CHP'den 'Balbay ve Haberal'lı tişörtlü' tepki

CHP'li Mevlüt Aslanoğlu Adalet Bakanlığı'nın Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki görüşmelerine, üzerinde tutuklu Milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal'ın resimlerinin bulunduğu tişörtle geldi ve "Hak arıyoruz adalet arıyoruz" dedi.

cumhuriyet.com.tr

CHP'li Mevlüt Aslanoğlu Adalet Bakanlığı'nın Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki görüşmelerin başında milli iradenin tutuklu olduğunu söyledi. Aslanoğlu'na AKP'li Hüseyin Şahin, "Bunun yeri mi? Zaten her yerde görüşlerinizi açıklıyorsunuz" diyerek tepki gösterdi. 2 milletvekili arasında tartışma devam ederken Bakan Sadullah Ergin komisyona geldi.

Aslanoğlu, sözlerini "Halk iradesini adaleti her yerde arıyoruz ama bulamıyoruz. Hapishaneler doldu taştı bunların hepsi mi suçlu adalet yarın öbür gün size de lazım olacak" diye sürdürdü. Ama Bakan Ergin, Aslanoğlu'na yanıt vermedi.

 

Adalet Bakanı Ergin'den açlık grevlerinin sonlandırılması için çağrı

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, cezaevlerindeki açlık grevlerinin derhal sonlandırılması için tekrar çağrıda bulundu. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Adalet Bakanlığı'nın 2013 yılı bütçesine ilişkin sunum yapan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, son 10 yılda adalet teşkilatında düzenli hizmet genişlemesi yaşandığını, hakim, savcı ve personel sayısında önemli artışlar sağlandığını bildirdi.

Makul sürede yargılama, daha nitelikli yargılama gibi adaletin kalitesine ilişkin meselelerin ancak makul sınırlar içerisindeki iş yükü ile mümkün olacağını ifade eden Ergin, yüzlerce dosya ile duruşmaya çıkan bir hakimin ya da bir yıl boyunca binlerce dosyayı sonuçlandırmaya çalışan bir savcının her bir işe, işin niteliğine uygun vakit ayırmasını beklemenin insafsızlık olacağını kaydetti.

Yargının iş yükünün azaltılması için yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Ergin, ilk derece mahkemelerinin yanı sıra Yargıtay ve Danıştay için alınan önlemler sayesinde işlerin önemli oranda hızlandığının görüldüğünü vurguladı. Hakim ve savcı sayısının artırılmasına paralel olarak ülke genelinde mahkeme sayısını da artırmaya büyük önem verdiklerini dile getiren Ergin, bu kapsamda 2002 yılından bu yana mahkeme sayısında yüzde 30'luk artış sağlandığını bildirdi.

Ceza infaz sisteminin güçlendirilmesi çalışmalarını da anlatan Ergin, bugün için ceza infaz kurumlarının başlıca sorunun kapasite olduğunu dile getirdi. Bakan Ergin, insan haklarına dayalı bir anlayış ile kapasite sorunu da dahil tüm sorunların çözümü için yoğun çalışmalar yaptıklarını anlattı.

 

Ceza infaz sisteminde değişiklik

Ceza infaz sistemine ilişkin öngörülen ve uzun süredir üzerinde çalıştıkları bir değişikliğin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından kamuoyuna duyurulduğunu hatırlatan Ergin, bu değişiklikle cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlüler için aile görüşmesi uygulaması getirileceğini ifade etti.

Bu tarz bir uygulamanın bir çok ülkede yürütüldüğünü söyleyen Ergin, şunları söyledi: ''Hükümlü ve tutukluların infaz ve ıslah rejimi kapsamında bu uygulamadan faydalanmasına ilişkin sınırlamalar ile uygulamanın çerçevesi halen hazırlığını sürdürdüğümüz mevzuat değişikliği ile belirlenecektir. Bu mevzuat değişikliğinden sonra gerekli fiziki dönüşüm sağlanarak önlemler alınacak ve uygulamaya geçilecektir.''

