Geçmişten günümüze Anadolu arabaları
Türkiye'nin alanındaki ilk ve tek müzesi olan, M.Ö 6. yüzyılda Balıkesir-Üçpınar tümülüsünde bulunan at arabasından, günümüz çağdaş ulaşım araçlarına kadar Anadolu arabalarının bu topraklardaki öyküsünü gözler önüne seren ''Tofaş Anadolu Arabaları Müzesi'', 10 yıldır ziyaretçilerini ağırlıyor.
cumhuriyet.com.trTofaş Bursa Anadolu Arabaları Müzesi'nden derlenen bilgilere göre, Umurbey Mahallesi'nde toplam 17 bin metrekarelik bir alanı kapsayan eski bir ipek fabrikası, Tofaş tarafından Y. Mimar A.Naim Arnas'a restore ettirilerek 28 Haziran 2002'de müzeye dönüştürüldü. Eski ipek fabrikasının ana binası olan müze, 2600 yıl önceye ait bir tekerlekten yola çıkarak, Tofaş tarafından üretilen motorlu araçlara kadar, ziyaretçilerini adeta bir zaman tüneline sokuyor.
Müze girişinde M.Ö 6. yüzyıla ait Balıkesir-Üçpınar Tümülüsü ve kazı çalışmalarını gösteren duratranslar karşılıyor. Orijinali Balıkesir'de olan bu tümülüsün içerisindeki araba parçaları buluntuları ve tekerlek parçaları müzenin başlangıç noktasını oluşturuyor. Müzede ilerledikçe, ziyaretçileri at arabası ve fayton imalatının yapıldığı dükkan karşılıyor, tamamen orijinal malzemelerden oluşan bu dükkanda bir at arabası imal etmek için aylarca çalışıldığı aslına uygun şekilde anlatılıyor. Bu kısımda bir de saraçevi yer alıyor.
Anadolu tarihinin çeşitli dönemlerini yansıtan, hepsi orijinal olan ve köylerden, şehirlerden tek tek toplanan arabalardaki, teknolojik gelişim süreci, adım adım gözlenebiliyor. Öyle ki kiminde fren sistemini kiminde günümüzün amortisörlerinin kaynağı olan makasları kiminde çark sistemini görebilmek mümkün.
Yozgat, Çorum, Bursa ve Balıkesir yörelerine ait öküz arabaları, Bursa, Edirne, Eskişehir, Manisa, Konya ve İstanbul yörelerine ait at arabaları ve her yörede o yörenin coğrafi yapısına, iklim durumuna göre imal edilmiş, göz kamaştırıcı şekilde süslenmiş onlarca araba, o dönemin tasarımcıları ve tasarım yolculuğu hakkında da fikir veriyor.
Öküz arabaları ve at arabalarından faytonlara geçiş aşamasında arabaların, günümüzün araçlarına daha da benzemeye başladığı, iki yanlarındaki fenerlerin de günümüzün araçlarının adeta farları gibi gözükmeye başladığı görülüyor. Bu dönemden sonra artık arabaların yapımında sadece ahşap ve demir kullanılmıyor, araçlar deri ve panzotla süsleniyor, hava şartlarından korunmak için arabaların üzerine tente yapılıyor.
Ahşap tekerlekliden 'Hacı Murat'a
Müzede, motorlu araç olarak ziyaretçilerin karşısına Tofaş tarafından ilk üretilen araç olan 1971 model Murat 124 çıkıyor. Yakın geçmişe dönük nostalji yaşatan bu bölüm, hemen herkesin bir zamanlar ya dedesinin ya babasının ya da kendisinin bir ''Hacı Murat''ı olduğunu hatırlatıyor ve en çok ilgiyi de bu araba görüyor. Aynı bölümde, yine Tofaş'ın üretti ilk ''Murat 131'' göze çarpıyor.
Müzede ayrıca, Tofaş'ın ürettiği 1 milyonuncu araç olan 1994 model ''Tempra'' ve 2 milyonuncu araç olan 2004 model ''Palio Go'' ile son üretilen ''Uno'' ve son ''Tipo'' sergileniyor. Dönen stant üzerinde ise günümüzde üretimi süren ''Fiorino'' yer alıyor. ''Palio S1600 Yarış Arabası'' ve Tofaş'ın motor sporları yarışlarında kazandığı kupalar da bu bölümde bulunuyor.
''Emme basma'' sistemiyle çalışan ve insanlar tarafından çekilen bir de itfaiye aracının sergilendiği müzenin, kurulduğu 2002 yılından günümüze 7'den 70'e 399 bin 401 ziyaretçiyi, otoparkı dahil, ücretsiz ağırladığı bildirildi.