'Daha Önceleri Neredeydiniz?'

cumhuriyet.com.tr

Bu yazının başlığı şarkıların en kibarıolarak nitelenen Bir Bahar Akşamı Rastladım Sizeden alıntıdır. Bir kış akşamında Davosta cereyan eden ve asla diplomasinin kibar örneklerinden biri olarak niteleyemeyeceğimiz Erdoğan-Peres tartışması, bize bu şarkıyı anımsatmıştır.

Davos olayı, Türkiyede artık en ince ayrıntılarına kadar herkes tarafından bilinmekte, okur-yazar olmayanlar bile İngilizce one minuteve excuse mesözcüklerini öğrenmiş bulunmaktadırlar.

Ayrıca, Başbakan Erdoğan da Şimon Perese Davostaki karşı çıkışı ile bir efsaneye ve Davos Fatihine dönüştürülmeye çalışılmaktadır.

Gazzede katledilen bebek ve çocukların hesabını Perese soran Erdoğan, hiç kuşku yok ki yerden göğe kadar haklıdır. Ama, bu çıkışın çok uzun ve kahredici bir suskunluktan sonra gerçekleşmiş olması kamuoyunda kuşkular uyandırmaktadır.

Çünkü Irakta on bir Türk askerinin başına çuval geçirildiği zaman, Başbakan Erdoğan susmuştur.

Yüz binlerce Azerbaycan Türkü Hocalı katliamına uğradığında ve yerlerinden yurtlarından sürüldüğünde susmuştur.

Çinliler tarafından Doğu Türkistandaki soydaşlarımıza yapılan işkenceler karşısında susmuştur.

Afganistanda, Ebu Gureybde, Guantanamoda işkence altındaki Müslümanları görmezlikten gelip susmuştur.

Iraktaki Türkmenler, Kerkükte, Musulda, Telaferde katledildiklerinde, mallarına mülklerine el konulduğunda susmuştur.

Erdoğan, ABD Irakı işgal ettiğinde, Amerikan askerlerinin evlerine sağ salim dönmeleri için dua ettiğiniaçıklamış ama aynı Irakta yüz binlerce insan, Amerikalılar tarafından öldürülürken susmuştur.

Başbakan Erdoğan, ayrıca Ortadoğuda akan kanın sebebi olan Büyük Ortadoğu Projesinde görev almamış mıydı?”

Kıbrıs Rum kesimi, uluslararası kurallar çiğnenerek Avrupa Birliğine alındığında da susmamış mıydı?

Bütün bu örnekler ve daha niceleri yaşanırken Türkiye Cumhuriyetinin onur ve gururuçiğnenmemiş miydi?

Başbakan o zamanlar boynu alabildiğine bükük dururken neden şimdi birden diklenmiş ve yandaşlarının söylemiyle Dünya Liderliğine(!), Davos Fatihliğine soyunmuştur?

O, eğer bu diklenmesinde ve Türkiye Cumhuriyetinin onurunu koruma işlevinde içtenlikli ise çok kimsenin merak ettiği gibi, neden hâlâ İsrailli pilotların Konyada eğitim görüp tatbikat yapmalarına izin vermektedir? Neden CHPnin parlamentoda önerdiği İsraili Kınamabildirisine imza vermeye yanaşmamaktadır?

Erdoğan, bu yaklaşımının ilerde Türkiyenin karşısına farklı taleplerle bir bumerang gibi döneceğini hiç hesaplamadan dünyanın bir terör örgütüolarak kabul ettiği Hamasın sözcülüğünü niçin üstlenmektedir?

Durum çok açıktır. Başbakan gurur-onurçiğnenmesine izin vermemek maskesi altında, dış politikamızı örseleyerekiçerdeki yerel seçimler için imaj yatırımıyapmaktadır.

Çünkü, Türk milletine iktidarı döneminde reel ekonominin durma noktasına geldiğini, işsizliğin arttığını, Cumhuriyet tarihindeki en büyük cari açık, iç ve dış borçla karşı karşıya olduğumuzu, para eden tüm taşınmazlarımızın satılıp bittiğini, iletişim sektörünün tamamının, bazı limanlarımızın ve pek çok bankamızın neden yabancıların eline geçtiğini, bütün bunlara ek olarak Deniz Feneri yolsuzluğu ve de Siemenste rüşvetiddiaları gibi çeşitli yolsuzlukları açıklayamamaktadır.Bu nedenle yerel seçimlere önceden planlanmış olma olasılığı çok yüksek bir kahraman yaratmasenaryosu ile ilk adımını atmakta, Davos skandalıile gündemi değiştiriptüm olumsuzlukları tesettüresokmaktadır.

İşte şimdi yakın geçmişte yaşanan olayları anımsayarak Daha önceleri neredeydiniz?hesaplaşmasını yapmanın tam zamanıdır.

 

(Prof. Dr. Necla Arat)