"Biz dimdik ayaktayız"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, partilerinin sahibinin genel merkez, parlamento grubu, il ve ilçe yöneticilerinin olduğunu vurgulayarak, ''Bütün gruplarımızla organlarımızla biz dimdik ayaktayız'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gazetecelerin sorularını yanıtladı. Ateş, Baykal'ın kurultay salonuna gelip gelmeyeceğine ilişkin soruya ''Bu konuda çok spekülasyon yapılıyor, bunların hiçbiri doğru değildir. Kendisi halen o noktadadır. Sayın Baykal, bu konuda CHP örgütlerinin, tabanının, delegasyonunun, yöneticilerinin çok iyi bir karar vereceğine inanmaktadır. 'Ben yokum bir arkadaşımız çıkabilir' dedi, o noktada'' karşılığını verdi.

CHP'nin başına Ahmet mi Mehmet mi gelecek? şeklinde spekülasyonların gündemde tutulduğuna dikkati çeken Ateş, ''Bugün 72 milyonun üzerinde durması gereken nokta, bu alçakça komploya karşı ayağa kalkmasıdır. Yiğitçe bu komplonun üzerine mi gideceğiz yoksa kuzuların sessizliği içerisinde 'acaba hangi iş adamına acaba hangi medya yöneticisine, acaba hangi siyasetçiye bu komplonun kurulacağı korkusu ve endişesiyle mi yaşayacağız?'' diye konuştu.

''Sayın Baykal partisine kızmış, küsmüş değil. Partisi de Sayın Baykal'a sırtını dönmüş değil'' diyen Ateş, ''Zaten bizim üzerimize bu kadar saldırmalarının nedeni bu durumun oluşmamış olmasından kaynaklanmaktadır. Baykal'ın partisi ile bağlarını koparmaması, sevgisini saygısını, gönül bağını koparmaması, partisinin de vicdan sahibi her Türk vatandaşının bu konuda Baykal'ın yanında yer aldığını gördüklerinin korkusunu yaşamaktadırlar'' görüşünü ileri sürdü.

Bunların dışında ''ne A planlarının de de B planlarının bulunduğunu'' söyleyen Ateş, ''Bu partinin sahibi vardır, sahipleri bellidir, ilçe ve il yöneticileridir, genel merkezidir, Parlamento grubudur. Bütün gruplarımızla, organlarımızla biz dimdik ayaktayız'' diye konuştu.


"CHP gündeminin birinci maddesi..."

CHP'nin oylarının bu olayla yükseldiği görüşlerine katılmadığını ifade eden Ateş, CHP'nin oylarının 2007'den, 2009'dan bu yana ''AK Parti'nin yaptığı kamuoyu yoklamalarında da yükselme trendinde olduğunu'' söyledi.

Ateş, ''Zaten CHP'ye karşı bu komplonun kurulmasının nedeni de bu. Anamuhalefet partisinin sürekli yükselmekte olduğu, iktidar partisinin de sürekli düşmekte olduğunun tespit edilmesinin sonucudur, bu komploların belki de bir nedeni'' görüşünü dile getirdi.

CHP'nin bundan sonra bir çatışmayla değil uzlaşmayla yoluna devam edeceğini söyleyen Ateş, bir gazetecinin il başkanları arasında partinin başına geçecek isim konusunda ayrı görüşler olduğunu belirtmesi üzerine ''Şu anda CHP gündeminin birinci maddesi -elbette genel başkan önemli bir konudur- birliğimize, bütünlüğümüze herhangi bir gölge düşürülmemesidir. Bütün arkadaşlarımız ilçesinden iline, genel merkezine kadar bir bütünlük arz etmektedirler. İl başkanlarımızın toplantısını da belki de birlik ve bütünlüğümüzün daha net şekilde kamuoyuna yansımasını sağlayacaktır'' diye konuştu.

CHP Merkez Yönetim Kurulunun geçen hafta yaptığı toplantıda sadece genel başkan yardımcıları, genel sekreter ve sözcü ile grup başkanvekillerinin konuşmalarının doğru olacağı kararına varıldığını kaydeden Ateş, ''Sayın Topuz ve bir milletvekili arkadaşımız bundan sonra konuştular. Ben de dün kendilerini arayıp bu konuda MYK kararına uyulması gerektiğini söyledim'' dedi.

 

Ateş, Başbakan'ı eleştirdi

''Sayın Başbakan partimize karşı bir tertibin, komplonun, bugünlerde direkt sözcüsü konumuna geçmiştir'' iddiasında bulunan Ateş, elindeki gazete kupürlerinden ve metinlerden Başbakan Erdoğan'ın yaptığı açıklamaları aktardı. Başbakan Erdoğan'ın Deniz Baykal'ı kastederek ''İsmini anmak istemiyorum, o istifa edene parti yönetimi kadroları hala sahip çıkıyorsa benim derdim onlarla'' dediğini ileri süren Yılmaz, ''Derdi bizimleymiş. Hay hay Sayın Başbakan, başım gözüm üstüne, başımız gözümüz üstüne. Siz eğer savaş ilan ediyorsanız, CHP sade üyesiyle, ilçe, il yönetimleriyle, il başkanlarıyla, merkez yönetim kuruluyla Parlamento grubuyla bu kavganızı kabul ediyoruz. Buyurun elinizde ne varsa yapın. Zaten yapıyorsunuz'' diye konuştu.

'Hani haberi yoktu?'

Ateş, Erdoğan'ın, ''Bu, özel hayat değil. Genel Başkanın kendi yatak odası olsa ilk savaş açan ben olurum ama ev kendi evi değil. Daha detaylara beni sokmayın'' yönünde açıklama yaptığını belirterek, ''Sayın Erdoğan'ın hani haberi yoktu. O evin Sayın Baykal'ın evi olmadığını nereden biliyorsun, nasıl tespit ettin? Eğer bu komplonun içinde değilsen, eğer bu tezgahın bir parçası değilseniz, siz bu evin ne olduğunu nereden biliyorsunuz. Hani sizde bilgi yoktu, hani kimin yaptığını bilmiyordunuz?'' diye sordu.

Yılmaz Ateş, ''Sayın Baykal acaba yeniden siyasete geri döner mi, yeniden partisinin kırılmasına, dökülmesine, dağılmasına herhangi bir güç zafiyetine kapılmasına meydan vermeden yeniden partisinin başına geçer mi korkusu, Sayın Erdoğan'ı sarsmıştır'' dedi. Ateş, şu görüşleri savundu: ''Sayın Erdoğan köşe yazarlarını yerinden edebilir, gazete patronlarını yerinden edebilir. Hatta dönüp ihtiyaç duyduğu anda bunların bir kısmıyla işbirliği de yapabilir, onları hizaya getirebilir. Ama unutmasın ki hiçbir zaman, bir tek CHP bu topraklar üzerinde kaldığı sürece sayın Erdoğan CHP'yi dizayn edemeyecektir. Bunu çok açık, çok net bilmesi gerekir. Elini de CHP'den çekmesi lazım. CHP'yi hiçbir güç, Sayın Erdoğan da dahil Sayın Erdoğan'ın üstündeki güçler de dahil yönlendiremeyeceklerdir.''