'CHP'nin içinde demokrasi düşmanları var'
Başbakan Erdoğan grup toplantısında gündemi değerlendirdi... Başbakan'ın hedefinde yine muhalif partiler vardı.
cumhuriyet.com.trBaşbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle;
-Ey MHP, ey DSP, ey ANAP. Tabi onlar artık kayboldu da. Verginin yüzde 85'ini faize ödüyorlardı. Şimdi yüzde 16'sını biz vergiye ödüyoruz. Diğer yatırımlara.
-Önceden yurt dışına çıkacak vatandaşlarımız, parasını hiç görünmeyecek yerlere saklıyordu. Yabancı bol sıfırlı parayı görünce bizim vatandaşımız yüzünü eğiyordu. Benim vatandaşım göğsünü gere gere artık Ben Türk'üm, Türkiyeliyim diyebiliyor.
-Ne yazık ki 76 milyon içinde, Türkiye'nin gelişimlerini görmeyen görmek istemeyen bir grup var. CHP, MHP, BDP genel başkanı gibi var. Bunlar var, olacak.
-Bol sıfırlı paradan dolayı mahçup oluyordu, şimdiyse Türkiye'nin ana muhalefet partisinden dolayı mahçubiyet yaşıyor. Portekiz'e gitti, vatanını yerden yere vurdu. İngiltere'de kendi ülkesini karaladı. Samimiyetle sölüyorum, keşke ana muhalefet partisinin bölgesel bir vizyonu olsaydı. Genel başkan yurt dışına gidip bölgesel vizyon koyabilseydi. Ama böyle bir ana muhalefet de yok.
-CHP'nin genel başkanının yurt dışında tek yaptığı kendi ülkesini şikayet etmek. Ne yazık ki ağlamaktan ibaret.
-CHP Genel Başkanı, gazeteci adı altındaki polis katillerini Türkiye'yi şikayet ederken biz de onları anlatmaya devam edeceğiz. İngiltere'de konuşuyor, utanmadan sıkılmadan, gazeteci kılığındaki katillerden dolayı Türkiye'yi şikayet ediyor.
-İngiltere'de 2012 yılında bir operasyon kapsamında 50 gazeteci tutuklandı. CHP lideri İngiltere'ye varmadan 6 gazeteci daha gözaltına alındı. Siz İngiltere muhalefet partilerinin "gazeteciler tutuklu" dediğini duydunuz mu?
-İngiliz muhalefetinin "basın özgürlüğü yok" diye sağda solda hüngür hüngür ağladığına şahit oldunuz mu? CHP genel başkanının yaptığı açık açık, polis katillerinin sırtını sıvazlamaktır. Bu nasıl bir siyasi parti allah aşkına?
-Devlet vatandaşına borçlu olur mu? Devletin çalışanlarına olan 13,5 milyar liralık borcunu sahiplerine ödedik. Biz devlet olarak vatandaşlara olan borçları öderken, vatandaş da refah seviyesinin artmasıyla birlikte devlete olan borçlarını ödedi.
-Teröristlere çiçek çocuk muamelesi yapan bu partinin içinde bu hal nedir? Polis katillerini, gazeteci diye savunan terör örgütü mensuplarını avukat diye savunan bu hal nedir? Demokrasi düşmanları, darbe tertipçileri bu parti içinde toplanmışlar. Hale bak yahu. Yalancılar iftiracılar bu parti içinde.
Bu nasıl bir koalisyondur? Tekrar dua ediyorum. Allah CHP seçmenine sabır versin.
-Mardin'de binlerce insanın onbinlerle birleştiğini görünce büyük mutluluk yaşadım. Bu ülkede etnik milliyetçilik yapan partilere kariıyız.
-Bizim üç kırmızı çizgimiz var. Etnik, bölgesel, dinsel milliyetçileğe karşıyız.
-Biz Kürt milliyetçiliğini de, Laz milliyetçiliğini de, Türk milliyetçiliğini de ayağımızın altına alıyoruz. Çünkü değerler silsilesi içinde böyle ırki bir milliyetçilik yoktur. Bu şeytandandır.
