Eğitimde geri dönüş / 2
AKP’nin iktidara gelmesiyle birlikte özellikle “yaz aylarında” camilerde açılan Kuran kurslarının sayısı, ilk ve ortaöğretim okulu sayısına ulaştı. Bu rakamlardaki artışlar yıllar itibarıyla şöyle: 2003 yılında 48 bin 680’e, 2004 yılında 54 bin 372’ye, 2005 yılında 55 bin 830’a ve 2006 yılında 58 bin 500.
cumhuriyet.com.trEğitimci, eski milletvekili Mustafa Gazalcı, eğitim alanında AKP’nin eğitimde nasıl örgütlendiğine, etkinliklerini nasıl çeşitlendirdiğine, Atatürk düşmanlığının hangi boyutlara ulaştığına dikkat çekiyor.AKP’nin iktidara gelmesiyle birlikte özellikle “yaz aylarında” camilerde açılan Kuran kurslarının sayısı, ilk ve ortaöğretim okulu sayısına ulaştı. Bu rakamlardaki artışlar yıllar itibarıyla şöyle: 2003 yılında 48 bin 680’e, 2004 yılında 54 bin 372’ye, 2005 yılında 55 bin 830’a ve 2006 yılında 58 bin 500’e yükseldi. Aynı yıl bu kurslarda okuyan öğrenci sayısı 1 milyon 436 bin 168’e ulaştı. Yasaya aykırı olarak kurs açanlara ve orada öğretmenlik yapanlara verilen 6 ay ile 3 yıl arasında değişen hapis cezası 3 ay ile 1 yıla indirildi. MEB, Özel Yurt Yönetmeliği’nde yaptığı değişiklikle dinsel propaganda yapmayı suç olmaktan çıkardı, yurtların denetimini Bakan’ın özel emrine aldı.
Türk Ceza Kanunu’nda yapılan bu değişiklikle de cezalar hafifletilip para cezasına çevrildi. 2004 yılı Ağustos ayında “Çocuklarınızı yaşadığınız çağa göre değil, yaşayacakları çağa göre yetiştiriniz” ifadesinin bulunduğu ve yalnız erkek öğrenciler için dışarıdan lise bitirme kolaylığı sağlayan yatılı Kuran kurslarına öğrenci alınacağına yönelik duyuru yapıldı. Milli Eğitim Bakanlığı, duyurudan haberi olmadığını belirterek, kursla ilgili dernek yönetimince duyurunun yapıldığını açıkladı. Şanlıurfa’da 1997 yılında 8 yıllık zorunlu eğitimin kabul edilmesiyle imam hatip liselerinde okuyan öğrenci sayısı kendiliğinden düştü. 2004-2005 eğitim-öğretim yılında Anadolu imam hatip lisesi sayısı 147’ye ulaştı. 2003 yılından itibaren 62 bin olan öğrenci sayısı, 2006 yılında 108 binin üzerine çıktı. Yatılı bölge okullarından (YBO) mezun öğrenciler, istemedikleri halde 6. tercihlerine dayandırılarak imam hatip lisesine yönlendirildiler. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, din kültürünün yeterli olmadığını, okullarda ayrıca, din eğitiminin MEB tarafından verilmesi gerektiğini 2 Mart 2005 Din Sempozyumu’nda ve 22 Mart 2005’te TBMM’de söyledi. Yine 25 Aralık 2005’te AKP Gençlik Kolları’nın Ankara’da düzenlediği Mehmet Akif Ersoy’u anma töreninde konuşan Çelik, “Siz dini bütün Müslümünlarsınız. Hikmet sahibi olacaksınız ve Allah’a dayanacaksınız, gayret ve çalışma içinde olacaksınız ve Allah’a dayanacaksınız. Bugünkü aydınlarımızın en büyük problemi, sözleriyle gözlerinin aynı şeyi söylememesi” dedi.
Atatürk düşmanlığı öne çıktı
Cumhuriyet tarihi süresince görülmemiş biçimde ve alışılmışın dışında “Kutlu Doğum Haftası” etkinlikleri okullarda kutlanmaya başlandı. Birçok okulda Kutlu Doğum Haftası nedeniyle yarışmalar düzenlendi. Yalova’da, Adana’da ilk ve ortaöğretim öğrencileri “etkinlik” adı altında camiye, namaza götürüldü. 11 Nisan 2007’de Denizli Lütfü Ege Anadolu Lisesi Müdürü İbrahim Akçay’ın yazısıyla Halk Eğitim Merkezi’nde Kutlu Doğum Haftası kutlandı. Anadolu Gençlik Derneği tarafından Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri kapsamında Kartal İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden izinli, “Umre ödüllü” “Hz. Muhammet’e Mektup” yarışması düzenlendi. Olayın ortaya çıkması üzerine Umre ödülü, “bilgisayar” ödülüne dönüştürüldü. Kartal İlçe Milli Eğitim Müdürü Eyüp Atasoy, “Geri dönemeyiz. Almanya’da lise müdürü rahibe. Onlar bunu dincilik olarak algılamıyorlar. Ama Türkiye’de bir yarışma olunca ‘Laiklik gitti, millet bitti’ yaygarası koparıyorlar” demesi üzerine hakkında soruşturma açıldı. Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri kapsamında Denizli Belediyesi ve İl Müftülüğü işbirliği ile düzenlenen, vali yardımcısının da katıldığı törende Bereketli beldesi ilköğretim okulu kız öğrencilerinin türbanlı olarak Bereketli Camii imamı yönetimindeki “Dört Başlı Canavar” adlı oyunda ilahiler söylemesine ilişkin Hüseyin Çelik’e verilen soru önergesi yanıtlanmadı.
