Ersöz'e ateş açtığı iddia edilen sanık tahliye edildi

İkinci Ergenekon davasının tutuklu sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün tedavi gördüğü hastanede ateş açtığı iddiasıyla yargılanan tutuklu sanık Erhan Keskin, tahliye edildi.

cumhuriyet.com.tr

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Keskin katıldı. Ersöz'ün tedavi gördüğü dönemde İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde güvenlik görevlisi olarak çalışan müşteki Hüseyin Keçeci'nin hazır bulunduğu duruşmada, diğer müşteki Levent Ersöz'ü avukatı Ali Rıza Dizdar temsil etti.

Duruşmada, şikayetçi olduğunu belirten Hüseyin Keçeci, ''Bizim bölümden dışarı çıkan şahıs, binanın önünde bahçeye çıkar çıkmaz havaya ateş ederek kaçmaya başladı. Ben de hemen peşinden çıkmıştım. Onu takip etmeye başladım. Beni görünce silahı bana doğrulttu, kendimi yere attım. Bana doğru mu, havaya mı ateş etti net göremedim, sadece birden çok patlama sesi duydum. Daha sonra tekrar kaçmaya başladı. Takip edip polis ekibi çağırdık'' diye konuştu.

Hastanedeki diğer güvenlik görevlisiyle birlikte şahsı yakaladıklarını ve gelen polislere teslim ettiklerini anlatan Keçeci, polislerin olay yerindeki boş kovanları ve diğer delilleri topladığını ifade etti.

Soru üzerine, aralarında 3-4 metre mesafe olan sanık Erhan Keskin'in, tabancayı kendilerine doğrulttuğu sırada istese kendisini ve diğer güvenlik görevlisi arkadaşı Mehmet Çakın'ı da vurabileceğini kaydeden Keçeci, ''Ancak biz kendimizi yere veya aracın arkasına attıktan sonra ateş ettiğinde daha önce de söylediğim gibi bize mi, havaya mı ateş etti net olarak görmedim. Ayrıca en son Mehmet Çakın'ın sanığın üzerine atlamasından sonra da iki el ateş sesi duydum. O sırada sanık yüz üstü düşmüştü. Bize doğru silah doğrultup ateş etme şansı yoktu, rastgele ateş etti'' şeklinde konuştu.

"İsteseydim her ikisini de vururdum"

Bu sırada söz alan sanık Erhan Keskin ise güvenlik görevlisi olan müştekilere doğru ateş etmediğini belirterek, ''Çok iyi silah kullanırım, isteseydim her ikisini de vururdum. Onları korkutmak amacıyla ateş ettim'' dedi.

Levent Ersöz'ün avukatı Ali Rıza Dizdar da müvekkilinin ergenekon olarak isimlendirilen örgüte mensup olmadığını ve böyle bir örgütün bulunmadığını savunarak, dosyayla ilgili görevsizlik kararı verilmesini talep etti.

Dizdar, ''Müvekkilim Ersöz, bize göre bu olayda öldürülmek istenmemiştir. Olayın işlenildiği yerden 3 kat yukarıda, jandarma görevlilerince önlem alınmış bir odada kalmaktadır. Huzurdaki sanığın yanına ulaşması mümkün değildir'' dedi.

Bunun üzerine sanık Erhan Keskin de ''Sedat Başçavuş'tan alacağım olduğu için o bölgeye gittim. Örgüt mensubu değilim. Levent Ersöz'ü öldürme gibi kastım ve niyetim yoktur. Sadece üzerimde ruhsatsız silah olduğu için olay yerinden kaçtım. Tahliyemi talep ediyorum'' ifadesini kullandı.

Avukat Dizdar da sanık Keskin'in bu ifadesi üzerine, ''Sanığın bu beyanları karşısında, ayrıca dosyadaki delil durumu dikkate alınarak sanık hakkındaki tüm şikayetlerimizden vazgeçiyoruz. Katılma talebimizi geri alıyoruz, davadan da çekiliyoruz'' dedi.

Görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Bilal Bayraktar, üzerine atılı suçun niteliği, mahiyeti ve suç vasfının değişme ihtimalinin söz konusu olması nedeniyle Erhan Keskin'in tahliyesine karar verilmesini talep etti.

Mahkeme heyeti, sanık Erhan Keskin'in tutuklu kaldığı süre ve suç vasfının değişme ihtimalini göz önüne alarak tahliye edilmesini kararlaştırdı.

Suçtan zarar görme ihtimalini dikkate alarak, müşteki Hüseyin Keçeci'nin davaya ''katılan'' olma talebini kabul eden eden heyet, duruşmayı erteledi.

İddianameden

İddianamede, ikinci Ergenekon davasının tutuklu sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün, bir ses kaydında, ''Ergenekon Silahlı Terör Örgütü'nü deşifre edeceğinden'' bahsettiği, ''Ergenekon'' terör örgütünün de şüpheli Erhan Keskin'i görevlendirerek, Ersöz'e gözdağı vermek için yattığı hastaneye gönderdiği belirtiliyor.

Erhan Keskin'in, 20 Aralık 2009'da İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesindeki güvenlik görevlilerinin kendisini fark etmesi üzerine bu görevlilere silahla ateş ettiği ve kaçmaya çalışırken yakalandığı kaydedilen iddianamede, Keskin'in, ''iki kez adam öldürmeye teşebbüs etmek'', ''terör örgütü üyesi olmak'', ''genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak'' ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanununa muhalefet etmek suçlarından 33 yıl 3 ay ile 62,5 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılması talep ediliyor.