Çocuk gelin cennetiyiz!

Özellikle ev içi, merdiven altında, tarım ve sanayi alanında çocuk işçiliğinde bir yoğunlaşma gözlemleniyor. Ev içi işçiliğinde kız çocuklarının oranı oldukça yüksek. Açık lise uygulaması, erişkin yaşlarında ve en güzel çağlarında kız çocuklarının eve kapatılması anlamına geliyor.

Eski Eğitim-Sen Başkanı, eğitimci Alaattin Dinçer, “Milli Eğitim Bakanlığı’ndan son yapılan açıklamaya bakıldığında, çocuk ‘işçi’liğinin ve ‘gelin’liğinin yaygınlaşarak devam edeceğini söylememiz olanaklıdır. Kamuoyuna yansıyan açıklamada ‘8. sınıftan sonra öğrenciler açık liseye ve mesleki eğitim merkezlerine yönlendirilebilecek’ denmektedir. Bu durum, ‘Ey çocuklar, işçilik ve gelinlik sizin yaşamınızı belirlemeye devam edecektir’ anlamına gelmektedir” dedi.

Ülkemizdeki çocuk işçi sayısının 958 bin olduğunu hatırlatan Dinçer, şunları söyledi:

“Çalışan çocuklar ve çocuk gelinler sağlıklı çevreden ve temel özgürlüklerden yoksundur. Aile içi çarpık ilişkinin ve cinsel istismarın doğrudan mağduru durumundadırlar. Çocukların, fiziksel, sosyal, kültürel ve eğitsel koşulları olumsuz ortamlarda çalışıyor ve yaşıyor olmaları, içine kapanma, özgüven yoksunluğu ve duygusal kopuş yaşamalarına neden olmaktadır. Çocuk işçiler ucuz işgücü ve işçi olarak en çok sömürülen kesimi oluşturmaktadır. Çocukların örgün öğretimin dışına çıkarılması, bugüne kadar yürütülen çocuk işçiliği ile mücadele programına ivme kaybettirecektir.”

SBS gerçekleri...

Alaattin Dinçer, son yapılan ilköğretim 8. sınıfı tamamlayan yaklaşık 280 bin öğrencinin Seviye Belirleme Sınavı’na girmediğini, sınavda tercih yapma hakkı kazanan 1 milyon 42 bin öğrenciden ise yaklaşık 400 bininin yerleşme şansı yakalayacağını, geride kalan yaklaşık 900 bin öğrencinin sınavsız öğrenci alan örgün ve açık lise programlarına kayıt yaptıracağını söyledi. Dinçer, “Mesleki eğitim ve açık liseye sınırlama getirilmemesi, örgün lisenin zorunlu tutulmamasından dolayı çocuk işçiliğinin ve gelinliğinin artma riskleri bulunmaktadır” diye konuştu.