Felaketin nedeni bilimi dışlamak

Doğu Karadeniz’de hemen her yıl, bazen yılda birkaç kez irili ufaklı heyelan, sel ya da taşkın veya deniz kabarması yaşanıyor. Bu olaylarda son yıllarda ciddi artışlar meydan geldi. Öyle ki, geçmişte 10-15 yılda bir meydana gelen kayda değer felaketler, son yıllarda artık rutinleşti. Verilere göre 80 yılda bu tür felaketlerden dolayı Trabzon, Rize, Giresun ve Artvin’de 585 kişi can verirken, son 25 yılda ölenlerin sayısı 340. Uzun yıllardır bölgedeki olayları inceleyen KTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hızır Önsoy, bilimsel çözüm ve önerilere uyulmamasının felaketlerin boyutunu arttırdığını savundu. Bölgedeki yanlış yapılaşma ve denetimsizliğin yanında, son 10 yıl içinde küresel iklim değişikliğinin de büyük etkisi olduğunu vurgulayan Önsoy, halkın yüzde 90’ının küresel ısınma ve bunun sonuçları hakkında bilgi sahibi olmadığını söyledi. Önsoy, “Dünya iklim değişikliğiyle uğraşıyor. Doğu Karadeniz bölgemiz Türkiye’nin yağış ortalamasına göre, en yüksek ortalamaya sahip. Çayeli ve Hopa civarlarında 2 bin 500 milimetreye kadar gidiyor yıllık ortalama. İç Anadolu’da ise 600-650 milimetre. Anormal derecede fark var” diye konuştu. Prof. Dr. Önsoy, yaklaşık bir ayda düşmesi gereken yağışların bir günde düşmeye başladığına işaret ederek şunları söyledi: “Dolayısıyla bunu zemin ve yataklar taşımayacak. Buna göre tedbir almamız lazım. Her olay oluyor, bakıyorsunuz, valilikte toplanılmış, kriz yönetimi yapılıyor. Ben üzülerek ve acıyla gülüyorum, ne demek kriz yönetimi? Olay gelmeden önce kurullar oluşturmak lazım. Buna biz risk yönetimi diyoruz. Heyelan ve taşkın riski haritaları bulunmuyor. Kriz yönetimi gibi kurulların hiçbirinde bilim adamları neden yok?”