'Danıştay yürütmenin yerine karar vermiştir'

Nimet Çubukçu, gazetelerde yer alan "Danıştay'dan Bir İlk: Meclis'e Çubukçu İçin Suç Duyurusu" haberlerine ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Çubukçu'nu sert tepkisine neden olan olay şöyle gelişti: Şişli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne ataması yapılmayan Yalova Termal İlçe Milli Eğitim Müdürü Ali İnan atamasının neden yapılmadığını bakanlığa sordu, ancak yanıt alamadı. Bursa 2. İdare Mahkemesi'ne dava açıp, bakanlıktan yanıt aldıktan sonra da 'bu kadroya yapılan atamanın iptali' için mahkemeye gitti. Mahkeme İnan'ı haklı buldu, 'atamayı iptal' etti. Bakanlık Müsteşarı Muammer Yaşar Özgül, İnan'ın ataması için kararname hazırladı.

Çubukçu takdir yetkisini kullandı ve atamayı yapmadı. İnan, ataması yapılmayınca müsteşar hakkında soruşturma açılması için Yargıtay'a başvurdu. Çubukçu müsteşarının yargılanmasına izin vermedi. İnan'ın başvurusu üzerine Danıştay da Çubukçu hakkında TBMM'ye suç duyurusunda bulunmaya karar verdi.
 

Bakan'ın açıklaması

Çubukçu Danıştay'ın kararından üzüntü duyduğunu ve gelecek için endişelendiğini belirtti. Bakan Çubukçu, "Kuvvetler ayrılığı ilkesi yasama, yürütme ve yargının birbirinden bağımsız olmasını sağlar. Anayasa hukuk devleti ilkesinin altını çizer. Danıştay gibi idareyi denetleyecek bir kurumun hukuka uygun davranması beklenir. Ancak söz konusu kararda hukuka uygunluk bir yana Danıştay, idarenin yetkisini adeta gasp ederek, yürütmenin yerine karar vermiştir" dedi.
 

"İlçe Milli Eğitim Müdürü atama yetkisi Danıştay'da değildir"

Yalova Termal İlçe Milli Eğitim Müdürü Ali İnan'ın Şişli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne atanmak için Milli Eğitim Bakanlığı'na başvurması ve ardından yaşanan gelişmeleri değerlendiren Çubukçu şöyle devam etti:
"İlçe Milli Eğitim Müdürü atama yetkisi Danıştay'da değildir. Atama yetkisi doğrudan bakanlığa verilmiştir. Yaptığım atamalar ise hukuk devleti ilkelerine uygundur. Danıştay adeta bakanlık makamının yerine geçerek bir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne kimi atamamız gerektiğini söylemektedir. Oysa idari yargı, idarenin takdir hakkını ortadan kaldırmaya yönelik yerindelik kararı alamaz. Danıştay, hukuka uygunluk prensiplerine göre hareket eder ancak ne yazık ki burada hukuka uygunluktan söz edilemez. Yargı ülkemiz adına son derece düşündürücü bir karara imza atmıştır."