Zonguldak'ta Atatürk düşmanlığı
Ankara Altındağ İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından okul müdürlüklerine gönderilen yazıda, Hacı Bayram İmam Hatip Lisesi ve Anadolu İmam Hatip Lisesi tarafından gerçekleştirilen Kutlu Doğum etkinliklerine katılmaları istendi. Tokat İl Milli Eğitim Müdürleri tarafından hadislerle kompozisyon yarışmaları düzenlendi. Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Atatürk devrimlerini din yoluyla açıkladı.
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü, valiliğin oluruyla Anadolu Arslanları İşadamları Derneği ile birlikte Kutlu Doğum Haftası nedeniyle yarışma düzenledi. Zonguldak’ta MEB’e bağlı Bilim ve Sanat Merkezi’nde eğitim gören üstün zekâlı öğrencilere bir vakfa ait Atatürk düşmanlığı ile Harf Devrimi ve diğer devrimleri kötüleyen bir çizgi romanın dağıtılması ile ilgili olarak soruşturma açıldı.
Öğrencilere ücretsiz dini kitaplar
2006 yılı 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde, Şuurlu Öğretmenler Derneği ve Anadolu Gençlik Derneği tarafından düzenlenen gecede öğretmenlerin harem selamlık olarak oturduğu ve 13 yaşındaki türbanlı bir öğrencinin gecede şiir okuduğu ve Saidi Nursi kitapları dağıtıldığı belirlendi. Müfettişlerce başlatılan soruşturma kapsamında ilgili derneğin 5 öğretmenine ve gecede görev alan bir öğretmene disiplin yönünden “kınama” cezası verildi. 23 Nisan 2007 Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda Denizli Yeşilköy İbrahim Cengiz Yatılı İlköğretim Okulu’nda “Namaz Gönüllüleri Platformu” tarafından hazırlanan “Dinin Direği Namaz” adlı, çok küçük çocukların bile türbanlı resimlerinin yer aldığı dini içerikli kitap öğrencilere parasız olarak dağıtıldı. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, bu konuda kendisine verilen soru önergesini yanıtlamadı. Van İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün onayı ve İl Müftülüğü’nün işbirliği ile Van’daki 4 ilköğretim okulunda ve 17 lisede “Kız çocuklarını dini konularda bilgilendirmek üzere” bir program-konferans yapılıp yapılmadığına ilişkin olarak Çelik’e soru önergesi verildi. Çelik, bayan vaize ve din hizmetleri uzmanları tarafından, okullarda okuyan kızlara, kadınlık halleri gibi konularda bilgilendirilmesi amacıyla çalışma yapma isteklerinin İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bildirildiğini ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nce uygun bulunduğunu belirterek, “Program, ‘gönüllülük’ esasına bağlı olarak dört bayan din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni tarafından gerçekleştirildi” dedi.
Dershaneler desteklendi
AKP’nin iktidara gelmesiyle ilk ve ortaöğretimde devamsızlık süresi arttırılarak, çocukların eğitimden uzaklaşmaları, dershanelere gitmeleri desteklendi. Okulların, öğretmen dinlenme kamplarının Maliye Bakanlığı eliyle satış yetkisi sağlandı. Yardımcı ders kitaplarının ve ders araçlarının Talim Terbiye Kurulu’ndan onay alması kaldırıldı. Okul müdürlerinin atamasında sınav kaldırıldı, mülakat yöntemi getirildi. Talim Terbiye Kurulu, Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü gibi Milli Eğitim Bakanlığı’nın önemli kadroları dağıtılarak işlevleri değiştirildi. Bakanlık üst örgütü de içinde olmak üzere eğitim yöneticilerinin birçoğu çeşitli nedenlerle görevlerinden uzaklaştılarak, yerlerine çoğu ehliyetsiz, dinsel eğitimden geçmiş kişiler yönetici olarak atandı, alınan mahkeme kararları uygulanmadı. AKP, eğitimi özelleştirmek ve dinselleştirmek için kadrolaşarak o yönde yasalar ve yönetmelikler çıkardı.
Sınavda ahiret soruları
Dışişleri Başkanlığı’nın Hukuk Müşavirliği sınavının psikolojik testinde adaylara “Ahirete inanır mısınız? Haftada kaç defa Kuran okursunuz? Peygamberin gökyüzüne çıktığına inanır mısınız?” soruları yöneltildi. Kişilerin inanç ve görüşlerinin açıklanmaya zorlandığı sınavı, Dışişleri Bakanlığı “Dinsel değil, bilimsel ve psikolojik test” olarak savundu. Dini propagandadan ceza alan Adnan Oktar’a (Adnan Hoca) yaradılışı anlatması için İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden izinli olarak İstanbul’daki ilköğretim okullarına ve liselerde konferans verdirildi. Ankara Keçiören Lisesi müdürünün, öğrencilere dağıtmak için doğrudan Diyanet İşleri Vakfı’na “Okulumuz öğrencilerine Kuran’a olan ilgiyi arttırmak için sizin aracılığınız ile Kuranıkerim dağıtmak istiyoruz. Bunun için 700 adet Kuranıkerim’in mealini hibe etmeniz hususunda, gereğini bilgilerinize arz ederim” deyip demediğine ilişkin Çelik’e soru önergesi verildi. Çelik, durumu, “Öğrencilerin bilgiye doğrudan ulaşmak amacı ile Türkiye Diyanet Vakfı’ndan Kuranıkerim istenmesinde herhangi bir kasıt olmadığı görüş ve kanaatine varıldığından idari, disiplin mali ve asli yönden işlem yapılmasına gerek duyulmadını” açıkladı.