CHP'li Özgür Özel'den Bahçeli'ye 'Badi Ekrem' benzetmesi
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, "Şu an Bahçeli'nin durumu Hababam Sınıfı'nda yola arkasında koca bir orduyla çıkıp, sınıf maça kaçtıktan sonra tek başına yürüyen Badi Ekrem'in durumundan farksızdır" dedi.
cumhuriyet.com.trCHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, kişilere değil, başkanlık sistemine karşı olduklarını belirterek, "Çünkü bu sistemin ülkeye felaket getireceğine inanıyoruz. Parlamenter rejimden yarı başkanlığa, yarı başkanlıktan başkanlığa, başkanlıktan despotizme veya diktatörlüğe doğru evrilmenin bu dünyanın bir siyaset gerçeği olduğunu bildiğimiz için bu değişikliğe karşıyız" dedi.
CHP Balıkesir İl Başkanlığı Siyaset Akademisi'nin düzenlediği 'Başkanlık ve Yeni Anayasa, Türkiye'yi Bölme ve Tek Adam Projesi' konulu panel, dün akşam yapıldı. CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek ve CHP İstanbul Milletvekili Zeynel Emre de panele katıldı. Salih Tozan Kültür Merkezi'ndeki paneli, ildeki belediye başkanları, ilçe başkanları ile birlikte sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, sendikacılar, mahalle muhtarları ve partililerin de aralarında olduğu yaklaşık 500 kişi izledi.
CHP'li Özgür Özel, yaptığı konuşmada, başkanlık sisteminin gerçek bir kapalı oylama yapılması halinde Meclis'ten geçemeyebileceğini savundu. Yine de bir seçime hazır olunması gerektiğini vurgulayan, başkanlık sistemine karşı çıkma gerekçelerini açıklayan Özel, şunları söyledi:
"Biz bu sisteme 'Tayyip Erdoğan başkan olacak' diye karşı değiliz. Biz bu sisteme Kemal Kılıçdaroğlu başkan olacaksa da karşıyız. Çünkü bu sistemin ülkeye felaket getireceğine inanıyoruz. Parlamenter rejimden yarı başkanlığa, yarı başkanlıktan başkanlığa, başkanlıktan despotizme veya diktatörlüğe doğru evrilmenin bu dünyanın bir siyaset gerçeği olduğunu bildiğimiz için bu değişikliğe karşıyız. Böyle bir sistemde yargının üzerindeki baskıların azalmayıp artacağını bildiğimiz için, kuvvetler ayrılığının ayaklar altında ezileceğini bildiğimiz için, bir inancın diğer inançlara, bir mezhebin diğer mezheplere ve bir zümrenin ülkedeki herkes üzerinde kurmak istediği tahakkümü perçinleyeceğine inandığımız için karşıyız."
ATATÜRK ÖRNEĞİ
Mustafa Kemal Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı'nın ardından Cumhuriyeti kurduğunu anımsatan Özel, "Atatürk, kurtuluşu başardıktan sonra kuruluş aşamasında yabancı gazetecilerle bir araya geldi. Gazeteciler Atatürk'e 'Ekselansları savaşı kazandınız. Yeni bir ülke kuracaksınız. İngiltere'deki gibi krallık mı, Amerikan tipi başkanlık mı yoksa padişahlığa devam mı edeceksiniz' diye sordu. Atatürk'ün cevabı 'Biz egemenliği saraydan alıp kurduğumuz meclise verdik. Halk meclisini seçecek. Bu ülkenin yönetim şekli cumhuriyet olacak. O cumhuriyet meclisi görev verirse, ben o görevi yapacağım' oldu. Sizler de halka 'Kardeşim Atatürk'ün kendine layık görmediği makamı kendisine layık gören adamdan bu memlekete fayda gelir mi?' diye sorun" diye konuştu.
Ülkedeki insanların yüzde 92'sini kendisini Atatürkçü olarak tanımladığını vurgulayan Özel, AK Parti'ye oy verenlerin büyük bölümünün de Atatürk'e sevgi duyduğunu sözlerine ekledi.
DEVLET BAHÇELİ'YE 'BADİ EKREM' BENZETMESİ
Başkanlık sisteminin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli sayesinde tekrar ülke gündemine geldiğini anımsatan Özel, "Bırakın Devlet Bahçeli tek başına yürüsün. Sakın milliyetçileri ve MHP seçmenini kendinize hedef almayın. Bahçeli'nin ardından yürürlerse hepsi hedefimizde olur. Ama şu an Bahçeli'nin durumu Hababam Sınıfı'nda yola arkasında koca bir orduyla çıkıp, sınıf maça kaçtıktan sonra tek başına yürüyen Badi Ekrem'in durumundan farksızdır. Bırakın Bahçeli tek başına saraya doğru yürüyüşünü sürdürsün. Neden bunu yaptığını bilmiyoruz. Ama bunların hepsini yeri gelince sorgularız. O zaman 'Başkanlık bölünme demektir', 'Başkanlık federasyondur', 'Başkanlık Türk varlığına girişilmiş en büyük tehdittir' sözlerini önüne koyarız. Çünkü bu sözler Bahçeli'ye aittir" dedi.
'OHAL OKSİJENİMİZİ ALIYOR'
Türkiye'nin yeni bir anayasayı konuşacak durumda olmadığına dikkat çeken Özel, "Anayasanın 'darbe anayasası' olduğu bilgi kirliliğidir. 'Fiili durumu düzelteceğiz' sözü yol kirliliğidir. 'Tayyip Erdoğan'ı başkan yapacağız' sözü hedef kirliliğidir. Bu 3 kirlilik ortadan kaldırılmadan Türkiye yeni anayasayı konuşamaz. Yeni anayasayı konuşmak için havanın temizlenmesi gerek. OHAL oksijenimizi alıyor. Oksijen olmayınca beyinler sağlıklı düşünemez, özgürlükleri talep edemez. Beyinler ilerici bir anayasa talep edemez. Her gün sevdiklerinin canından endişe eden insanlar kendilerine önlerine konulan seçimler için akılcı tercihlerde bulunamazlar. Akademilerin durduğu, üniversitelerin sustuğu, baroların tehdit altında olduğu bir süreçte anayasa konuşmak mümkün değildir" dedi.