CHP'li Altıok: Ayrımcılığın doruk yaptığı günlerde kadın olarak da bundan nasibimizi alıyoruz

CHP Genel Başkan Yardımcısı, Parti Meclis Üyesi ve İzmir Milletvekili Zeynep Altıok, "Kadın ekonomide ne kadar güçlü olursa, toplum yaşamında ne kadar güçlü olursa, ne kadar katkı sağlarsa Türkiye o kadar zengin olur, o kadar daha az muhtaç olur" dedi.

cumhuriyet.com.tr

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Meclis Üyesi Zeynep Altıok, partisinin Manisa teşkilatında kadın üyelerle bir araya geldi. CHP Manisa İl Başkanlığında düzenlenen toplantıya CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer, CHP İl Başkanı Halil Tokul, CHP Kadın Kolları Başkanı Zühre Karabulut ve partililer katıldı. Toplantıda konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Altıok, Türkiye'de kadının iş gücü ve eğitimdeki yeriyle ilgili istatistikleri paylaştı.

Altıok, "Bugün Türkiye'de 2 milyon 600 bin okuma yazma bilmeyen insan var. Bunların 2 milyon 200 bini kadın. Her 5 okuma yazma bilmeyen insandan 4'ü kadın. Lise ve dengi okul mezunlarında erkeklerin oranı yüzde 23,2 iken kadınların yüzde 15. Ülkemizin yüzde 14'ü yüksek okul ve fakülte mezunu ama üniversite mezunu erkek oranı yüzde 16 iken kadın oranı yüzde 11'lerde. İlk binde yer alan sayısal bölüm öğrencileri içinde fen, teknoloji, matematik gibi alanlarda yerleşim oranı erkeklerde yüzde 82 iken, kadınlarda yüzde 18. Kadına temizlik yapma, çocuk doğurmak, bir obje rolü yüklemek ve sadece erkeğin yaşamını kolaylaştırıcı olmak biçiliyor. Böyle bir anlayışla karşı karşıyayız. Kontenjanların yüzde 80'ini de erkekler dolduruyor. Kadınlar okumazsa, kadınlar eğitim almazsa Türkiye ne ilerleyebilir, ne kalkınabilir ne de çağdaş Cumhuriyet hedeflerine erişebilir. Türkiye kadınların iş gücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 71,3 iken, kadınlarda 30,3. İstihdam oranları erkeklerde yüzde 65, kadınlarda yüzde 26. İstihdama katılım bakımından Avrupa Birliği ortalaması yüzde 63. Türkiye bu bakımdan Avrupa'nın en kötü durumdaki ülkesi. Halbuki kadınların istihdama katılımı Avrupa Birliği düzeyinde olsa Türkiye'de kişi başına düşen gelir yüzde 20 artacak. Ekonominin çöküş noktasına getirildiği bugünlerde bu vurguya özellikle dikkat çekmek istiyorum. Kadın ekonomide ne kadar güçlü olursa, toplum yaşamında ne kadar güçlü olursa, ne kadar katkı sağlarsa Türkiye o kadar zengin olur, o kadar daha az muhtaç olur. O kadar ileriye gider" diye konuştu.

Kadın bir siyasetçi olmanın güçlüğünü yaşadıklarını savunan Altıok, Meclis'te de cinsiyet ayrımı yaşadıklarını öne sürdü. Altıok, "Ayrımcılığın doruk yaptığı günlerde kadın olarak da bundan nasibimizi her zaman alıyoruz. Şimdi örneğin etkin kimlikler üzerinden siyaset yürüten, ayrıştıran bir iktidarın karşısında Alevi, Kürt olanların ayrıştırıldığı bir iktidarın karşısında hem Alevi, hem Kürt hem de kadın olduğunuzu düşünün. Katmer katmer çoğalan bir mağduriyet ve hedef gösterme ile karşı karşıya kalıyoruz. Böyle bir ataerkil yaklaşımın karşısında kadına yönelik şiddetin artması da normal. Kadının ötekileştirildiği ortamda, yeni kuşakların da aynı bilinçle yetiştirildiği bir ortamda, tecavüzün meşrulaştırıldığı, kadının giyiminden, kahkahasından tahrik olmanın meşrulaştırıldığı, küçücük 4 yaşındaki kız çocuklarının saçının telinden tahrik olmanın meşrulaştırıldığı, ceza indirimlerinin bunun üzerinden uygulandığı bir ortamda elbette ki biz de Meclis çatısı altında, örneğin hemen seçildiğimizin ilk günlerinde 'Bir kadın olarak sus' uyarısını bizzat duyanlardan biri olarak net bir şekilde yaşadığımızı söyleyebilirim" ifadelerini kullandı.