"Ermenistan sınır kapısı neyin karşılığında açılacak"

Türk Eğitim-Sen ve Uluslararası Avrasya Eğitim Sendikaları Birliği Genel Başkanı İsmail Koncuk, Türkiye-Ermenistan sınır kapısının "neyin" karşılığında açılacağının açıklanmasını isteyerek, "Unutulmamalıdır ki; Azerbaycan'ı kaybetmek demek, bütün Türk ve İslam dünyasının güvenini kaybetmek demektir" dedi.

cumhuriyet.com.tr

Türk Eğitim-Sen ve Uluslararası Avrasya Eğitim Sendikaları Birliği Genel Başkanı İsmail Koncuk Türkiye-Ermenistan sınır kapısının açılacağına ilişkin haberlere yönelik açıklamada bulundu. Türkiye-Ermenistan sınır kapısının açılacağı yönündeki haberlerin bir süredir kamuoyu gündemini işgal ettiğini ifade eden Koncuk, "Nihayet, son olarak ABD Başkanı Baracak Huseyin Obama'nın TBMM'de yaptığı konuşmadan sonra bu tartışmalar hızlanmış ve yüksek sesle dillendirilir hale gelmiştir" dedi.

Gelişmeler karşısında Türk yetkililerin sessiz halde kalmalarının konunun muhataplarındaki kaygıları artırdığını belirten Koncuk, "Nitekim Azerbaycan cephesinde de bu kaygılar oluşmuş ve rahatsızlıklar ifade edilir olmuştur. Gelinen noktada, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkiler açısından olumsuz bir süreç başlamak üzeredir. Korkarız ki; ivedi tedbirler alınmazsa kardeş bir ülkeyle aramızda istenmeyen bir ortam oluşacaktır" diye konuştu.

Koncuk, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in İstanbul'da yapılan "Medeniyetler İttifakı" zirvesine katılmamasının ve temsilci olarak bir Bakanını dahi göndermemesinin "muhtemel nahoş durumun" bir göstergesi olduğunun altını çizdi.
 

"İki ülke arasındaki sıkıntıların kaynağı Ermenistan'dır"

Sınır kapısının açılmasının Türkiye'nin bir talebi olmadığını anımsatan Koncuk, konunun uluslararası Ermeni lobisinin bir "manevrası" ve Ermenistan dış politikasının önemli "hedeflerinden" bir tanesi olduğunu söyledi. Türkiye-Ermenistan ilişkilerinde yaşanan sıkıntıların kaynağının hiçbir zaman Türkiye'nin yürüttüğü politikalar olmadığını da belirten Koncuk, "Mevcut problemin nedeni, Ermenistan Devleti'nin ve diasporasının ülkemiz ve tarihimiz aleyhine hasmane tutumlarıdır. Ermenistan'ın resmi politikalarında ülkemizin kuzey sınırını tanımıyor olması, Ağrı Dağı'nın bile hala resmi belgelerinde simge ve hedef olarak kullanılıyor olması, soydaşlarımızı katlederek gasp ettikleri Karabağ'da yıllardır işgalci olarak bulunmaları, sözde soykırım iddialarıyla bizi tarihe ve insanlık vicdanına mahkum etmeye çalışmalar vs. Türkiye-Ermenistan iyi ilişkilerinin önündeki büyük engellerdir. Dolayısıyla iki ülke arasındaki ilişkilerin normale döndürülebilmesi için bu engellerin ortadan kaldırılması gereklidir" diye konuştu.
 

"Hükümet kamuoyunu aydınlatsın"

Koncuk, Türkiye adına hareket edenlerin iç politik çıkarlar ya da dış politika manevraları adına; sınır kapısının açılması, TRT radyosundan Ermenice yayın yapılması ve başka açılımlarla "tarihi onuru, milli gururu ve kardeş ülkelerle olan iyi ilişkileri" rencide etmemesi gerektiğini söyledi, Türkiye'nin komşularıyla iyi ilişkiler kurması, bölgesindeki barış ortamının sağlayıcısı ve öncüsü olması gerektiğini ifade eden Koncuk, hükümete seslenerek, "Ermenistan Sınır Kapısı'nın neyin karşılığında açılacak" sorusunu yöneltti.

Hükümetin bir an önce kamuoyunu aydınlatmasını ve sınır kapısıyla alakalı "iddialara" son vermesini beklediklerini kaydeden Koncuk sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hükümetin sessizliği hem ülkemiz içerisinde hem de kardeş Azerbaycan'da hayal kırıklığı oluşturmakta ve güveni sarsmaktadır. AKP Hükümetinden beklentimiz; dertlerimizle dertlenen, sevinçlerimizle sevinen kardeşlerimizle aramıza nifak sokacak politik manevralardan uzak durmasıdır. Azerbaycan bizim için büyük öneme sahiptir. Unutulmamalıdır ki; Azerbaycan'ı kaybetmek demek, bütün Türk ve İslam dünyasının güvenini kaybetmek demektir."