Çanakkale içinde Aynalı Çarşı...

''Çanakkale içinde Aynalı Çarşı, ana ben gidiyorum düşmana karşı''... Çanakkale'yi en iyi anlatan türküde de anlatıldığı gibi Çanakkale bundan 94 yıl önce vatan için evlerini, ana ve babalarını, sevdiklerini evlerinde bırakıp Gelibolu'ya koşan Mehmetçiğin kahramanlıklarıyla geçilmez oldu.

cumhuriyet.com.tr

Gelibolu Yarımadası'nda 94 yıl önce yaşanan kanlı savaşın izlerini hala taşıyan Çanakkale'yi 1915 yılında döneminin en modern, ''yenilmez armada'' denilen donanmasıyla denizden geçmek için gelen İngiliz ve Fransızlar, Mehmetçik karşısında Çanakkale Boğazı'nın serin ve karanlık sularına gömüldü.

Denizden dev toplarla yapılan ateş karşısında görev yerlerini bir an bile terk etmeyen, düştüğü yerde metrelerce toprağı göğe yükselten mermiler karşısında bir an yılgınlık duymayan, korku nedir bilmeyen Mehmetçiğin kahramanlığı dillere destan oldu.

Deniz savaşlarında Çanakkale Boğazı'nı geçip İstanbul'a gitmek isteyen itilaf güçlerinin hayalleri kararlı Mehmetçikler sayesinde boğazın karanlık sularına gömüldü. Ancak bu emellerinden vazgeçmeyen İngiliz ve Fransızlar, teşvikleriyle sömürgelerinin yanı sıra binlerce Avustralyalı ve Yeni Zelandalı'yı Gelibolu Yarımadası'na getirdi.

Hayallerini süsleyen Gelibolu Yarımadası'nı bu kez karadan geçmek isteyen itilaf güçleri, gemilerle getirdikleri askerleri Morto Koyu, Arıburnu gibi bölgelerden karaya çıkarmaya çalıştı.

25 Nisan 1915 tarihinde başlayan Çanakkale Kara Savaşları'nda, neden geldiklerini bilmedikleri topraklarda Mehmetçikle karşılaşan ve onu oldukça iyi tanıma fırsatı yakalayan Avustralya ve Yeni Zelandalılar, savaşın ardından geçen 94 yıla rağmen Türke ve Türk askerine saygı duyar hale geldi.
 

Muatafa Kemal'in askerleri

Deniz savaşlarının ardından karadan başlayan taarruzda Türkün atası Mustafa Kemal Atatürk önemli rol oynadı.

Arıburnu, Conkbayırı ve Kocaçimentepe mevkilerinde göğüs göğüse yapılan savaşlarda sayıca az, cephanesi yetersiz olan Türk askerleri, vatanına işgale gelen düşman askerleri karşısında destan yazdı.

6-7 Ağustos 1915'te Büyük ve Küçük Kemikli sahillerinde yoğunlaşan harekat, Anafartalar Grup Komutanı Albay Mustafa Kemal'in birliklerine verdiği ''Süngü tak, yere yat'' emriyle doruk noktasına ulaştı.

Cephanesi biten ve şehit veren birliklere yeni birliklerin yetişmesi zaman alacaktı. İşte, böyle bir ortamda Mustafa Kemal'den Mehmetçiğe dünya tarihine altın harflerle yazılan emir geldi.

Anafartalar Grup Komutanı Albay Mustafa Kemal, cephanesi kalmayan askerlerine tarihi emrini verdi: ''Ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum.''

Süngü takan Mehmetçik, Avustralya ve Yeni Zelandalılara (Anzak) karşı koydu. Bu savaşı Conkbayırı'ndan yöneten Mustafa Kemal'in kalbine çatışmalar sırasında kurşun isabet etti. Büyük komutan Mustafa Kemal'in cep saati hayatını kurtardı. Türk askeri göğüs göğüse savaşta destan yazdı. Savaş, 1915 yılının aralık ayına kadar sürdü.

