'Camileri ayakkabılar değil, kirli siyaset kirletir'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Gezi Parkı davasında 244 sanığın suçlu bulunmasına tepki gösterdi. Mahkeme kararının ibretlik olduğunu belirten Tekin "Camide içki içildiği senaryosu haysiyetli bir din adamı tarafından bozulunca, cami kirletildi diye ceza verdiler. Bu kutsal mekanların hiçbiri insanların girişiyle, ayakkabılar nedeniyle kirlenmez. Camileri kirleten kirli siyasettir" dedi.
DHAİzmir'de Karabağlar Belediyesi Uğur Mumcu Kültür Merkezi'nde DİSK'e bağlı Emekli-Sen 1 No'lu İzmir Şubesi tarafından düzenlenen toplantıya CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin konuk olarak katıldı. Tekin'in konuşmacı olduğu toplantıyı CHP İzmir milletvekili Zeynep Altıok, CHP İl Başkanı Bedri Serter, Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı da izledi. Gürsel Tekin Emekli-Sen üyelerine yönelik yaptığı konuşmada emekliye, işçiye, köylüye, taşerona sadece seçimden seçime vaatlerde bulunulmasının gerçekçi olmadığını söyledi. Mevcut iktidarın 13 yıl sonra CHP'nin zorlamasıyla emeklileri, taşeronu, asgari ücretliye hatırladığını belirten Tekin, asgari ücretle ilgili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 7 Haziran seçimleri sürecinde "Bol keseden dağıtıyorlar" eleştirisi yaptığını dile getirdi. Aynı Cumhurbaşkanı'nın kısa bir süre önce katıldığı bir sendika toplantısında '1300 TL asgari ücret verene oy verin' dediğine dikkat çeken Tekin “Ama Cumhurbaşkanı'nın 1500 TL varken 1300 TL vaat edene oy vermenin akıl tutulması olduğunu bilmiyor. CHP asgari ücretin 1500 TL'nin de üstünde olması gerektiğine inanıyor. Türkiye yüksek maaşı verebilecek olanaklara sahiptir" dedi.
KUTSAL MEKANLAR AYAKKABIYLA KİRLENMEZ
Tekin, Gezi Parkı davasında yargılananlara mahkeme tarafından verilen cezaya tepki gösterdi. Sadece en meşru hak olan doğaya ve kente sahip çıkmak için gençlerin, hak arama sevdalılarının Gezi Parkı'nda gösterdiği tutarlı davranışın sonucu olarak bir mahkeme kararı çıktığını belirten Tekin, “Bu ibretlik mahkeme kararıdır. Özellikle bir kısım kirli medya ve kirli siyasetin organize etmiş olduğu camide içki içildiği senaryosu, haysiyetli şerefli din adamı Fuat Hoca tarafından bozulunca yapacakları bir şey kalmadı. Fuat Hoca bir din adamı olarak yalan söylemeyip, kirli tuzağa direndiği için defalarca sürgün edildi. Üzülerek söylüyorum ki Emniyet'e çağırılıp ifadesi alındı. Bu din adamını satın alamadıkları başka bir senaryo devreye gerdi. Cami kirletildi diye insanlara ceza verildi. Bu kutsal mekanların hiçbiri insanların girişleriyle, ayakkabılar nedeniyle kirlenmez. Camileri kirleten kirli siyasettir" dedi.
İKİ BAKAN'IN CHP'YE OY VERMELERİNİ BEKLİYORUZ
CHP'nin sadece asgari ücret, emeklilere ikramiye değil tüm projelerenin kaynaklarının olduğunu, Türkiye'nin yetiştirdiği ciddi ekonomistler tarafından aylar süren çalışma soncunda programın oluşturulduğunu belirten Tekin, projelerin hiçbiri için "Kaynağı var mı? Uygulanabilir mi?" diye tartışılamayacağını söyledi. AK Parti'nin 1 Kasım seçim vaadlerine bakıldığında da kaynağın bulunduğunu, uygulamanın yapılacağını söylediklerini hatırlatan Gürsel Teken "Ekonomiden sorumlu iki bakan Mehmet Şimşek ve Ali Babacan'ın CHP'ye oy vermelerini bekliyoruz. Uygulanamaz dedikleri program ve vaadleri şimdi kendileri savunuyor" dedi.
SEÇİMİN YÜKÜ İŞÇİ, MEMUR, EMEKLİYE
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun CHP'yle yapılan görüşmeler sonrasında "Bunlar Hükümet kurmaya yanaşmadı" dediğini belirten Tekin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ise görüşmeden bir gün önce CHP'yle Hükümet kurmanın siyaseten intihar olabileceğini, "Davutoğlu intihar mı etsin?" açıklaması yaptığını söyledi. Tekin, "Bu sözler üzerinde Davutoğlu bu intihara teşebbüs edemedi. Bu yüzden Hükümet kurulmadı. Kurulsaydı ne olurdu? Bu acılar yaşanmazdı. 1 Kasım seçiminin maliyeti 50-60 milyon dolar emeklinin, işçinin, memurun sırtına yüklendi" dedi.
IŞİD UYARIMIZ DİNLENMEDİ
Gürsel Tekin, uluslararası medyanın yazdıkları, CHP'nin 2013 yılından itibaren uyarı ve raporlarına karşın IŞİD karşısında önlem alınmamasının terör örgütünü özel bir muameleye tutulduğunun göstergesi olduğunu iddia etti. Kendisinin görüştüğü bir cemaat liderinin Başbakan ve Hükümet yetkililerine IŞİD'ın kendilerini rahatsız ettiğini, önlem alınmasını isteğine karşın herhangi bir önlem alınmadığından yakındığını söyledi. Bir başka önemli cemaat liderinin de aynı konuyla ilgili Başbakan'a kısa bir süre önce gittiğini belirten Tekin "Bu organize insanlık dışı terör örgütünün hepimizin düşmanı olabileceğin bilmeniz gerekir. Başta muhafazakarım diyen İslamcıyım diyen insanların baş belası olacak terör örgütüdür. Bunlarla ortak mücadele etmemiz lazım. Bunlara olanak sağlayan, yaşam alanı bulması imkanı yaratanları lanetliyorum"dedi.
Tekin, terör örgütünün finansmanın sağlayanların, Türkiye'de ticari bağları olanların kimler olduğunun ortaya çıkması gerektiğini aksi Aksi halde mücadelenin zor olduğunu söyledi.
MİLLİ OTOMOBİLLE KARANLIK DÖNEMİ AÇIKLAYACAKLAR
Başbakan Davutoğlu'nun "Beyaz Toros" açıklamasına gönderme yapan Gürsel Tekin, "Sayın Davutoğlu sizin milli otomobil olarak tarif ettiğiniz Toros gibi, yakın tarih de sizin kirliliklerinizi tarif edecek. Sizin karanlık döneminizi gelecekteki siyasetçiler de milli otomobille açıklayacaktır" dedi. 1 Kasım seçimlerini sadece emekliler, asgari ücretlilerin için değil ülkenin geleceği için önemli olduğunu belirten Tekin, "İzmirlilere sesleniyorum. Türkiye'nin en önemli illerinden birinde yaşıyorsunuz. Soruları en derinden hisseden seçmen kitlesi var. 1 kasım seçimlerinde 'tatildeyim, hastayım' gibi bahanelerle oy kullanmayacak olanlara müdahale edin. Onları sandığa gitmeye yönlendirin. Her oyun barış ve kardeşliğe katkısı olacak" dedi.