Cihaner ve Aygün'den tutuklamalara tepki
DHKP-C'ye yönelik soruşturma kapsamında Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve ÇHD İstanbul Şube Başkanı Taylan Tanay'ın da aralarında bulunduğu 9 avukatın tutuklanmasına CHP'li Cihaner ve Aygün'den tepki geldi.
cumhuriyet.com.trDHKP-C'ye yönelik soruşturma kapsamında Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve ÇHD İstanbul Şube Başkanı Taylan Tanay'ın da aralarında bulunduğu 9 avukatın tutuklanması, sorgulamaların yapıldığı İstanbul Adliyesi önünde yapılan açıklamalarla protesto edildi.
İstanbul nöbetçi 1. sorgu hakimliği tarafından 9 avukatın tutuklunması kararı verilmesinin ardından Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanan bir grup avukat, tutuklamalarla ilgili açıklama yaptı.
Grubun içinde yer alan CHP Milletvekilleri Hüseyin Aygün, İlhan Cihaner ve Süleyman Çelebi de tutuklamaları protesto etti.
CHP'li Cihaner: Gün savunmayı savunma günüdür
Bir açıklama yapan CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner de, ''Suçlamalarla ilgili hiçbir şey söyleyemeceğim. Çünkü bu suçlamalara dair savunma yapmak, insan aklıyla alay etmek anlamına geliyor. 2003 yılında verildiği iddia edilen bir emrin, 2013 yılında Ürgüp'te yerine getirildiğini iddia ediyorlar. 11 çelik kapıyla başlayan dezenformasyon, medyaya el altından servis edilen belgelerle halen devam ediyor'' dedi.
Medya mensupları ve halka birer çağrıda bulunan Cihaner, şöyle devam etti:
''Hepimiz biliyoruz ki size bir takım odaklardan yazılı şekilde bir takım bilgiler servis edildi. Bu yapılan baskılar, yapılan zulümler, artık herkesi ilgilendirir hale geldi. Daha önceden de beyan etmiştik, yurttaşlar eğer avukatının geeceğini düşünmeye başlamışsa o ülkede bırakın demokrasiyi, asgari insanlıktan bile söz etmek söz konusu olamaz. O nedenle lütfen sizlere bu bilgileri servis edenleri deşifre edin. Deşifre edin ki, bir gün bunlar sizin başınıza gelmesin. Bir diğer çağrım da bu ülkenin ezilenlerine, emekçilerine, yoksullarına, bu güne kadar çağdaş hukukçuların yanında olduğu tüm halkımıza. Gün, çağdaş hukukçularla dayanışma günüdür. Gün, savunmayı savunma günüdür.''
Hüseyin Aygün: Bu dava, ÇHD davasıdır
CHP'nin Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün de, Türkiye'nin siyasal tarihinde ilk defa işkencecilerin Engin Ceber davasıyla mahkum edildiğini ve bu davanın Yargıtay'daki çeşitli ayak oyunlarıyla yeniden yerel mahkemeye gönderildiğini belirterek, ''Bu önemli işkenceyle öldürme davasının müdahil avukatı Taylan Tanay ve ÇHD'li avukatlara yapılanlarla, artık bu davanın da adaletten uzaklaştırılacağını, faillerin beraat ettirileceğini söyleyebilirim'' dedi.
Avukat Taylan Tanay'a ceza verilmesini, ilk defa bir işkence davasında devleti mahkum eden bu avukatlık pratiğine bağladığını kaydeden Aygün, ''Onlar sadece Engin Çeber'i değil, bütün hak ihlallerinde ezilenleri savundular. Bu dava, DHKP/C operasyonu falan değildir. Bu polisin manipülasyonundan ibaretttir. Bu dava, ÇHD davasıdır. İçerideki arkadaşlarla dayanışma halinde olacağız'' ifadelerini kullandı.
CHP Kağıthane İlçe Başkanı'na suikast iddiası
Operasyon kapsamında adı, ''şüphelilerden avukat Ebru Timtik'in talimatıyla suikaste uğrayacağı'' iddialarına yönelik kimi gazete ve televizyon haberlerinde geçen CHP Kağıthane İlçe Başkanı avukat Zeynel Öztürk de, gazetecilere yaptığı açıklamayla bu iddiayı yalanlayarak, kendisine suikast düzenleyeceği iddia edilen Ebru Timtik'in avukatı olarak sorguya katıldığını söyledi.
Bu davanın tarihe bir kara leke olarak düşeceğini ve Türkiye'de son yıllarda savunmaya yönelik bir tavır olduğunu savunan Öztürk, suikast iddiasına ilişkin de, şunları söyledi:
''Ben Kağıthane ilçe başkanı ve aynı zamanda ÇHD üyesi bir avukatım. Bu arkadaşlarımızla yüzlerce dava takip ettik. İki gündür basında hiç ilgisi olmayan, dosyada olmayan, kimin servis ettiğini de bilmediğimiz bir iddia var. Bu iddia pişirilerek haber yapılmış. Ebru Timtik'in, Kağıthane ilçe başkanının öldürülmesiyle ilgili talimat verdiği ve operasyon aşamasında bunun önlendiği iddiası. Böyle bir olayın, iddianın olması hiç mümkün değil. Bir kaç gazete haber yapmış. Ben bugün soruşturmaya geldim. Tam bir Stockholm sendromu. Ebru Timtik'in avukatı olarak duruşmaya girdim. Bundan sonra tüm davalarda, Ebru'nun avukatı olacağım. Ebru, hukukun yılmaz savaşçılarından birisidir. Ebru'nun böyle bir talimat verdiğine yönelik iddia var ama savcılık sevk yazısında bu yok. Duruşmada hakime de sordum. 'Böyle bir iddia var' dedim. Hakimin bize cevabı, 'avukat bey hiç gözüm ilişmedi' oldu. Böyle bir iddia varsa dosyanın içinde, bu eğer 9 tutuklama kararı veren yargıcın gözüne tesadüf etmemişse, dosyanın okunmadığının, şüphelilerin emniyetten gelen listelere göre tutuklandığının açık ve kesin kanıtıdır.''
Serbest bırakılan avukat Bolaç
10 avukat içinde serbest bırakılan tek avukat olan şüpheli Efkan Bolaç da, gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Operasyon tamamen ÇHD'ye yönelik yapılan bir operasyondur. Halkın avukatlarına karşı yapılmıştır. Arkadaşlarımız alındı ama en kısa zamanda eniden bizimle olacaklar'' dedi.
Yapılanların tamamen bir komplo olduğunu ve en kısa zamanda olay çözüleceğini aktaran Bolaç, kimi gazetelerde yer alan ''kozmik oda'' sorularının kendilerine sorulmadığını ve 1990'lı yıllara ait belge veya raporlamaların sorulduğunu da ifade etti.
Bolaç, ''Olay tamamen ÇHD ile alakalı. ÇHD'nin hak ihlallerinin üzerine gitmesi, bir anlamda bir şeyleri tetiklemiş durumda. Bu sebeple arkadaşlarımız alındı ama en kısa sürede çıkartacağız'' diye de konuştu.
Grup, açıklamanın ardından dağıldı.