"Biz mahkeme değiliz"
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Sivas olaylarına ilişkin mahkeme kararı ve sonrasındaki bazı açıklamalara yönelik, ''Biz AK Parti olarak hükümetiz. Biz mahkeme değiliz, bizim yargıyla işimiz yok. Bugün yargılamayı yapanlar nasıl yargı ise yine böyle bir soruşturmayı yapacak olan savcılar, hakimler, yargı kurumudur'' dedi.
cumhuriyet.com.trBaşbakan Yardımcısı Bülent Arınç, eski TBMM Başkanı ve Kütahya Milletvekili Mehmet Ali Şahin ile birlikte Kızılay'da bir mağazanın açılışına katıldı.
Açılış sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arınç, ''Sivas olaylarıyla ilgili açıklamalarınız olmuştu (kamu görevlileri yargılanabilir) demiştiniz, CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan'ın size yönelik açıklamaları oldu, bunlara bir cevabınız olacak mı?'' şeklindeki soruya karşılık, bu konuya 2 gün önce cevap verdiğini hatırlattı.
''Söylemek istediğim açıkça şudur; Sivas olayları bir faciadır, bundan dolayı bütün milletimiz büyük bir üzüntü duyar. İnsanların göz göre göre bir binada yakılmış olması, buna yol açan bütün sebepler hala vicdanımızda bir kanayan yara gibidir'' diyen Arınç, mahkemenin verdiği kararın olayın bir kısım sanıklarıyla ilgili olduğuna işaret etti. Arınç şöyle devam etti:
''Dün de Sayın Başbakanımızın ifade ettiği gibi bu olaylarla ilgili olarak geçmişten bu yana pek çok sanık yargılanmış, mahkum edilmiş, hatta büyük bir kısmının cezaları da infaz edilmiş, ancak yakalanamayan veya herhangi bir sebeple haklarında dava devam etmeyen 5 kişiyle ilgili olarak 20 sene sonra mahkeme biraz da haklı olarak zaman aşımından dolayı davanın düşürülmesine karar vermiş, ancak gerekçesinde de (eğer kamu görevlileri yargılanıyor olsaydı zaman aşımı düşmezdi) şeklinde bir gerekçede bulunmuştur.
(Eğer bu gerekçe doğruysa ve özellikle son açıklamalar Ziya Halis beyin açıklamaları, Mehmet Ali Birand'ın belgeselindeki açıklamalar, olayı bizzat yaşayan bir takım görevlilerin yaptıkları açıklamalar dikkate alınarak kamu görevlileri hakkında dava açılabilir, soruşturma yapılabilir) demiştim. Herhangi bir kişiyi itham etmiyorum, ancak Ziya Halis o tarihte Sivas milletvekilidir ve koalisyon ortağı olan SHP'nin genel saymanıdır. Bir kişi kendi partisinin de koalisyon ortağı bulunduğu dönemde yaşanan bir olayla ilgili olarak (valinin veya birkaç kişinin sorumluluğu vardır) diyorsa bu sorumlulukların araştırılması yargının işidir. Herhangi bir kişi değil Ziya Halis, olaya bizzat müdahale etmek durumunda kalmış, olayı görmüş, yaşamış ve koalisyon ortağı olan bir partinin sorumlu mevkiinde bulunan birisidir. (Dolayısıyla bu kişiler hakkında doğrudan veya dolaylı görevini ihmal ederek bu facianın yaşanmasında payı bulunan kişiler varsa bunların sorgulanması gerekiyorsa yargılanma gerekebilir) demiştim.''
Arınç, bu kadar açık ve herkesin de ''evet niye olmasın'' diyebileceği bir konuda CHP'nin geçmiş SHP ile benzerliğini ve koalisyondaki sorumluluğunu düşünerek topu taca attığını söyledi.
Geçmişte yargıçlık yapmış ve bir yargı derneğinin başında bulunan bir insanın ''madem öyleydi bu kamu görevlilerini AK Parti niçin 10 yıldır yargılamadı'' şeklindeki sözlerini çok garip bulduğunu da ifade etti ve ''Bu sözün ben gerçek olmadığını zannediyordum ama maalesef bizzat kendi söylemiş. Bu kadar büyük bir cehalet ancak tahsille mümkün olur'' diye konuştu. Arınç, şunları kaydetti:
''Bir bayan, militan yargıçlık da yapmış olsa böyle bir yanlışı tekrarlamaması gerekirdi. Çünkü biz AK Parti olarak hükümetiz. Biz mahkeme değiliz, bizim yargıyla işimiz yok. Bugün yargılamayı yapanlar nasıl yargı ise yine böyle bir soruşturmayı yapacak olan savcılar, hakimler, yargı kurumudur. Bizi hala yargı kurumunun içinde görüyor ve Sayın Tarhan bizim 10 yıldır niye bunu yargılamadığımızı ifade ediyor. Görüyorsunuz ki Sivas olaylarıyla ilgili bugüne kadar tüm yargılama yargının içinde cereyan etmiştir, AK Parti içinde ve dışında değildir. Dünyamızda ve Türkiye'de uygulanan, yargı, yürütme ve yasamanın birbirinden ayrı oluşu bir anayasal anlayıştır. Ama görüyoruz ki Sayın Tarhan geçmişte CHP'nin veya onun benzeri SHP'nin koalisyon ortağı olmasından endişe duymakta ve bu işin ucu CHP'ye dayanır mı? acaba diye korku duymaktadır ve böyle bir yanlışın içine düşmektedir.''