Cezaevinden 2 kişi firar etti

Niğde Yarı Açık Cezaevi'nde iki hükümlü, baş gardiyanı tabancayla yaraladıktan sonra firar etti. Niğde Yarı Açık Cezaevi'nde yatan hükümlü Umut Acar ile Hüsamettin Kaymak, baş gardiyan Abit Tüber'i (43) tabancayla yaraladıktan sonra kaçtı. Niğde Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Tüber'in, tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdiği öğrenildi. Firarilerin, plakası belirlenemeyen şahin marka otomobil ile kaçtıkları bildirildi.

Tüber'in cenazesi toprağa verildi

Niğde Tarım Açık Cezaevi'nden firar eden iki hükümlü tarafından pompalı tüfekle ile vurulan başgardiyan Abit Tüber'in cenazesi (43), toprağa verildi.

Abit Tüber için görev yaptığı Niğde Tarım Açık Cezaevi önünde düzenlenen törene, ailesi yakınları ile Niğde Valisi Sebahattin Öztürk, İl Jandarma Alay Komutanı Albay Osman Nuri Erkan, Niğde Üniversitesi Rektörü Prof Dr. Hazma Uygun, Cumhuriyet Başsavcısı Alaattin Soylu, Emniyet Müdürü Kadri Kartal, Baro Başkanı Osman Çimen ile adliye çalışanları, kurum müdürleri ve mesai arkadaşları katıldı.

Abit Tüber'in cenazesi daha sonra Ulukışla ilçesinde kılınan namazdan sonra aile mezarlığında mesai arkadaşlarının ve yakınlarını gözyaşları arasında toprağa verildi.

Yetkililer, olayla ilgili soruşturmanın sürdüğünü, pompalı av tüfeğinin cezaevine nasıl sokulduğunun araştırıldığını, kendilerine mani olmak isteyen başgardiyan Abit Tüber'i vuran Umut Acar ile Hüsamettin Kaymak'ın yakalanabilmesi için çalışmaların sürdüğünü kaydetti.

CİPDER olayı kınadı

Ceza İnfaz Personeli Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinden (CİPDER) yapılan açıklamada, Niğde Açık İnfaz Kurumu'nda infaz koruma baş memuru Abit Tüber'in firar eden iki hükümlü tarafından vurularak öldürülmesi kınandı.

Dernekten yapılan açıklamada, Niğde Açık İnfaz Kurumunda gerçekleşen olayda Tüber'in görevi başında silahlı saldırıya uğradığı ve şehit edildiği belirtildi.

''Olayı 30 bin ceza infaz personeli olarak kınadıkları'' kaydedilen açıklamada, ''Devletin kanunları ile yüreğinden başka silahı olmayan ve görevini yapmaya çalışan arkadaşımıza, silahla, yani eşit olmayan şartlarda gerçekleşen bu saldırının insanlık, mertlik gibi yüce değerlerden hangisine sığdırılarak yapıldığını anlamakta güçlük çekiyoruz'' denildi.