Gelibolu Yarımadası'nın değişik bölgelerinden karaya çıkan düşman güçleri, göğüs göğüse çarpışan, vatan için canlarını ve kanlarını feda eden Mehmetçik karşısında yine başarılı olamadı. Yaklaşık 9 ay süren Çanakkale Savaşları artık dünya savaş tarihine altın harflerle kazınan ''Çanakkale Geçilmez'' sözüyle yerini aldı.

Aradan geçen 94 yıla rağmen Çanakkale ve Gelibolu Yarımadası bugün de savaşın izlerini ilk günkü gibi taşıyor. Gelibolu Yarımadası'nı ziyaret edenler, kahraman Mehmet çavuşların, Yahya çavuşların, Hasan Mevsuf teğmenlerin anılarıyla savaşı hala o günkü gibi yaşıyor.

Savaşın ardından memleketlerinden binlerce kilometre yol katederek Çanakkale Kara Savaşları törenleri için Gelibolu'yu ziyarete gelenler artık ''barışın toprağını'' geziyor.

 

Anma töreni

Çanakkale Kara Savaşlarının 94. yıl dönümü nedeniyle Gelibolu Yarımadası'ndaki Mehmetçik Abidesi'nde uluslararası tören düzenlendi. İkinci Kolordu Komutanlığının ev sahipliğinde gerçekleştirilen törende Çanakkale Şehitler Anıtı'na Türkiye, Yeni Zelanda, Avustralya, Fransa, Kanada, Almanya, Hindistan, Güney Afrika, İrlanda, Pakistan, Bangladeş ve İngiltere adına çelenkler konulduktan sonra saygı duruşunda bulunuldu. Bu sırada tören mangası tarafından saygı atışı yapıldı.

Ülkelerin milli marşlarının çalındığı ve bayraklarının göndere çekildiği törende, Türk Silahlı Kuvvetleri adına konuşan Topçu Albay Murat İşözen, ''Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, vatan topraklarının işgaline direnen ve Türk milletinde istiklal ateşini yakan, Çanakkale'de savaşan komutanlar olmuştur'' dedi.

Çanakkale Savaşı'nın dünya savaş tarihinde özel bir yeri olduğunu ifade eden İşözen, ''Çanakkale Zaferi, vatanı uğuruna canını hiç tereddüt etmeden feda etmeye hazır evlatlara sahip bir ülkenin sonsuza kadar şerefle yaşayacağının kanıtıdır'' diye konuştu.

İşözen, Çanakkale savaşlarının birçok ilke sahne olduğunu, bu savaşta ilk kez uçak gemilerinin kullanıldığını, kara, deniz ve hava kuvvetlerinin işbirliğiyle ilk ortak harekatın yapıldığını ve modern çağda görülen geniş çaplı ve en büyük ilk amfibi harekatın Çanakkale çıkarması olduğunu söyledi.

 

"Çanakkale Savaşları dostluk ve barışın adıyla anılıyor"

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, ''Biz istiyoruz ki, 21. yüzyıl savaşların değil, barışın, demokrasinin ve insan onurunun yüceltildiği bir yüzyıl olsun'' dedi.
Faruk Çelik, Çanakkale Kara Savaşları'nın 94. Yıl Dönümü dolayısıyla Gelibolu Yarımadası'ndaki Şehitler Abidesi'nde 2. Kolordu Komutanlığı'nca düzenlenen uluslar arası törende yaptığı konuşmada, gerçekleştiği dönemde tarihin akışına etki eden Çanakkale Savaşları'nın, savaşan tarafların ağır kayıplarına rağmen, günümüzde her yıl kalıcı bir hal alan dostluk ve barışın adıyla anılır olduğunu söyledi.
 

