'Cumhurbaşkanlığı makamı devre mülk değil'

CHP'li Akif Hamzaçebi, Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili olarak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yaptığı "Sayın Başbakan'la aramızda kardeşlikten de öte bir hukuk vardır. Günü geldiğinde konuşur, beraber hallederiz" açıklamasını eleştirdi.

cumhuriyet.com.tr

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan'ın danışmanlarının karşılıklı açıklamalarıyla tekrar gündeme gelen "Sonraki Cumhurbaşkanı kim olacak?" tartışmaları ve Cumhurbaşkanı Gül'ün yaptığı "Sayın Başbakan'la aramızda kardeşlikten de öte bir hukuk vardır. Günü geldiğinde konuşur, beraber hallederiz" açıklamasına tepki gösterdi.

Hamzaçebi'nin yaptığı yazılı açıklamada, Gül-Erdoğan görüşmesinin ardından Cumhurbaşkanı Gül'ün "alınganlığının" sona erdiği belirtilerek, "Ne zaman ki Sayın Erdoğan Sayın Gül'le konuşuyor, Sayın Gül alınganlıklarını bir kenara bırakarak 'Sayın Başbakanla aramızda kardeşlikten de öte bir hukuk vardır. Günü geldiğinde konuşur, beraber hallederiz' diyor. Öyle anlaşılıyor ki Sayın Başbakan Sayın Gül'e de bir söz vermiş ve aralarındaki sorun aşılmıştır. Bu diyalog tek kelimeyle millete saygısızlıktır" denildi.

Yapılan Köşk pazarlıklarının milleti hiçe saymak anlamına geldiğini ifade eden Hamzaçebi, açıklamasında "Yaşananlar, 'Al Gül'üm, ver Abdullah'ım' diyaloğudur. Türkiye'nin önünde Gül-Erdoğan ikilisi yani AKP dışında bir seçenek yokmuş gibi bir hava yaratılmaya çalışılıyor. Erdoğan-Gül ikilisi sanki Çankaya Köşkü'nü devre mülk olarak satın almışlar. 'Bir dönem sen oturmuştun, ben oturmuştum, şimdi sıra bende, sende' diyorlar. Bu değerlendirmelerde millet yok. Cumhurbaşkanı'nı halk seçecek ama halkı adam yerine koymuyorlar" ifadelerini kullandı.

Türkiye'de insanların işsizlik ve açlık gibi sorunlarla karşı karşıya olduğunu ifade eden Hamzaçebi, üniversitelerde 1 liraya verilen öğlen yemeğini yiyemeyen, 50 kuruşluk poğaça ile gününü geçiren öğrencilerin olduğunu, öğrencilerin 1 liralık dolmuş ücretini veremediği için okullarına 6 kilometre yolu yürüyerek gittiğini ve üniversite öğrencilerinin karşı karşıya kaldığı maddi sıkıntıları hatırlattığı açıklamasında terör sorununa da vurgu yaptı.

"Türkiye Cumhuriyeti, tarihinde ilk defa olmak üzere AKP'nin onuncu iktidar yılında bölünme tehlikesi ile karşı karşıya"
diyen Hamzaçebi, her gün gelen şehit haberleri ile yüreklerin dağlandığını, son olarak Hakkari' de 6 askerin ve 2 korucunun şehit verildiğini kaydetti. YAŞ'ta tutuklu general ve amirallerin tasfiye edildiğini ve bunun "Silahlı Kuvvetlerin gücüne en çok ihtiyaç duyulan" döneme denk geldiğini belirten Hamzaçebi, "Uydurma-kaydırma davalarla Silahlı Kuvvetlerin yönetim kademesi YAŞ kararları ile tasfiye ediliyor" ifadelerini kullandı.

TBMM tarafından kabul edilen 3. Yargı paketinde yer alan adli kontrole ilişkin düzenlemelerin de yargıçlar tarafından tanınmadığını ileri süren Hamzaçebi, açıklamasında özetle şunları belirtti:
"Bütün bunlar Türkiye' de oluyor. Ama beyefendiler iki yıl sonra yapılacak seçimler için şimdiden kim Cumhurbaşkanı kim Başbakan olacak derdine düşmüş, devre mülkte sıra bende derdinde. Türkiye 'Putin-Medvedev' ikilisine özenen 'Erdoğan-Gül' ikilisine mahkum değildir. Cumhurbaşkanı bu ikili arasından çıkmayacaktır. Kararlarında milleti yok sayacak derecede şımaranlara, milletimiz seçimde cevabı verecektir. Toplumu kutuplaştıranlar, ülkeyi bölünmenin eşiğine getirenler değil, toplumu kucaklayan ülkeye barışı getirecek olan kişiler Türkiye'nin Cumhurbaşkanı ve Başbakanı olacaktır. Şehitlerimize Allah' tan rahmet, ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetlerine ve milletimize sabır ve başsağlığı diliyorum."