 

Açlık grevleri

Halen bazı cezaevlerinde devam eden açlık grevleriyle ilgili düşüncelerini de paylaşan Ergin, şöyle devam etti: ''Açlık grevleri esasında ceza infaz uygulamalarına yönelik eleştirilerden kaynaklanmayıp, daha çok bazı siyasi ve sosyal taleplerin ifadesi görüntüsü arz etmektedir. Bizim bu olaya yaklaşımımız insani noktada bulunmaktadır. Olayın başlangıcından bu yana şahsım ve bakanlığım tarafından, grevlere son verilmesi için çalışmalar sürdürülmüştür. Ayrıca sürekli olarak hükümlüler, uzman hekim ve psikologların gözetimi altında tutularak kendilerine gerek fiziksel gerekse psikolojik destek sağlanmış, açlık grevine girenlerin kilo ve tansiyon ölçümü yapılarak sağlık durumları sürekli gözetim altında tutulmuştur. Bu grevlerin derhal sonlandırılması için huzurlarınızda tekrar çağrıda bulunmak istiyorum. Sürece katkıda bulanacak iyi niyetli herkesle görüşmeye açık olduğumuzu belirterek, tüm kamuoyunun bu konuyu siyasi mülahazalara alet etmeden, aynı duyarlılıkla ve soğukkanlılık içinde karşılaması için çağrıda bulunuyorum. Ayrıca bu süreçte tahriklere karşı herkes duyarlı olmalıdır.''

4. Yargı Paketi

Adalet Bakanı Ergin, Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) hakkında en çok ihlal kararı verilen ülke olduğunu hatırlatarak, bu tablonun değiştirilmesi kararlılığında olduklarını söyledi. Bu bağlamda yapılan çalışmaları anlatan Ergin, insan hakları standartlarının güçlendirilmesi için öngörülen bazı değişikliklerin halen hazırlıkları sürdürülen 4. Yargı Paketi'nde yer alacağını açıkladı. Ergin, ''Tasarı ile insan haklarına saygının, bu konuda ortaya çıkan aksaklıkları kendi iç hukukumuzda çözüme bağlama ilkesinin gereğinin yerine getirilebilmesi ve ülkemizin AİHM önündeki davalar açısından görünümünün daha iyi bir noktaya taşınabilmesi hedeflenmektedir'' dedi.

Bakan Ergin, sunumunun sonunda, uğradıkları silahlı saldırılar sonucu hayatların kaybeden Ovacık Cumhuriyet Savcısı Murat Uzun ve Doğubayazıt Cumhuriyet Savcısı Hakan Kılıç'a bir kez Allah'tan rahmet diledi.


'Bakan'ın elindeki kılıç insanların kafasını koparan bir kılıç'

Komisyonda söz alan muhalefet milletvekilleri yargı sistemine yönelik eleştirilerde bulundu. CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın, Türkiye'de en çok sorgulanan ve aranan hususun adalet olduğunu ifade ederek, ''Adalet Bakanımız'ın elindeki Kılıç ile terazi, adalet tanrıçasının elindeki kılıç ve teraziye pek benzemiyor. Sayın Bakan'ın elindeki kılıç insanların kafasını koparan bir kılıç, diğer elindeki terazi de AKP'nin kişiye özel adalet dağıtan tek taraflı bir terazi intibasını uyandırıyor'' diye konuştu.

Adalet Bakanlığı'nın 8 milyar liralık bütçesinin genel bütçenin yüzde 2'sinden daha az olduğunu anlatan Ayaydın, AB ülkelerinde her 100 bin kişiye 20 hakim, 10 savcı düşerken, Türkiye'de 10 hakim ve 5 savcı düştüğünü söyledi. Tutukluluğu cezaya dönüştüren kararların toplum vicdanında karşılık bulmadığını savunan Ayaydın, ''Tutuklu 8 milletvekili halkın teveccühünü, halkın oylarını almasına rağmen bir türlü yasama faaliyetlerine katılma izni alamamaktadır'' dedi. Ayaydın, hakim ve Cumhuriyet savcılarının maaşlarının 2006 yılından bu yana yüzde 20 gerilediğini belirterek, CHP'nin zam için destek vermeye hazır olduğunu kaydetti.

