Cinsel istismar suçundan yargılanan öğretmen psikolojisi bozuk olduğu gerekçesiyle ifade vermedi

Antalya'nın Manavgat İlçesinde görev yaptığı okulda zihinsel engelli kız öğrenciye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla açılan davada yargılanan müdür yardımcısı A.H., psikolojisi bozuk olduğu gerekçesiyle ifade vermedi.

DHA

Manavgat'ta 2015 nisanda, zihinsel yetersizlikleri nedeniyle özel eğitim alması gerekenlerin devam ettiği Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki özel eğitim okulu öğrencisi, o tarihte 15 yaşındaki kız çocuğu T.S.'ye cinsel istismarda bulunduğu iddia edilen müdür yardımcısı A.H.'nin yargılanmasına 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Tayin olduğu Finike İlçesi'nde 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ üyesi olduğu iddiasıyla tutuklanan sanık A.H., Burdur Cezaevi'nden SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katılırken, mağdur T.S., annesi H.S. ve babası M.S., tarafların ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Antalya Barosu avukatları duruşmada hazır bulundu.

SANIK İFADE VERMEDİ
Mahkeme başkanı sanığa, hakkında 'çocuğun cinsel istismarı' suçlamasıyla dava açıldığı ve mağduru birden çok defa istismar ettiği şeklinde iddialar olduğunu hatırlatarak, ifade verebileceğini veya susma hakkını kullanabileceğini anlattı. Sanık A.H. ise psikolojisi bozuk olduğu için şimdilik ifade veremeyeceğini söyledi. Bunun üzerine mahkeme başkanı, savcılıktaki ifadesini okudu. Sanık da ifadenin kendisine ait olduğunu ve geçerli olduğunu söyledi.

TANIK ÖĞRETMEN DİNLENDİ
Duruşmada okul öğretmenlerinden Ö.D. tanık olarak dinlendi. Olay günü öğle arası yemekten sonra dışarı çıktığını, bu sırada öğretmen F.K.'nin yanına gelerek T.S.'nin saçları dağınık şekilde A.H.'nin bulunduğu odadan çıktığını ve ne yapmaları gerektiğini sorduğunu anlattı. F.K. ile birlikte okula girdiğini, T.S.'yi alarak üst katta bir sınıfa gittiklerini aktaran Ö.D., ne olduğunu sorduğunda T.S.'nin, "A.H. beni dizlerinin üzerine oturttu, saçımı okşadı ve yanağımdan öptü" dediğini kaydetti. Ö.D. daha önce de T.S.'nin sanığın odasına girdiğinde kapının kilitlendiğini okul hizmetlisi S.S.'nin birkaç defa kendisine anlattığını söyledi.

TUTANAK YIRTILDI
Olay günü okul müdürü Ş.Ç.'nin şehir dışında olduğunu belirten Ö.D., bu sırada yanlarına nöbetçi öğretmen H.'nin geldiğini ve olayla ilgili tutanak tuttuklarını anlattı. Okul müdürünün gelmesinin ardından kendilerini okula çağırdığını, mağdur T.S. ve ailesiyle görüştüğünü söylediğini belirten Ö.D., müdürün T.S.'nin yalan söylediği, böyle bir olayın olmadığını anlattığını öne sürdü. Müdür Ş.Ç.'nin bu sözleri üzerine H. öğretmenin "Biz tutanak tutmuştuk, o ne olacak" dediğini belirten Ö.D., Ş.Ç.'nin "istersen yırtabilirsin" demesi üzerine H. öğretmenin tutanağı yırttığını kaydetti.

YENİ RAPOR TALEP EDİLDİ
Söz alan sanık avukatı Nuri Özer, tanığın anlatımlarından aleyhte olan hususları kabul etmediklerini söyledi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Antalya Barosu avukatları da duruşmada okul müdürü Ş.Ç., servis şoförü H.Ö. ve adı geçen diğer öğretmenlerin tanık olarak dinlenmesini, ayrıca mağdur T.S.'nin raporunda eksiklikler olduğu için Adli Tıptan yeniden rapor alınmasını talep etti. Verilen aranın ardından mahkeme, tanık olarak dinlenmesi istenen kişilere çağrı yapılmasına ve mağdur T.S.'nin yeniden Adli Tıpa gönderilerek rapor alınmasını kararlaştırdı. Duruşma ertelendi.

AVUKATLAR TARTIŞTI
Duruşmanın ardından adliye koridorunda sanık avukatı Nuri Özer ile Antalya Barosu avukatı Gülsüm Yılmaz arasında tartışma yaşandı. Mağdura yeniden Adli Tıp raporu alınmasına ilişkin sözlü tartışmanın büyümesini araya giren polis önledi.