CHP'den tahvil kararına dava
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi'nin CHP'li üyesi Dr. Hakkı Sağlam, İBB'nin tahvil ihracı kararını yargıya taşıdı. Sağlam, "İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne '500 milyon dolarlık tahvil ihracı' işleminin gerekçesini sormamıza rağmen, belediye yetkilileri bir açıklama yapmadı" dedi.
Tolga YenigünYerel seçimlerin ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, kaynak yaratmak için tahvil ihracından özelleştirmeye kadar pek çok alternatifi değerlendireceklerini söylemişti. 15 Mayıs 2009 tarihinde İBB Meclisi’nce CHP’li, DSP’li ve SP’li üyelerin ret oyuna karşın 500 milyon dolarlık tahvil ihracı yöntemiyle borçlanma kararı alınmıştı.
Yüksek miktarda seçim harcaması yapan İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin iflasın eşiğinde olduğunu söyleyen Hakkı Sağlam, ‘‘Nisan ayından beri belediye meclisi açılır açılmaz borçlanma getiriyorlar, önce belediyenin 23 şirketi için gerekçesiz olarak borçlanma yetkisi istediler, sonra Büyükşehir belediyesi, İSKİ ve İETT. Yani İstanbul Büyükşehir Belediyesi iflas etmiş durumda’’ diye konuştu. Büyükşehir Belediyesi'nin iştiraki olan 23 şirketin borçlanma talebini meclise getirdiklerini kaydeden Sağlam, taleplerin gerekçesini sorduklarında bir açıklama alamadıklarını söyledi. Sağlam, bunun üzerine bu işleme muhalefet ederek, ‘Bu şirketlerin hepsinin kar ettiği Sayın Topbaş tarafından kamuoyuna açıklandı. Eğer kar ediyorlarsa borçlanma niye. Yok eğer para ihtiyaçları varsa hangilerinin neden zarar ettiğini Sayın Topbaş açıklamalı’ dediklerini aktardı.
‘‘Biliyorsunuz bunlar parasızlıktan dolayı İETT çalışanlarının maaş ve ikramiyeleri başta olmak üzere özel halk otobüslerinin alacaklarını da uzun süreden beri düzenli ve zamanında ödenmemekte’’ diyen Hakkı Sağlam, belediyenin tüm şantiyelerinin durmuş, işlerin kilitlenmiş vaziyette olduğunu ifade etti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi belediyeler kanununun 68. maddesine göre, belediyenin kaynaklarının yetersiz olduğu durumda borçlanma yapabileceğine değinen Sağlam şunları kaydetti: ‘‘Fakat bizim itiraz ettiğimiz, açıklanmasını istediğimiz nokta şu: 500 milyon doları hangi projelere kullanacaksınız? Belediye meclisi, siyasi parti grupları ve İstanbul halkı bunu bilsin bunu açıklayın bilelim. Yani metroya mı kullanacaksınız köprü ve kavşaklara mı kullanacaksınız. ‘Bize açıklayın’ dedik. Açıklamadılar. Bunun hukuka aykırı olduğunu düşünerek konuyu yargıya taşıdık çünkü 68. maddede açık hüküm der ki: Proje bazında borçlanılabilir. Ama hangi proje olduğu belirtilmeli mesela metro için borçlanma isteğiyle geldiler. Biz ‘Hay hay’ dedik Buna benzer şekilde mesela ‘İDO için 2 tane deniz otobüsü yaptıracağız’ diye gelseler yetki verebiliriz. Bu makul, mantıklı bir harcamadır.’’
Konuya ilişkin İstanbul İdare Mahkemesi nezdinde yürütmenin durdurulması konusunda dava açtıklarını kaydeden Sağlam, mahkemeye başvuruyu CHP'li meclis üyesi ve plan bütçe komisyon üyesi olarak yaptığını açıkladı. Sürecin önümüzdeki günlerde belli olacağını vurgulayan Hakkı Sağlam, ‘‘Yürütmeyi durdurma konusunda ne çıkıp ne çıkmayacak? Hep beraber göreceğiz’’ diye konuştu.
‘1 numaralı sanık Topbaş’tır’
İETT’nin metrobüs hattında kullanılmak üzere Almanya’dan tanesini 450 bin Avro’ya satın aldığı 250 Mercedes Capacity araçla ilgili önceki gün Beyoğlu 5’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlayan davayla ilgili Sağlam şunları söyledi: ‘‘Bu davaya ilişkin benim müdahillik talebim vardı. Bu talebimi savcı kabul etti. Hakim mazbatamı istedi. Mazbatam dosyamda olmadığı için, kararı sonra vermek üzere erteledi. Davadaki 18 sanık görevi suistimal ve kamuyu zarara uğratmaktan yargılanıyor. Bizim burada müdahillik talebimiz aslında 1 numaralı sanığın Kadir Topbaş olması gerektiği yönündedir. CHP olarak bunu sonuna kadar takip edeceğiz. İstanbul halkının parasının etkin ve verimli kullanılmadığını, kamu zararına sebebiyet verildiğini bu yargılama esnasında ispatlayacağız. Bunun hesabını Kadir Topbaş’tan İstanbul halkı adına soracağız."