Dünyanın en büyük zümrütü İstanbul'da sergilenecek
Dünyanın en büyük zümrütü olan Daga Zümrütü ilk kez 22-25 Mart tarihleri arasında CNR Expo'da gerçekeleşek İstanbul Jewelry Show'da Valentine Diamond tarafından sergilenecek.
cumhuriyet.com.trTam 12.360 karat ve 2,5 kilo ağırlığında olan Daga Zümrütü, Hindistan'ın en ünlü ailelerinden Daga Ailesi'nin özel serveti. Ancak tıpkı Kaşıkçı Elması gibi Hindistan’da milli servet olarak algılanan bu zümrüte paha biçilemiyor. Daga Zümrütü, dünyada sadece Birleşik Arap Emirlikleri'nden Şarca Şeyhi ricasi üzerine 2005 yılında, Şarca Mücevher Fuarı'nda sergilenmesi istenildi. Fakat ilk gün yoğun izdihamdan dolayı, ürün hemen Hindistan'a geri yollandı. Valentine Diamond bu zümrütün ulaşım aşamaları için olağanüstü güvenlik önlemlerini alırken fuar süresince de çok sayıda koruma ve sivil ekip taşı koruyacak.
Elmasın necef ile buluşması
Tangülü Mücevherat uzun yıllardır sektörde kendisi ile birlikte birçok büyük firmaya üretim yapan hatırı sayılır bir aile şirketi. 2007 yılından bu yana ise özel tasarım mücevherleri ile nihai üreticisine ulaşmak adına kurdukları Valentine Diamond markası ile ileri teknoloji gerektiren tasarımları ile öne çıkıyor.
Valentine Diamond, kadın,erkek, bebek ve çocuk hatta deniz atı da dahil olmak üzere tüm koleksiyonlarında tamamen ağır mücevherler üretiyor. Elmas ve pırlantanın olmazsa olmaz değerli taşlarından safir, zümrüt ve yakuta bir de sayısız anlamlar taşıyan necef taşını ekliyor.
Pahası yüksek zengin görünümlü ancak hesaplı mücevherler
Valentine Diamond sayısız anlamlar taşıyan necef taşını elmaslara yakıştırdı ve birlikte kullanmaya başladı. Necef ve elmasın birlikte kullanılmasıyla üretilen mücevherler A plus bir görünümde olmasının yanı sıra hesaplı oluşu ile de dikkati çekiyor. Kaya kristali olarak adlandırılan doğal kristal yani necef taşı, renksiz, temiz, berrak değerli bir taş türüdür ve “Dağ Billuru” adıyla da anılır. Yılın belirli bir zamanında yağan dolu tanelerinin içerisinde bulunan bir sıvının dağın oluklardan dağa akması ve orada sertleşip donmasıyla oluşur. Son derece sert, dayanıklı bir yapıya sahiptir. Bu sebeple, necef işletmeciliğinin üstün bir yetenek ve tecrübe gerektirir. Tarihte de yaydığı enerjisi, faydaları, berrak duruşu ve zerafeti ile necef taşı, kuvveti ve gizli gücü temsil eder.
Valentine Diamond, mücevherlerinde kullandığı necef taşı ile elmasın etkisini arttırıyor. Böylece herkesin hayal ettiği ancak hesaplı ürünler ortaya çıkıyor.
Elmasta tasarım Türkiye’nin işi
Valentine Diamond, Fransa, Almanya, Romanya ve yakın zamana kadar Libya’da yürüttüğü toptan pazarlama faaliyetleri yanında yurt içinde bayilikleri ve 2 tanesi kendi mağazası olmak üzere 33 noktadan ve yurt dışında da distrübitörlük sistemi ile nihai müşterilere ulaşmakta. Valentine Diamond firma sahibi Hüseyin Tangülü, dünyada en iyi, hızlı, sağlam ve güvenilir elmas işçiliğinin Türkiye’de yapıldığını belirtirken “Türkiye, altın ihracatında kapasite olarak son 7 senedir dünyada 3. sırada gelmekte. Genelde İtalya’yı mütabıken hareket etsekte altın sektöründe yıllık ihracatımız 20 milyon dolar.” diyor ve görüşlerini şu şekilde paylaşıyor:
"Son dönemde Muhteşem Yüzyıl dizisinin Arap ülkelerinde de gösterilmeye başlamasından sonra yeni trend elmas oldu. Her yerden elmas siparişi alınır durumda. Elmas işçiliği konusunda Türk teknolojisi Hindistan ve Arap ülkelerinden daha ileri. Valentine Diamond olarak Arap ülkeleri ile daha önce bir anlaşmamız olmamasına rağmen bizler Necef grubu ile Arap ülkelerine de satış yapmaya başlıyoruz. Rusya’dan dahi elmaslı ürün soruluyor. Yani elmas her yerde yükselişte.
Elmas satışları pırlantayı geçti
Mağazalarımızda elmas satışları pırlantanın 2-3 katı satılmaya başladı. Tektaşlar, klasik evlilik takıları olarak devam etse de düğün takılarında bile insanlar artık elmas tercih ediyor. Üretimi Türkiye’de taş olarak çok kısıtlı olduğundan elmas, genel olarak Hindistan, Dubai, Uzak Doğu ve Belçika’dan alınıyor. Ama elmasın rose cut denilen kesim işçiliği en çok Hindistan’da yapılıyor. Hindistan ürünlerinin daha çok otantik, o kültürü yansıtan ürünler olması bizim üretimimize olan ilgiyi artırıyor. Çünkü bizler elması modernize ederek, kültürel farklılıkları da gözeterek üretmeye özen gösteriyoruz.
Türkiye elmas tasarımında dünyada bir numara
Elmasta tasarım, Türkiye’nin işidir. Bugün İtalyan tarih kitaplarına baktığımızda dünyaya mücevhercilik Barbaros Hayrettin Paşa’yla beraber gitmiştir. St. Marco Meydanı’na gittiğinizde göreceğiniz minyatürlerde Osmanlı figürleri vardır. Ortadaki Büyük Burç’a baktığınızda bu Fatih’in hediyesidir. En büyük bazalikalarda, en büyük kileselerin duvarlarında Osmanlı tacirlerinin ipek getirdiklerini sembolize eden Michelangelo’nun resimleri vardır. Yani kuyumculuk tarihte bizlerle yayılmıştır. İstanbul zengin, Constantinapolis zengin, Anadolu zengin; neredeyse bütün mücevher ustaları, iyi ustalar tasarımın ilk ana hatlarını oluşturanlar bu topraklardan esinlenmişlerdir.
Dünya’da elmas işçiliğinde Türk işçiliğine karşı büyük bir güven hakim. Türkler yapmışsa iyi yapmıştır algısı yerleşmiş vaziyette. Fakat bütün herşeyde olduğu gibi markaların bir anlayış birliği var. Toptan satış yapan bir kuyumcu gerek fuarlara gerekse mal satmaya 40-50 ülkeye gider gelir. Çoğu yerde, bu ülkeler için bu insanların hepsi aynı, ürünleri aynı, güzergahları, kültürleri, tarihleri aynı denir. Bu yüzden bazı ülkelere dışardan girmek zordur. Türkiye'nin tanıtım ve reklamlarında daha aktif olabildiğimiz zaman bu sınırları da bir adım geçmiş olacağız.”