 

'Sakık gizli tanıksa ben adaletten söz edemem'

MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Bali 5. Demokrasi Konferansı'nda ''Dünyada adalet yok. Dünyanın kaderi 5 ülkenin iki dudağının arasında'' dediğini anımsatarak, ''Türkiye'de adalet var mı? Türkiye'nin kaderi de bir kişinin iki dudağı arasında'' dedi. Ergenekon Davası'nda terör örgütünün yöneticilerinden Şemdin Sakık'ın gizli tanık olduğunun ortaya çıktığını da hatırlatan Günal, adaletten söz edilemeyeceğini ileri sürdü.

Cezaevlerindeki terör örgütü mensuplarının ana dilde savunma talebiyle açlık grevi yaptığını ve bu konuda çalışma yürütüldüğünü ifade eden Günal, ''Bu nasıl adalet? Biz de mi açlık grevi yapalım?'' diye konuştu. Günal, bir ülkede adalete güvenin zedelenmesi halinde isyan ve düzensizliğin başgöstereceğini söyledi. Başbakan Erdoğan'ın son dönemde idam tartışmalarını açtığını dile getiren Günal, ''Biz idamı, terör ve savaş hali hariç kaldırdık. Siz onları da kaldırdınız. Milletle alay mı ediyorsunuz'' dedi.

AKP Ağrı Milletvekili Ekrem Çelebi, Günal'ın sözlerine ''Öcalan'ı niye idam etmediniz. İdamı siz kaldırdınız'' diye karşılık verdi. Günal ise idam cezasının tamamen 2004 yılında kaldırıldığını ifade ederek, ''İp o zaman boynunda duruyordu. Getir idam cezasını imzalamayan şerefsizdir'' dedi.

 

'Adaleti zapt ettiniz'

CHP Grup Başkanvekili ve Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan da AKP'nin adil yargılama sisteminde tutuklu sayısında patlama olduğunu söyledi. AKP'nin yargı ve adaleti zapt ettiğini öne süren Tarhan, ''Adalet artık Türkiye'de sadece kadın ismi oldu'' diye konuştu. Terörle mücadele edenlerin, gazetecilerin, öğrencilerin cezaevine atıldığını ve yıllardır tutuklu yargılandığını ifade eden Tarhan, iktidar yanlılarının ise korunduğunu iddia etti.

Tarhan, Şanlıurfa Cezaevi'nde yangın çıktığında Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in Silivri Cezaevi'ne gezi düzenlediğini belirterek, ''Cezaevinde insanlar yanarken siz Silivri'de yemek tattınız, sandalye teftiş ettiniz'' dedi.

CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen de çıkarılan yargı paketlerine rağmen Türkiye'de hukuk, demokrasi ve insan hakları sorunlarının devam ettiğini, paketlerin sorunların kaynağına eğilmediğini, palyatif tedbirler içerdiğini savundu.

Bakan'a Fidan sorusu

CHP Muğla Milletvekili Ömer Süha Aldan da Bakan Ergin'in sunumunda uzun tutukluluk süreleri ve tartışmalı yargı kararlarına değinmediğini vurguladı. Aldan, Ergin'e, ''MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın gözaltına alınması ve tutuklanması girişimi sonrasında, Başbakan size 'HSYK'ya git, üyelerin hepsi istifa etsin' dedi mi? HSYK üyeleri de size istifa etmeyeceklerini söylediler mi?'' sorusunu yöneltti. CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner ise yargı mensuplarının olumsuz çalışma koşulları ve iş yüküne değindi.

AKP Ağrı Milletvekili Ekrem Çelebi ise adaletin bir devlet için olmazsa olmaz şart olduğunu vurgulayarak, AKP döneminde hukukun üstünlüğü ilkesinin esas alındığını söyledi.

AKP'nin yargıya siyasal eksenli yaklaşmadığını dile getiren Çelebi, son 10 yılda çok sayıda yargı reformuna imza atıldığını, HSYK ve Anayasa Mahkemesi'nin yapılarının değiştirildiğini, yargının hızlı işlemesi için Yargıtay ve Danıştay'a yeni üyeler atandığını belirtti.