-Sayın Bahçeli, bu konuşmayı beğenmemiş. zaten sen beğenmeyesin diye bu konuşmayı yaptım. Ayırt etmeksizin kucaklıyoruz, yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz.
-Kızıltepe'ye gittik. yollarda halkımızla selamlaşarak Kızıltepe meydanına geldik. 20 bini aşkın Kızıltepeli bizi karşıladı. Bunlar indirilmiş kıtalar değil onlar o ilçenin insanları.
-Bahçeli utanmadan İmralı ile işbirliği ile tutan parti olarak görüyor. Onu Kenya'dan getirip sizin iktidara bunu kimin teslim ettiği bellli ve sizin verdiğiniz karar da belli. Müzakereyi Meclis çatısı altında olanlar yaparız. Mücadeleyi terör örgütleriyle yaparız.
-Kayseri'de bize verilen mesaj neyse Mardin'de bize verilen mesaj aynı. Tüm acıları kanı, gözyaşını dindirmemizi istediler.
-Anneliğin siyaseti ideolojisi yoktur. Kayseri'deki anne kanı durdurun diyor, Kızıltepe'deki anne bize kanı durdurun diyor. Yeni süreci provoke etmek amacıyla yalana ve iftiralara başladılar. MHP memleketin en temel meselesinde ruhsuz ve hamasi konuşmalar yaparak hiç bir rol üstlenmiyor.
-Terör meselesi konusunda tem bir cümle kuramadıklarını göreceksiniz. Çorum oradan Sinop'a geçiyorlar. CHP ve MHP’den oluşan gruplar orada provokasyonun içinde yer alıyor. Şimdide kalkıp iyi niyet mesajlarıyla bunlara fırsat vermeyin, şöyle yapın böyle yapın diyorlar.
-Beğenirsin, beğenmezsin, bu gelenler bu ülkenin seçilmiş milletvekilleri. Yapacakları toplantı yasalar içinde olduğu sürece saygı duymak zorundasın. İzlemeye mecbur değilsin. Yasalar içinde olduğu sürece saygı duyacaksın. Bunların ruh kökünde toplantılara saygıları yoktur. Saygısızlık vardır. MHP budur, kafa yapısı budur.
-Ondan sonra da tabi ne Hakkari’ye ne Van’a gidebilirsiniz. Sadece Ankara’dan konuşursun. Sivas’ın ötesine geç görelim seni. Bu ülkenin hepsini kucaklamadınız. Irkçılık yaptınız, kabilecilik yaptınız. Şeytani olan anlayışa hizmet ettiniz. MHP gider ırkçılığın diliyle konuşur, BDP ırkçılığın diliyle konuşur. CHP'nin ne konuştuğu bile belli değil. İşte AK Parti'nin farkı budur. AK Parti milletin diliyle, gönül diliyle konuşur.
-Biz terörle masaya oturmayız. Terörle müzakere etmeyiz. Devletin kurumlarının İmralı'daki teröristbaşı ile konuşması asla masaya oturmak değildir. Çözüm yolundaki imkanın değerlendirilmesidir. Kim niye masaya oturmak diye sunuyor. Nasıl bir kan davasıdır. Nasıl bir vampirliktir?
-Bizim terör karşısında taviz verdiğimizi iddia edenlere sesleniyorum: Hangi tavizi verdiğimizi, hangi geri adımı attığımızı açıklamayan müfteridir, namerttir.
-CHP’nin terörist taziyesine giden milletvekiline kükremesi gerekiyor. Terör konusunda geri adım atmayız, asla taviz vermeyiz. Ama kanı durdurmak için, terör belasını sona erdirmek için yasal her türlü adamı cesaretle atarız.
-İstismara açık bir süreçten geçiyoruz. Türklük Kürtlük üzerinden ırkçılık yapanlar bu toprakların değerlerine ihanet içindedir.
-Siyasetlerini ırkçılık üzerine kuran partiler yoıun tahriklere başladılar. Milletimin özellikle uyanık olmasını rica ediyorum. Şehitlerimizi mahçup olacak yaklaşım içinde olmayız.