler.