Cezaevindeki basın emekçileri

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Ercan İpekçi, cezaevlerindeki basın emekçisi sayısının 2010 yılının son 4 ayına girerken elliye çıktığını belirterek, ''Bunun nedenlerinden biri 2005 yılında kabul edilen Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu'nda yapılan değişikliklerdir'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

TGS'nin 19. Olağan Genel Kurulu, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Burhan Felek Konferans Salonu'nda başladı. Genel Kurul'un açılışında konuşan İpekçi, TGS'nin 58 yıldır basın emekçilerinin hak ve özgürlüklerinin kazanılması ve geliştirilmesi, basın ve ifade özgürlüğünün iyileştirilmesi, teminat altına alınması için siyasi iktidarlardan bağımsız olarak mücadele verdiğini söyledi.

İpekçi, ''Cezaevlerindeki basın emekçisi sayısı 2010 yılının son 4 ayına girerken elliye çıktı. Bunun nedenlerinden biri 2005 yılında kabul edilen Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu'nda yapılan değişikliklerdir'' diye konuştu.

Yakın dönemde yüzden en fazla gazetecinin cezaevine girme tehdidi altında olduğunu söylemenin abartılı olmayacağını ifade eden İpekçi, çok sayıda gazeteci ve medya kuruluşu hakkında hapis veya para cezası talebiyle açılan 2 binden fazla dava ile 4 binden fazla soruşturma olduğunu kaydetti.

İpekçi, bu şartlar altında AB standartlarında basın ve ifade özgürlüğünün varlığından söz edebilmenin mümkün olmadığını savunarak, ''5 yıl önceki kaygılarımız ve önerilerimiz dikkate alınmış olsaydı, Türkiye bugün cezaevlerinin gazetecilerle, aydınlarla, yazarlarla, demokrasi mücadelesi veren aktivistlerle doldurulmuş olmanın utancını yaşamayacaktı'' diye konuşu.

TCK'nin ''Gizliliğin ihlali'' başlıklı 285. maddesi ile ''Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs'' başlıklı 288. maddelerinde yapılacak değişikliklerle cezaevlerindeki gazetecilerin sorunlarının çözülemeyeceğini savunan İpekçi, ''TCK'daki basın ve ifade özgürlüğünü kısıtlayan maddelere uygulanan cezai yaptırımın hapis cezasından para cezasına çevrilmesi de bu sorunun çözümü değildir. Bu sorunun çözülebilmesi için bu maddelerin tamamen değiştirilmesi, suçun yeniden tanımlanması, suçun unsurlarının yeniden belirlenmesi gerekmektedir'' değerlendirmesinde bulundu.

İpekçi, basın emekçilerinin bu siyasi iktidar döneminde ''yıpranma hakları''nı yitirdiğini anımsatarak, seçim öncesinde siyasi iktidar çevrelerinden gazetecilerin bu hakkının iade edilmesi gerektiği yönünde yaklaşımların gelmeye başladığını söyledi.

İpekçi, yasal grev haklarını kullandıkları için işten çıkarılan ATV-Sabah grubunda sendika üyeleri olduğunu da hatırlatarak, greve çıkan bir işçinin işten çıkarılmasını önleyemeyen kanunlardaki yasal boşluğun mutlaka doldurulması gerektiğini vurguladı.
İpekçi, bu haksız uygulamayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşıdıklarını ve davanın hukukçuları tarafından takip edildiğini belirtti.

Bazı meslektaşlarının başbakana özgürce soru sormalarının engellenmek istendiğini dile getiren İpekçi, aykırı soru soranların ise çalıştıkları medya kuruluşlarının temsilcilerine şikayet edildiğini öne sürdü.

TGC Başkanı Erinç

TGC Başkanı Orhan Erinç de bu yıl TGS'ye üyeliğinin 50. yılını doldurduğunu söyledi. Erinç, bu süreçte çok güzel dönemler geçirildiğini belirterek, gazeteciliğin ve işçiliğin geriye götürülmesine çalışılan ve bundan da en çok gazeteciliğin yara aldığı dönemlerin de yaşandığını kaydetti.
İfade özgürlüğü ya da halkın bilgilenme hakkını yasalarla sağlamanın ve kolaylaştırmanın olanaksız olduğunu savunan Erinç, ''Yasaları ne kadar hoşgörüyle bugün yaşamadığımız biçimde yaparsanız yapın halkın bilgilenme hakkının kullanılabilmesi için gazetecilerin kimlik ve kişilik sorunlarının çözülmüş olması gerektiğini düşünüyorum. Bu bakımından da gazetecilerin çalışma koşullarının AB standartlarına uygun olarak düzenlenmesi gerektiğinde, 5953 sayılı yasanın uygulanmasının zorunlu hale getirilmesi gerektiğine, ancak gazetecilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesi ile ifade özgürlüğünün geçerli olabileceği konusundaki görüşümü tekrarlamak istiyorum'' diye konuştu.
Yarın da devam edecek ve TGS'nin yeni yönetiminin de belirleneceği Genel Kurula, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Hilmi Bengi'nin de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi de kutlama mesajları gönderdi.