'Düşme ihtimali neredeyse sıfır'

Boşanmak üzere olduğu eşiyle gittiği piknik yerinde cesedi uçurumun dibinde bulunan Esin Güneş'in davasında yeni bilirkişi raporu hazırlandı.

cumhuriyet.com.tr

Siirt’te 2010 yılında şiddet gördüğü eşini terk ettikten 12 gün sonra uçurumun dibinde cesedi bulunan 25 yaşındaki öğretmen Esin Güneş davasında yeni bir bilirkişi raporu hazırlandı. ODTÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümü’nün hazırladığı  raporda, Güneş’in herhangi bir dış etki olmadan düşmesi ihtimalinin neredeyse sıfır olduğu sonucuna varıldı. Daha önce hazırlanan bilirkişi raporunda da Güneş’in itme sonucu düştüğü belirlenmişti. 

24 Ağustos 2010 günü eşi Güven Güneş, taksici Beşir Üzüm ile gittiği Aydınlar ilçesinde “Kale” olarak bilinen uçurumun dibinde Esin Güneş ölü olarak bulunmuştu. Güven Güneş pikniğe gittiklerini ve olayın kazayla meydana geldiğini öne sürmüştü.  Olay yerinde yapılan tespitlere ve sanık ifadelerine göre Esin Güneş ilk düştüğü yerden kayarak ikinci kez tekrar düşmüştü. ODTÜ tarafından 28 Ocak 2013 tarihinde hazırlanan raporda da Esin Güneş’in iki aşamalı düşüşü fizik yasaları doğrultusunda tekrar incelendi. Raporda Esin Güneş’in basamaklı bir yapıya sahip alanda ilk düşme sırasında 2. bölgeyi aşarak 3. bölgeye düşmesi ve ikinci düşme sırasında da 4. bölgeye tek bir yerden hızla çarpıp uçuruma yuvarlanmasının mümkün olup olmadığı araştırıldı. Raporda bir insanın vücudu taş zemine çarptığında hızının yarısından fazlasını kaybedeceği, çarpışmadan sonra hareket yönüne bağlı olarak nesnenin  ikinci zemine 2 metreden daha az bir mesafeye düşeceği belirtilerek “Dolayısıyla en iyimser tahminde bile bu nesnenin ikinci zemini atlayıp, üçüncü zemine düşmesi mümkün değildir” denildi. Güneş’in herhangi bir dış etki olmadan, ikinci zemini atlayıp üçüncü zemine düşmesi ihtimalinin neredeyse sıfır olduğu vurgulandı. Raporda, düşmenin ikinci aşamasının güvenilir bir şekilde incelenmesi için yerin eğimi, yer ile vücut arasındaki sürtünmenin dinamikleri, kişinin titreme hareketleri, kasların refleks hareketleri gibi pek çok parametrenin bilinmesi gerektiği, ancak bu parametreler bilinmediğinden, düşmenin bu aşamasının fizik bilimi açısından güvenilir bir şekilde incelenmenin mümkün görülmediği kaydedildi.

Diğer raporlarda da sonuç aynı

2012 yılının nisan ayında olay yerinde yapılan keşifte Güneş’in kendiliğinden değil “itme, itilme ya da bir dış kuvvete maruz kalarak düşmüş olabileceği” kanaatine varıldı. Siirt Ağır Ceza Mahkemesi, maktulün kendiliğinden veya bir dış kuvvetin etkisi ile düşmüş olup olmadığının tespitinin tıbben mümkün olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi’nden ayrıntılı rapor istedi.  2012 yılının kasım ayında görülen duruşmada açıklanan Adli Tıp raporunda, tıp bilimi çerçevesinde böyle bir belirlemenin yapılamayacağı kaydedildi. Bunun üzerine Esin Güneş’in avukatları yeni bir bilirkişi raporu daha istedi. Bu raporda da daha önceki gibi Güneş’in kaza ile düşmüş olamayacağı sonucuna ulaşıldı. Davada Esin Güneş’in eşi ve taksi şoförü arkadaşı “kasten adam öldürme” iddiasıyla 3 yıldır tutuksuz olarak yargılanıyor.