Bu sergide heykeller hareket ediyor

“Antik Gelecek” sergisinde belki de Türkiye’de ilk kez yapılan bir işe de imza atmış sanatçı. Bazı heykellere robot parçalar eklemiş ve eserlere hareket vermiş. Genco Gülan ile sergisini ve heykellerin ardındaki hikâyeleri konuştuk.

Öznur Oğraş Çolak

Genco Gülan’ın birbirinden değişik heykellerin yer aldığı yeni sergisi “Antik Gelecek” Kadir Has Üniversitesi’ndeki Khas Galeri’de sanatseverleri bekliyor. Sergideki her heykelin bir söylemi, mesajı var.

Gülan, 2010’da yaptığı “Geleceğin Arkeolojisi” adlı sergisinde, Anadolu topraklarından çıkmış yapıtlara kendi yorumunu katmış ve bu sergi ülkemizde ve yurt dışında oldukça ses getirmişti. Bu sergiyi arkeolojik yapıtları sıcak plastik ile yorumladığı diğer sergi “Antik Plastik” takip etmişti. Sanatçının yeni sergisi “Antik Gelecek” bu iki seriyi birleştiriyor. “Antik Gelecek” sergisinde belki de Türkiye’de ilk kez yapılan bir işe de imza atmış sanatçı... Yıllardır hayalimdi dediği heykellere robot parçalar eklemiş Gülan. Sergide yer alan kendi otoportresini kullandığı örümcek şeklindeki çalışması için sanatçı bu hayalin bir göstergesi diyor. Gülan, “Bu sergide iki hareketli çalışmam var. Otonom olmasını planladık ve hâlâ üzerinde çalışıyoruz. 3 parça olacaktı ama üçüncü çalışma yetişmedi. Bu iki parça bizden bağımsız olarak hareket edecek” diyor.

Hareketli yapıtlardan biri “Zeus” Gülan’ın dediği gibi kafadan kollu, diğer yapıt “Sapho” ise mobil şair halini almış. Gülan dünyada robotların sanat alanında kullanıldığını ama antik arkeoloji ile birleştirilmesinin farklı olduğunu söylüyor.

Androyitleşme süreci

Sergide yer alan “Üç Güzeller”i Gülan “Üçüz Güzeller” olarak değiştirmiş. Sanatçının versiyonundaki figürün bir tanesi meme kanserine yakalanmış ve memesinin biri alınmış. “Üçüz Güzellerin” üç kafası, üç memesi, üç kolu ve üç ayağı var. Gülan, “Bu hem estetik bir kaygı hem de bir insanın evrimi hakkında konuşmak istiyorum bu sergi bağlamıyla... Yani androyitleşme sürecimiz var. İnsanlara daha çok mekanik parçalar eklenebilir. İleride eklenecek protezlerle vücudumuz değişecek. Bu bir distopya. Kanserler vücudumuzu değiştirecek. Her kullandığımız cep telefonu bize radyasyon veriyor” diyor.

Gülan’ın deyimiyle dört kafalı olabiliriz. Tıpkı sanatçının dört kafalı heykeli gibi... Ya da sanatçının Heronos heykelinde olduğu gibi vücudumuzda küçük kafacıklar çıkabilir. Ya da Sokrates heykeli gibi eriyecek miyiz? Ya ülkemize bir nükleer santral yapılır ve patlarsa...

Serginin hikâyeleri

Bu sergide tek bir hikâye yok. Sergide yer alan yapıtların hepsinin bir sözü var. Yani hepsinin ayrı ayrı bir hikâyesi var.

Tıpkı “Bayan Ters” gibi. Bir köşede ellerini yumruk yapmış ters duran bu heykel toplumun pisikolojisini anlatıyor. “Bayan Ters”in tam karşısında duran kardeşi Pinokyo da diğer köşede cezalı... Gülan, “Cezalı pinokyonun burnu uzamış. Burnu parmak şeklinde uzamış eğer bir kuklaysanız burnunuz ahşap şeklinde uzar, insansanız burnunuz parmak şeklinde uzar” diye anlatıyor yapıtını...

Poseidon heykelinin ayaklarında palet sırtındaysa tüp var. Sanatçının bu çalışması küresel ısınmayla ilgili bir iş. Sular yükseliyor ve Poseidon’un bile önlem alması gerekiyor. “Önlem almamız gereken bir dünyaya doğru gidiyoruz” diyen Gülan’ın yapıtlarında anlattığı mesajlar önemli... Tıpkı “Kafa Para” adlı çalışmasında söylediği gibi her şey para...

Genco Gülan’ın sergisi temmuz ayına kadar Khas Galeri’de sanatseverleri bekliyor.