Döviz, devletin kasasını böyle vurdu
Dövizli kira halka yasak iken şehir hastanesi müteahhitlerine dolarla kira ödenmesi devletin kasasını vurdu. Dolardaki artış nedeniyle hastane kira giderleri bir yılda yüzde 62, hizmet bedeli yükü yüzde 47 arttı.
cumhuriyet.com.trMüteahhitlerin işlettiği şehir hastanelerine döviz üzerinden kira ödendigi icin devletin kira hesapları tümden şaştı. Hem dövizin yükselmesi hem de pandemiyle birlikte hasta sayısının artması yüzünden sadece 7 ayda devletin kasasından çıkıp müteahhitlerin cebine giren kira parası yüzde 61.9, hizmet bedeli yükü de yüzde 47 arttı.
Sağlık Bakanlığı'nın resmi verilerine göre, şehir hastanelerine geçen yılın ilk 7 ayında döviz karşılığı 1 milyar 881 milyon lira kira ödeyen Bakanlık, döviz kurunun yükselmesi yüzünden bu yılın ilk 7 ayında 3 milyar 47 milyon lira kira ödemek zorunda kaldı.
Devletin hastane kirası giderlerinin yüzde 61.9 gibi olağanüstü düzeyde artması, müteahhitlere dövizle kira ayrıcalığı sağlanmasından kaynaklandı. Eğer vatandaşa olduğu gibi müteahhitlere de kiralar TL olarak ödenmiş olsaydı, devletin kira giderleri döviz kurundan etkilenmeyecek, artış yüzde 61.9 değil, yüzde 12 civarında kalacaktı.
PANDEMİ ONLARA YARADI
Döviz artışından köşeyi dönen hastane müteahhitlerine bir piyango da Covid-19'dan geldi. Bu hastanelere tedavi için devletin ödediği hizmet bedeli salgında hasta sayısı artınca 7 ayda yüzde 47 oranında artarak 1 milyar 183 milyon liradan 1 milyar 739 milyon liraya fırladı. Böylece kira ve hizmet bedeli adı altında bu yılın ocak-temmuz döneminde yapılan toplam ödeme yüzde 56.2 artarak 3 milyar 64 milyon liradan 4 milyar 786 milyon liraya çıktı.
SAĞLIKÇIYA YOK
Sözcü'den Erdoğan Süzer'in haberine göre, ödemelerdeki aşırı artışı değerlendiren Genel Sağlık-İş Sendikası Başkanı Zekiye Bacaksız, “Sağlık çalışanlarına gelince bütçede para yok deniyor ama yandaş müteahhide gelince oluk oluk saçılıyor” dedi.
Başkan Bacaksız, şehir hastaneleri için sadece temmuz ayında ödenen kiranın 1.4 milyar liraya çıktığını söyledi.
Bacaksız, “Anayasal bir hak olarak bütününde kamusal bir hizmet olarak yürütülmesi gereken sağlık hizmetleri geçtiğimiz 20 yıl içinde giderek özel sektörün daha fazla üstlenmeye başladığı bir hizmet haline gelmiştir. Pandemi ile mücadele edenler beton binalar değil, can taşıyan sağlık çalışanlarıdır. Sağlık hizmetlerinin bel kemiği olan sağlık çalışanlarına hak ettikleri değer verilmeli, binalara değil insana kaynak aktarılmalı” dedi.