'Bu fay 7'den büyük deprem üretebilir'
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) öğretim üyesi Prof. Dr. Naci Görür, Doğu Anadolu Fayı'nın (DAF), 7 şiddetinden büyük deprem üretme olanağına sahip olduğunu söyledi.
cumhuriyet.com.trElazığ Mimarlar Odası tarafından Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) konferans salonunda düzenlenen 'Kerpiç yapılar ve deprem gerçeği' konulu panelde konuşan Görür, Elazığ'da ve Türkiye'de bir deprem gerçeği olduğunu, ancak yeterli etkin bir depreme karşı zarar azaltıcı anlayışın gelişmediğini ifade kaydetti.
Elazığ'ın ve çevre illerin içinde bulunduğu DAF'ın Türkiye'nin en diri ikinci fay kuşağı olduğunu, ve bu illerde ortalama 3 milyon yurttaşın yaşadığını dile getiren Görür, ''Kuzey Anadolu Fayı (KAF) ile DAF Bingöl'ün Karlıova ilçesinde kesişiyor. Tabi bu fay etkin deprem üretiyor. DAF üzerinde yapılan çalışmalar göstermiştir ki bu fay 7'den büyük deprem üretme kapasitesine sahiptir'' diye konuştu.
Kahramanmaraş'ta deprem riski
DAF'ın tarihsel geçmişine bakıldığında MS 600 yılları ile 1905 yılları arasında 21 yıkıcı büyük deprem olduğunu dile getiren Görür, şunları söyledi:
''13 tanesi Malatya'da, 2 tanesi Kahramanmaraş'ta, 2 tanesi Muş - Bingöl arasında, 4 tanesi de Elazığ'da. Tarihe kayıtlı depremlere bakılacak olursa 1100'lü yıllarda Malatya ve Elazığ'da büyük depremler meydana gelmiş. 1544 Kahramanmaraş depremi. Bu çok dikkat edilmesi gereken bir deprem. Bu tarihten sonra Kahramanmaraş bölgesinde olmuş büyük bir deprem yok. Dolayısıyla o bölge yer bilimcilerin, izlenimi ve çalışmasına göre son derece tehlikeli bir bölge. 500 yıldan beri orada enerji birikimi var. Henüz o enerjiyi boşaltacak büyük bir deprem olmamış. Bizim en korktuğumuz alanlardan biri de bu bölgede Palu bölgesi. Sivrice - Bingöl arası gelecekte, böyle uzak bir gelecekte de değil, büyük bir depreme gebe olan bir bölgedir.''
"Yapılar cehennemin ortasında"
Depremin yer yüzünden aşağıda, belirli yerlerde meydana geldiğini, bu oranın Doğu Anadolu bölgelerinde 10 kilometreyi geçmediğini ve bu derinliğini ne kadar az olursa yapıları o kadar salladığını dile getiren Görür, şunları söyledi:
''Odak derinliğine yakın yapılar daha fazla sallanmaya başlar. Yapının zemini de önemlidir. Gevşek, yumuşak sulu bir zeminse daha çok etkilenir. İnsanlar depremin olduğu yere yakın ve içinde oldukları zaman zarar göreceklerini düşünüler ama depremin olduğu yerin sağında solunda, kuzeyinde güneyinde fark etmez 15 kilometre alan içerisinde bulunan yapılan tabiri caiz ise 'Cehennemin ortasında' demektir. 5,5 büyüklüğündeki bir depremden Elazığ'lıların ne kadar korktuğunu ben biliyorum. 5,5 şiddetindeki deprem, abartılı konuşursak, deprem bile değildir, gıcırtı gibi bir şeydir.''