 

"Çanakkale kimliğimizi hatırlattı"

Yeni Zelanda Genel Valisi Sir Anand Satyanand, Çanakkale Savaşları'na katıldıklarında, kendilerini Britanya İmparatorluğu'nun bir parçası olarak gördüklerini, Gelibolu travmasından genç bir ulus olarak, bağımsız kimliklerini daha net biçimde algılayarak çıktıklarını söyledi. Sir Satyanand törende şöyle konuştu:

''Ortak acılar, aramıza bir bağ oluşturmuştur. Yeni Zelandalılar için 1915 yılında gerçekleşen Gelibolu çıkarması, ülkemizin, kimliğimizle ilgili anlayışını değiştirmiştir.
Savaşa katıldığımızda, bizler kendimizi Britanya İmparatorluğu'nun bir parçası olarak görüyorduk, Gelibolu travmasından genç bir ulus olarak bağımsız kimliğimizi daha net biçimde algılayarak çıktık.

Burada muazzam fedakarlıklarda bulunarak, uğruna savaştığımız bu topraklarda kendisini ispatlayan Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde yeni Türkiye'nin doğuşuna yardım etmiş olanlara da derin bir saygı duyduk.

Aynı zamanda bizi bugüne kadar bir arada tutmasını da kutlayacağız. Burada bulunan büyük mezarlıkta, bu çevreyi savunurken hayatlarını kaybeden binlerce Osmanlı askeri yatıyor. Buranın çok yakınında ayrı mezarlıklarda sadece Avrupalı askerler değil, Asyalı, Afrikalı ve Kuzey Amerikalı askerler de yatıyor.

Bu, 94 yıl öncesindeki bu çatışmanın uluslararası yapısını ortaya koyan son derece güçlü bir ahittir ve Atatürk'ün ifadesiyle tüm bu toprakların evlatları, (Burada dost bir vatanın toprağındadırlar).''

 

"Gelibolu, kalıcı ve güçlü bir sembol"

Avustralya Dışişleri Bakanı Stephen Smith, Gelibolu'nun Avustralya ve Yeni Zelanda için kalıcı ve güçlü bir sembol olduğunu belirtti. Binlerce gencin anılarına saygı göstermek için her yıl burada toplandıklarını ifade eden Smith, ''Milletlerimiz için Gelibolu, kalıcı ve güçlü bir sembol olmuştur'' dedi. Smith, şöyle devam etti:

''Bizlerin tahayyül bile edemeyeceği korkular karşısında, gösterdikleri cesarete saygı duyuyoruz, fedakarlıklarını takdir ediyoruz ve büyük bir üzüntüyle yaslarını tutuyoruz. 94 yıl önce Gelibolu büyük bir acı ve trajediye sahne olmuştur. Ancak muharebenin dehşetini hatırlarken milletimiz, askerlerimizin davranışlarından doğan idealler üzerinde de derinlemesine düşünmektedir. Askerlerimizin çok büyük zorluklara meydan okumalarından ve kaçınılmaz ölüm karşısında oluşturdukları dostluk ve arkadaşlıktan esinleniyoruz.''

Konuşmaların ardından bando eşliğinde onur kıtası, dost ülke askeri birlikleri, Türkiye Muharip Gaziler Derneği, izci grubu ve mehteran bölüğünün katıldığı tören geçişi yapıldı.
Tören geçişinin ardından mehteran bölüğü ve Türk Yıldızları gösteri sundu. Tören, ülke temsilcilerinin şehitlik defterini imzalamasıyla sona erdi. Daha sonra, törene katılanlar şehitlikleri ziyaret ederek dua etti ve çiçek bıraktı.

 

Türk Kadınına özel defile

Çanakkale Kara Savaşları'nın 94. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında ''Osmanlıdan Cumhuriyete Türk Kadını Giysileri'' defilesi yapıldı.

Milli Eğitim Bakanlığının organizasyonuyla İstanbul Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü ile İstanbul Refia Övünç Olgunlaşma Enstitüsünün birlikte düzenlediği, Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen defilede, okullarda hazırlanan ve nakışlarla süslenen 40 kıyafet sergilendi.