Çin'de etnik çatışma: 156 ölü

Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'de dün akşam meydana gelen olaylarda ölenlerin sayısı 156'ya yükseldi. Urumçi'de çıkan olayların ardından, protesto gösterileri bölgenin kuzey batısında yer alan Kaşgar kentine sıçradı.

cumhuriyet.com.tr

Çin'in kuzeybatısındaki Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'de protestocular kent sokaklarını kapattı, araçları ateşe verdiği ve polisle çatıştı. Çin’in yarı resmi haber ajansına konuşa Komünist Parti Urumçi şefi Li Zhi ölü sayısını 156 olarak açıkladı.

Özerk bölge polisi ölü sayısının 156'ya, yaralı sayısının 828'e çıktığını açıkladı. Çinli yetkili düzenlenen basın toplantısında, olaylarda 190'ı otobüs, en az 10 taksi ve iki polis aracı olmak üzere 261 motorlu taşıtın yakıldığını söyledi.

Şehirde ana caddelerin yanı sıra elektrik ve doğalgaz şirketleri ile televizyon istasyonu gibi önemli yerlerde güvenlik önlemleri artırıldı, komşu şehirlere giriş çıkışta kontrol noktaları oluşturuldu. Bu arada şüphelilerin sorgulanması için komşu bölgelerden etnik gruplara mensup 100'den fazla yetkili Urumçi'ye getirildi.

 

Olaylar Kaşgar'a sıçradı

Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesinin başkenti Urumçi'de çıkan olayların ardından, protesto gösterileri bölgenin kuzey batısında yer alan Kaşgar kentine sıçradı.
Kaşgar kentinde yaşayan Yakub isimli bir Uygur, Associated Press muhabirine, öğleden sonra İdkah Camisinden ayrılan 300 protestocunun polis tarafından durdurulduğunu aktardı.


 "Geçen ay yaşanan tartışmanın devamı"

Qlayların geçen ay ülkenin güneyindeki Guangdong eyaletinde yaşanan bir kavgadan kaynaklandığı ileri sürüldü.

Yabancı haber ajanslarına bilgi veren yurt dışındaki Uygur derneklerinin temsilcileri olayların nedeni olarak, 26 Haziran'da Guangdong eyaletine bağlı Shaoguan şehrindeki bir oyuncak fabrikasında meydana gelen kavgayı gösterdi.

Resmi Şinhua ajansı, geçen pazartesi günü yayımladığı haberde, yüzlerce Han milliyetinden Çinli ile Uygurun karıştığı kavgada 2 kişinin öldüğünü, 66 kişinin de hastaneye kaldırıldığını duyurmuştu.

 

Dışişleri'nden Çin'e talep

Dışişleri Bakanlığı, Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin başkenti Urumçi'de meydana gelen olaylara sebebiyet veren sorumluların en kısa zamanda tespit edilmesinin ve adaletin tecelli etmesinin beklendiğini bildirdi. Bakanlıktan yapılan açıklamada şöyle denildi:

"Olaylara sebebiyet veren sorumluların en kısa zamanda tespit edilmesini ve adaletin tecelli etmesini bekliyoruz. İstikrarlı ve müreffeh bir ülke olma yolunda hızlı adımlarla ilerleyen Çin Halk Cumhuriyeti'nde bu tür olayların ileride meydana gelmemesi için gerekli tedbirlerin alınacağına inanıyoruz. Yaralılara acil şifa, hayatlarını kaybedenlerin yakınlarına ve başta Sincan Uygur Özerk Bölgesi halkı olmak üzere tüm Çin halkına başsağlığı diliyoruz."

 

Cengiz: Duyarlılık bekliyoruz

Doğu Türkistan Dayanışma Derneği Genel Başkanı İsmail Cengiz, Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki olaylarla ilgili olarak Türkiye'den taleplerinin Gazze ve Filistin'e gösterilen duyarlılığın Doğu Türkistan için de gösterilmesi olduğunu söyledi.

Cengiz, 26 Haziran'da Guanjı bölgesinde Çin'in en büyük oyuncak fabrikasından çalışan 600 kadar Uygur genci ile yaklaşık 2 bin Çinli arasında çatışma çıktığını anımsattı.
Bu çatışma sonucunda yaklaşık 30'a yakın Uygurlu genç kızın sopalarla öldürüldüğünü iddia eden Cengiz, Çin askeri yetkililerinin olaya seyirci kaldığını ve müdahalede bulunmadığını ileri sürdü.

Cengiz, olaylarda 300'e yakın gencin tutuklandığı, 600 gencin gözaltına alınarak başka bir bölgeye götürüldüğü bilgisinin geldiğini kaydetti. Aradan geçen zaman zarfında hiçbir Çinli'nin tutuklanmaması üzerine dün Urumçi'de halkın demokratik hakkını kullanmak, insanca yaşamak için kendiliğinden sokağa çıktığını, Taksim Meydanı gibi bir alanda binlerce insanın toplandığını ifade eden Cengiz, bunun üzerine polisin olaylarla baş edememesi nedeniyle askerlerin olaya müdahale ettiğini ve tanklarla gençlerin üzerine gidildiğini aktardı.

Cengiz, ''Gençlerimizi ezerek öldürüyorlar. Her yerden haber almaya çalışıyoruz. Bize gelen bir telefon haberine göre, '9 kişi bir köşeye sıkıştırılarak kurşuna diziliyor ve taranıyor'. Urumçi'de Uygurlar'ın yoğun olarak yaşadığı bölgede sıkıyönetim ilan edildiği bilgisi geliyor. Halka, askeri abluka uygulanıyor'' diye konuştu.

Bölgede geçmişten gelen bir sorunun bulunduğunu, bölgenin 1949'dan bu yana işgal altında olduğunu ifade eden Cengiz, geçmişte çeşitli tarihlerde bağımsızlık elde edildiğini anımsattı.

Guanjı'da 26 Haziran'da meydana gelen olayların Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün bölgeyi ziyaretinden bir gün sonra gerçekleştiğine işaret eden Cengiz, ''Tabii ki olaylar netleşecektir. Büyük ihtimalle işçiler arasında bir tartışma olmuştur. Cumhurbaşkanı Gül'ün ziyaretinden bir gün sonra bu olayların olması manidardır'' dedi.

Hiçbir zaman terörist bir eylem içerisinde olmadıklarını söyleyen Cengiz, 30 milyon insanın kendi topraklarında özgürce, insanca yaşamak istediğini ve bunu kendi kimliklerini koruyarak yapmak istediklerini söyledi.

 

Çin polisi: Dünya Uygur Kongresi'nin olayların düzenleyicisi olduğuna dair kanıtlar var

Sincan Uygur Özerk Bölgesi Polisi, Rabiya Kadir'in liderliğindeki Dünya Uygur Kongresi'nin, dün meydana gelen olayların düzenleyicisi olduğuna ilişkin kanıtlar bulunduğunu ileri sürdü.

Bölgenin kamu güvenliği biriminin sözcüsü, resmi Şinhua Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, kimi kişilerin şiddet olaylarını yönetmek için yurtdışındaki kimi numaraları aradığını ve yurtdışındaki Doğu Türkistan gruplarıyla yapılan konuşmaların kayıtları bulunduğunu söyledi.

Kaydedilen telefon görüşmelerinde Rabiya Kadir'in, ''Urumçi'de kimi şeyler olacak'' dediği, erkek kardeşiyle yaptığı görüşmede de Guangdong eyaletindeki oyuncak fabrikasında meydana gelen olayları kastederek, ''Çok şey olduğunu biliyoruz'' diye konuştuğu ileri sürüldü.